0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

*

    S. Z.

Temel Navigasyon ''Adım Adım Sextant'a Doğru''
« Yanıtla #120 : Ocak 29, 2018, 18:09:48 »
Konumuza kaldığımız yerden devam ediyoruz. Bir önceki konumuz hatırlayacağınız gibi,  ''Mesafe’’ ile ‘’Yön ve Kerteriz’’di. Devamında ise bugün; ''Sürat’’ ile ‘’Kerte Hattı’’ sonrasında da ‘’Yer Üzerinde Navigasyonla İlgili Tanımlar’’ ana başlığını tamamlayıp, bir sonraki ana başlığımız olan ‘’Mıknatisiyet’’ konusuna gireceğiz…

SÜRAT (Speed) (Knot):

a-   Tarihçe:
İlk denizciler bir yerden bir yere seyrederken, ilk olarak hızlarını hesaplamaya çalışmışlardır. Bilinen en eski hız ölçme aleti ‘’parakete’’ (log), Dutchman’ın paraketesiydi. Bu sistemde; suda batmayan bir cisim rüzgar altından denize atılır ve teknenin güvertesinde bulunan ve aralarındaki mesafe bilinen iki mevkinin, denize atılan cisimden geçiş süresi kum saatiyle ölçerek hız hesaplanırdı.
16. Yüzyılın sonuna doğru paraketeye bir savlo bağlandı ve yüzen cismin denize atılmasıyla savlo gerektiği kadar denize salya edilirken, bir gemici de belli bazı cümleleri ezbere okumaya başlardı. Bu cümlelerin okunması bitinceye kadar geçen süre sonunda, belli zamanda denize gönderilmiş ve üzerinde mesafe işaretleri bulunan düğümleri bulunan savlo uzunluğundan hız tayini yapılırdı.
Günümüzde Modern Navigasyon’da Parakete Savlosu üzerindeki Düğümlerden gelmek üzere, saatteki Deniz Mili süratine ‘’KNOT’’ deyimi ve suya atılan hareketsiz (ölü) bir cisimle yaklaşık olarak sürat ölçme işine de ‘’DEAD RECKONING’’ yani Parakete Hesabı deyimi kullanılmaktadır.
17. Yüzyılın ortalarında ‘’Adi Paraketeler’’den (Common Log) ‘’Makineli Paraketelere’’ (Mechanical Log) geçilmiştir.  1773 yılında teknenin kıç tarafından atılan ve küpeşte üzerindeki basit bir kadrandan oluşan gösterge ile sürati gösteren paraketeler (Taffrail Log). Bir İngiliz Kraliyet Harp Gemisinde denendikten sonra kullanılmaya başlanmıştır.
1802 yılında Edward Massey tarafından daha hassas ve doğru sonuç veren bir parakete daha bulundu ancak, bunun uygulamada pratikleşememesinin sebebi; sürati okumak için her seferinde güverteye alınması gerekmekteydi.
Çeşitli gelişmelerden ve denemelerden (yandan çarklı gemilerin çark turlarının sayılması, gemilerin motor devir saatleri üzerinden hız tespitlerinin bulunmaya gayret edilmesi vs.) sonra 1846 yılında Alexander Bain ve 1861 yılında Thomas Walker tarafından farklı paraketeler yapıldıysa da nihayetinde 1878 yılında bugün de kullanılan patentli paraketenin esası bulunmuş oldu.

b-   Süratin Tanımı:
Bildiğiniz gibi teknenin 1 saatte gittiği mesafeye teknenin sürati denir. Sürat birimi ‘’Knot’’dır. Yani 1 saate 1 Deniz Mili olarak gidilen mesafeye ‘’Knot’’ denir. Knot’ın İngilizce anlamı düğüm’dür. Bunun sebebi de Sürat’in tarihçesi bölümünde açıkladığım gibi; ilk paraketelerde denize giden düğüm sayısıyla sürat ölçüldüğünden, saatteki 1 deniz mili sürat ‘’KNOT’’ olarak tanımlanmıştır.

Kısaca: KNOT=MİL/SAAT diye formülleyebiliriz.

Sürat, zaman ve mesafe arasında;

Sürat (knot) = Mesafe (mil) / Zaman (saat) = ((Mesafe (mil) X 60)) / Zaman (dakika)

Bağlantısı vardır.

Bu bağlantıyla ‘’sürat’’, ‘’mesafe’’ ve zaman hesaplanabileceği gibi, aşağıda vermiş olduğum cetvellerle de bilinen iki değerin girilmesiyle üçüncüsü de kolaylıkla hesap yapmaksızın bulunabilir.

Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap 

KERTE HATTI (Rhumb Line):

Yer yüzündeki tüm meridyenlerle aynı açıyı yapan doğruya ‘’Kerte Hattı’’ denir.
Bu açı 900 ise kerte hattı bir enlem dairesi veya Ekvatordur.
Bu açı 000 ise kerte hattı meridyen olur.
O halde enlem daireleri, Ekvator ve meridyenler aynı zamanda birer kerte hattıdır denilebilir.
Eğer kerte hattı meridyenleri her hangi bir (T) açısıyla keserse Ekvator civarında bir büyük daire ve kutuplara doğru yaklaştıkça meyili artan bir spiral doğru olur. Buna ‘’Kerte Hattı Eğrisi’’ denir (Loxoddromic Curve) (Şekil-1).

Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
ŞEKİL-1

Kerte hattının meridyenlerle yaptığı açıya ‘’Rota’’ denir.
Yer üzerinde, iki nokta arasında büyük daire, kerte hattından daha kısadır. Ancak bu fark kısa mesafeler için genellikle görmezden gelinir. Ve bilhassa kerte hattı meridyene veya Ekvator’a yakın ise, bu fark çok daha azdır.

Hatırlayacağınız gibi;

1-   Navigasyonun Anlamı ve Bölümleri,
2-   Yer Küre,
3-   Yer Üzerinde Navigasyonla ilgili Tanımlar,

dedik. Ve bir sonraki paylaşımlarım aşağıdaki şekilde devam edecektir…

4-   Mıknatisiyet,
5-   Rota,
6-   Çeşitli Methodlarla Mesafe Bulunması,
7-   Haritalar,
8-   Fenerler Sistemi
9-   Sextant
10-   Zaman Gösteren Aletler


Selametle….


*

    S. Z.

Temel Navigasyon ''Adım Adım Sextant'a Doğru
« Yanıtla #121 : Mart 08, 2018, 14:11:22 »
Hatırlayacağınız gibi;

1-   Navigasyonun Anlamı ve Bölümleri,
2-   Yer Küre,
3-   Yer Üzerinde Navigasyonla ilgili Tanımlar,

‘’Ana Başlıkları’’ altında dedik. Ve bir sonraki paylaşımlarım aşağıdaki ‘’Ana Başlıklar’’ doğrultusunda devam edecektir…

4-   Mıknatisiyet,
5-   Rota,
6-   Çeşitli Methodlarla Mesafe Bulunması,
7-   Haritalar,
8-   Fenerler Sistemi
9-   Sextant
10-Zaman Gösteren Aletler

4-MIKNATİSİYET (Magnetism)

Mıknatisiyet konusuna her zaman olduğu gibi tanımıyla girip devamında Yer Küre’nin mıknatisiyetine bakarak devam edeceğiz.

*Mıknatisiyetin Tanımı:

Madeni cisimleri çekme özelliğine sahip olan maden parçalarına ‘’Mıknatıs’’ denir. Bu özellik bazı madenlerde doğal bir şekilde vardır. Bunlara ‘’doğal/tabii mıknatıs’’ denmektedir.

Suni olarak en iyi mıknatıs ise; platin ve gümüş karışımından elde edilir. Tabiki bunlar pahalı olduğundan dolayı günümüzde daha düşük maliyetli olarak mıknatıslar, demir, kobalt, nikel, alüminyum ve az miktarda bakır karışımından yapılırlar. Bu karışıma ise ‘’Alnico/Alniko’’ denmektedir.

Çekim kuvveti, mıknatıs çubuklarının ucundadır. Ortalarında ise bu kuvvet sıfıra düşmektedir. Çubukların bu uç noktalarına ‘’kutup’’ denmektedir. Serbest olarak asılı mıknatıs çubuğu kuzey/güney (N/S) yönünde kendini sabitler. Kuzeye bakan uca kuzey kutup denerek ‘’kırmızı N’’ ile gösterilir. Güneye bakan uca ise güney kutup denir ve ‘’mavi S’’ ile gösterilir.

Aynı isimli kutuplar sizlerin de hatırlayacağı gibi birbirlerini iterler, dolayısıyla ayrı isimli kutuplar da birbirlerini çekerler. Bu çekim mıknatısın kuvveti ile doğru ve aralarındaki mesafenin karesi ile ters orantılıdır.

Mıknatısın boşluktaki tesirine ‘’Manyetik Alan’’ denir.

*Yer Mıknatisiyeti (The Earth’s Magnetism):

1960 yılı gözlemlerine göre; bu mıknatisiyetin kuzey kutbu, Hudson Körfezi civarıydı ve mevki olarak da Lat.74.50N ve Long.1010W olarak bulunmuştu. Bu mevkii coğrafi kutuplar gibi bir nokta halinde olmayıp, 50 millik bir sahayı kaplar ve sabit de değildir. Birkaç yüz millik bir alan dahilinde dolaşır.

Yine aynı tarihlerde yapılan gözlemlerde ise; güney kutbu, South Victoria Land’de Lat.67.10S ve Long.142.70E olduğu tespit edilmiştir.

Yer mıknatisiyetinin kuvvet hatları; Yer maddelerinin dağılışına göre çeşitli yön ve kuvvettedir. Bunlara ‘’manyetik meridyenler’’ denir. Manyetik meridyenler kısmen coğrafik meridyenlere benzerler ve her hangi bir noktada manyetik meridyenin yönü; serbest asılı pusula ibresinin aldığı yöndür.

Aynı mıknatisi kuvvetteki veya aynı manyetik sapmaya haiz noktaları birleştiren hatlara ‘’izomanyetik doğrular’’ (izomagnetic Lines) denir. Bu hatları gösteren haritalara ise; ‘’İzomanyetik Haritalar’’ (İsomagnetic Charts) denir.

Yer mıknatisiyetinin yönü ve kuvveti sabit değildir. Günlük, yıllık ve yüzyıllık değişimler gösterirler. Ancak, bu değişim çok yavaş olduğundan, hesaplarımızda hata meydana getirmezler. Dolayısıyla haritalarda 1 yıl içerisinde verilmiş olan ‘’manyetik sapma/doğal sapma’’ (varaition), yıllık değişimi ve yönü de yazılmış olduğundan, istediğimiz yıl için bu sapmanın değerini bularak, yapacağımız hesapların hatasız olduğu kabul edilebilir.

Manyetik meridyenle, coğrafi meridyen arasındaki açıya ‘’Doğal Sapma’’ (Varaition) dendiğini zaten hepimiz biliyoruz.

Bir sonraki konu başlığımız ‘’Pusula’’ olup, mıknatisiyet konusunu pusula üzerinde de irdeleyeceğiz.

Viya böyle….

Selametle.


*

    S. Z.

Ynt: Temel Navigasyon ''Adım Adım Sextant'a Doğru
« Yanıtla #122 : Nisan 15, 2020, 14:30:42 »
Hatırlayacağınız gibi;
1-   Navigasyonun Anlamı ve Bölümleri,
2-   Yer Küre,
3-   Yer Üzerinde Navigasyonla ilgili Tanımlar,
‘’Ana Başlıkları’’ altında dedik. Ve bir sonraki paylaşımlarım aşağıdaki ‘’Ana Başlıklar’’ doğrultusunda devam edecektir…
4-   Mıknatisiyet,
5-   Rota,
6-   Çeşitli Methodlarla Mesafe Bulunması,
7-   Haritalar,
8-   Fenerler Sistemi
9-   Sextant
10-   Zaman Gösteren Aletler

diye konularımızı sıralamıştık ancak, geçtiğimiz iki yıl sürecinde seferlerimin yüklü ve uzun süreli olması sebebiyle ne yazık ki uzunca bir ara vermek durumunda kaldım. Dolayısıyla, daha önceden girdiğimiz ‘’Mıknatisiyet’’ konusunu ‘’Pusula’’ ile devam ederek akabinde adım adım hedefimiz olan Sextant kullanımına doğru yolculuğumuza devam.

PUSLA:

İlk denizciler gökyüzünde, kuzeyde görülen ‘’kutup yıldızı’’nı (Polaris) pusula gibi kullanarak yönlerini tayin etmişlerdir. Kutup yıldızı görülmediği zamanlar ise güneş, ay, rüzgar bulut ve dalgalardan yararlanmışlar ve yönlerini rüzgara göre isimlendirmişlerdir.

Homer; 4 rüzgar yönünü ‘’Boreas’’, ‘’Eurus’’, ‘’Notus’’ ve ‘’Lephyrus’’ olarak isimlendirmiştir. Aristotle 12 rüzgar yönü olmasını savunmuş, Eratosthenes ise (doğru olarak ilke defa dünya çevresini ölçmüştür) M.Ö. 200 yıllarında bu sayıyı 8’e indirgemiştir. M.Ö. Atina’da kurulan rüzgar kulesi de 8 kenarlı olarak yapılmıştır. 12 yönlü ‘’latin gülü’’ orta çağda hemen hemen tüm pusulalarda ortak olarak kullanılmıştır.

Manyetik puslanın bulunuşu günümüzden 1000 yıl öncesine kadar gider. Çinlilerin puslayı bulduğu hakkında çok az bilgi vardır. Avrupalıların puslayı bulduğu da söylenir ve 13ncü yüz yılda Marco Polo’nun puslayı İtalya’da tanıttığı da söylenir. Kuzey Avrupa denizcilerinin de 11 yüzyılda puslayı kullanmış oldukları da düşünülmekte.

Pusla kartı bir söylentiye göre 14. Yy başlarında Flavio Gioja of Amalfi’nin mıknatıs taşı veya mıknatılı ibreyi bir kağıtla birleştirmesiyle başlamıştır.

Manyetik puslanın güvenilir hale gelmesi daha yeni kazanılmış bir başarıdır. 1820 yıllarında Peter Barlow, İngiliz bahriyesi puslalarının eski tip olup değiştirilmesi gerektiğini ve 85 yıl önce de Lord Kelvin admiralty puslalarını geliştirerek bugünkü manyetik puslalar haline dönüştürmüştür.

Denizcilerin daima kuzeyi gösteren ve bozulmayan, güvenilir bir puslaya ihtiyaçları nedeni ile ‘’Cayro Pusla’’ ancak 20. Yy başlarında bulunmuştur.

Bugün gemilerde genellikle kullanılan iki tip pusla vardır;
1-Manyetik Pusla (Magnetic Compass)
2-Cayro Pusla (Gyro Compass – Gyroscopic Compass)

Bizler ise yatlarımızda sadece manyetik puslayı kullandığımızdan ötürü cayro puslayı atlayarak kısaca manyetik pusla üzerinde duracağız.

Manyetik Pusla ve Kısımları;

Manyetik puslanın yöneltme kuvveti manyetik kuzeyi göstermeleridir. Buna da etken olan Yer Küre’nin manyetik tesiridir. Pusla içindeki serbest asılı mıknatıs ibresi, Yer’in manyetik alanı içinde kuvvet hatları tesiriyle Mıknatisi Kuzey-Güney yönünü alır. Bu hakiki (coğrafi) N-S değildir tabiki, de. Çünkü mıknatisi kutuplar, Yer’in coğrafi kutuplarında değildirler.

Manyetik puslalar;
1- Kuru Manyetik Puslalar
2- Sulu Manyetik Puslalar olmak üzere iki çeşittir.

Kuru puslalar, sulu puslalardan daha oynak, yani hassastırlar, yalpaları daha fazladır. Pusla kartları kağıttandır. Dolayısıyla güneşden bozulabilirler. Dolayısıyla bizler için teknelerimizde kullanımları uzun süreli olarak uygun olmaz.

Sulu puslalar daha yeni puslalar olup, fazla hassas değildirler. Yani daha istikrarlı olarak baş tutarlar. Güneşden de etkilenmezler. Pusla tası içerisinde ise su ve alkol karışımı bir sıvı vardır. Alkol sıvının donmamamsı içindir. Günümüzde ise akıcılığını sabit olarak muhafaza eden ‘’varsol’’ denilen özel bir sıvı kullanılmaktadır.

Manyetik bir puslanın bütün kısımları mıknatisi ibreler hariç olmak üzere, manyetik olmayan maddelerden yapılır.

Bütünüyle bir pusla 3 bölümden oluşur;
1-Pusla Sehpası
2-Pusla Tası
3-Pusla Kartı

Bir sonraki konumuz ‘’ROTA’’.

Facebook. Sy.gezgn



*

    E. D.

Ynt: Temel Navigasyon ''Adım Adım Sextant'a Doğru
« Yanıtla #123 : Nisan 15, 2020, 14:33:29 »
   Hoş geldin Suat hocam.


*

    S. Z.

Ynt: Temel Navigasyon ''Adım Adım Sextant'a Doğru
« Yanıtla #124 : Nisan 15, 2020, 14:49:29 »
Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
   Hoş geldin Suat hocam.

Hoşbulduk dostum uzunca bir aradan sonra.