0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

*

    Ö. E.

Ynt: Sert havada seyir teknikleri
« Yanıtla #30 : Kasım 26, 2008, 16:35:23 »
"Yıllar önce bir yabancı yelken dergisinde okuyup da pek inanmadığım birşey geldi aklıma. Yazar benzer bir durumda bir çaputu motor yağına daldırıp rüzgar üzerinden suya sarkıtmayı, bu şekilde sıvı yüzey gerilimi değiştirilerek, çırpıntının büyük ölçüde azaltılabileceğini yazıyordu. Şimdi denemezsem bir daha fırsat bulamıyacağımı, hep kafamda soru olarak kalacağının farkındaydım. Merakım bitkinliğimin önüne geçti. Yüz havlumu motoryağına daldırıp bir elincesiyle bodoslamadan denize sarkıttım. Kısa zamanda yağ teknenin çevresinde geniş bir alana yayıldı. Çırpıntı hissedilir derecede azaldı. Tekne çevresindeki dalgalar kırılmaktan vazgeçti. Geniş bir alanda spreylenme tümüyle ortadan kalktı. Tekne rodeo çılgınlıklarına son verdi. Kamaraya girip, beşik gibi sallanan teknemde deliksiz bir uyku çektim."

Bu kısmı çok ilginç geldi bana, daha önce duymamıştım böyle bir şey... Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap


*

    c.

Ynt: Sert havada seyir teknikleri
« Yanıtla #31 : Kasım 26, 2008, 16:48:09 »
Kayıtsız'in sitesinde de uzun uzun yaziyordu ama ben hala sebebini anlayabilmiş değilim...

Kaynak Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
yağ kullanmak...

Yağ Kullanmak: Şiddetli bir biçimde kırılan dalgaları kırmak içi yağ kullanmak oldukça eski bir yöntemdir. Ancak güvertede kırılan yağlı suların, son derece tehlikeli kaygan bir tekne platformu yaratacağı açıktır. Bununla birlikte 2 gün sürecek bir fırtınada yeterli yağı küçük bir teknede saklamak hiç pratik değildir. Genelde, yağ çantası paraşüt deniz demirinin ucuna veya ayrı atılmış, uzunca bir halata bağlanır. Boşaldıkça, çekilip doldurulmak suretiyle tekrar denize bırakılır. Derin sularda yağın dalgaları kırma etkisi oldukça fazladır. Ama sığlıklarda oluşan dalgalarda bu etki çok fazla değildir. Ama gene de önemli yarar sağlar.Hayvansal veya bitkisel ağır olan yağlar en etkili olanlarıdır. Hayvansal veya bitkisel yağı ham petrolle karıştırarak etkisini arttırabiliriz. Gaz veya benzin gibi diğer karışımlar yağı inceltir ve etkisini azaltır.

Yağ kullanma konusunda şahsi fikrim, pratik olmadığı için uygun bulmuyorum. Ancak içine şansızca girilmiş ve karmakarışık denizlerin olduğu bir tayfun içerisinde, aşağıda açıklayacağım deniz demiri ile hove to pozisyonunda, deniz demirine büyükçe bir yağ bidonu bağlamak son derece yararlıdır. Tayfunda, denizler sadece büyük ve dik değil, aynı zamanda, sarmal hava hareketi nedeniyle, her yönden saldıran biçimdedir. Ne yazık ki, tayfun içerisine girmiş bir tekne ne kadar tecrubeli personeli bulunursa bulunsun, ciddi bir tehlike içerisindedir. Mevcut fırtına taktikleri büyük bir ihtimalle çok fazla işe yaramayacaktır. Bu nedenle birçok tekne için en etkin fırtına atlatma taktiği olan Hove to pozisyonu ile denize yağ bırakılması, şansızca girilmiş olan bir tayfunda sağlam inşa edilmiş bir teknenin selametine yardımcı olacaktır. Tüm bunlarla birlikte pratik bir uygulama olmadığı için Kayıtsız da yağ taşımadığımı belirtmek isterim.

« Son Düzenleme: Kasım 26, 2008, 16:48:44 Gönderen: Cenk Esener »


*

    T. Ö.

Ynt: Sert havada seyir teknikleri
« Yanıtla #32 : Kasım 26, 2008, 17:05:04 »

Şöyle izah edeyim, bende bunu ilginç bulmuştum ama çalıştığını gözümle gördüm.
Deniz çırpıntılı veya ufak dalgalı iken bir noktaya yağ döküldügünde deniz suyu üzerinde yayılan yağ
dümdüz bir alan oluşturuyor. Dalgalar ve çırpıntılar bu alanın dışında kalıyor ve kırılıyor.
Bunu denerseniz görebilirsiniz. Sanırım yüzeyde kıvamı yüksek ve ağır bir tabaka oluşuyor ve bu
deniz yüzeyi hareketlerini değiştiriyor.

Aynı etki gemilerin dümen suyunda da oluyor.
Mesela karışık deniz yüzeyli bir havada şehirhatları vapurunun dümen suyuna girerseniz daha düzgün
bir yüzeyde seyir yapmış olursunuz.
Hove to pozisyonunda Özkan Gülkaynak bunu da anlatıyor.

TANER



Not: Tabii bunu denemek için denize yağ dökmedim. Ama bir yerde bir şekilde gördüğümü hatırlıyorum.



*

    A. Ç.

Ynt: Sert havada seyir teknikleri
« Yanıtla #33 : Kasım 26, 2008, 17:08:45 »
Deniz yüzeyine dökülen yağ rüzgarın su ile ilişkisin kesiyor (yağlıyor) ve dalgaların kırılmasını engelliyor. Gelen denizler de kaba dalga olarak tekneyi sadece indirip kaldırıyor.   


*

    H. E.

Ynt: Sert havada seyir teknikleri
« Yanıtla #34 : Kasım 26, 2008, 17:09:42 »
Uzun uzun zaman önce (long long time ago) bu konuya kafa yormuş ve suyun yüzey gerginliğinin dalga üzerinde önemli etkisi olduğunu öğrenmiştim. Su molekülleri bir şekilde birbirlerine yapışıyorlar ve bu suyun akış dinamiğini belirliyor. Bu nedenle çatıdan, kiremitlerin üzerinden akan su eğer çatının yeterli eğimi yoksa kiremitin ucundan direkt aşağıya akmıyor da kiremitin alt yüzüne dönüveriyor. Bu yapışkanlık nedeniyle su oluktan aşağı sallandırılan bir zincirin baklaları üzerinden etrafa sıçramadan akıyor.
Hani şu durgun su birikintilerinin üzerinde yürüyen böcekler vardır. Ayakları suya değer ama batmazlar. Kayar gibi giderler. Bu böceklerin yürüdüğü alana bir damla bulaşık deterjanı veya yağ damlatınca böcekler suya gömülüveriyorlar. Makarna haşlamak için suyu kaynatırken, hele de içine makarnaları attıktan sonra çok köpürme olunca (köpük lafı yanlış aslında çok kabarcık çıkınca diyelim), biraz yağ damlatınca suyun fokurdaması azalıyor. Sebep hep yüzey geriliminin değişmesi. Çalkantılı denizde de yağ, dalgaların kırılmasını engelliyor, kuzucukları ve serpintiyi yok ediyor. Aynı şekilde yağmur denizde tapırdamaya başlayınca da dalgaların arasında ilerlemek kolaylaşıyor çünkü yüzeye çarpan yağmur damlaları yüzey gerilimini kırıyor.

*

    Ö. E.

Ynt: Sert havada seyir teknikleri
« Yanıtla #35 : Kasım 26, 2008, 17:14:32 »
Lise zamanları kimya da mı fizik dersinde mi okuduk hatırlamıyorum ama "yüzey gerilimi" diye bir şey vardı... Her sıvı kendi yüzey gerilimine sahiptir ama bu yüzey gerilimi sıvıya göre değişir. Örneğin kola şişesinde basınçtan dolayı bu yüzey gerilimi yüksekken, sade su da çok düşüktür... O yüzden kola içine bir şey atıldığında ya da şişenin ağzı açıldığında köpürür... Şişenin ağzını açtığımızda basıncı ortadan kaldırmış, içine bir şey attığımızda da yüzey gerilimini bozmuş oluruz... sanırım bu örnekte de yağ benzer bir durum yaratıp yüzey gerilimini arttırıyor ve dalgalara da bir basınç uygulayarak kırılmalarına engel oluyor...
*

    Ö. E.

Ynt: Sert havada seyir teknikleri
« Yanıtla #36 : Kasım 26, 2008, 17:15:59 »
wah... bir daha şu "sizden önce bir mesaj yollandı yine de mesajınızı yollamak istiyor musunuz" uyarısını dikkate alacağım Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
*

    c.

Ynt: Sert havada seyir teknikleri
« Yanıtla #37 : Kasım 26, 2008, 17:20:49 »
Lise'de ders okutulurken ben dışarıda top oynuyordum...
Bildiğim tek "yüzey gerilimi" yandaki Meslek Lisesi ile yaşadığımız ufak sürtüşmelerdi Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

Bu arada, Eğitmenler ciddi biçimde örnek kısırı
Dalış eğitiminde de kola örneği verilirdi. Yukarı hızlı çıkarsan gazoz gibi köpürür, çarpılırsın derlerdi.
Bak yüzey geriliminde de aynısını anlatıyorlarmış... Farklı örnekler bulmak lazım.


Anladığım kadarıyla burada yağ tabakası yüzeyde bir nevi folyo/film tabakası görevi ile akışkanlar dinamiğine ket vuruyor....
*

    H. E.

Ynt: Sert havada seyir teknikleri
« Yanıtla #38 : Kasım 26, 2008, 17:34:36 »
Yağ ve su birbirini iterler. Yağ molekülleri, su molekülleri arasına girerek onları biraz ayırıyor. Su moleküllerinin bu ayrışması da o gizemli yapışma özelliklerini sona erdiriyor. Bu iş moleküler düzeyde olduğu için de çok az miktarda yağ çok geniş bir alanı etkiliyor. Suyun yüzey gerilimi düşüyor. Bir nevi vizkositesi azalıyor. Tekne de bu daha az yoğun sıvıyı daha kolay yarıyor.
*

    K. D.

Ynt: Sert havada seyir teknikleri
« Yanıtla #39 : Kasım 26, 2008, 20:18:00 »

Arşimet prensibi,bir sıvı içindeki katı cisim, taşırdığı sıvının ağırlığına eşit bir kuvvet ile yukarıya itilir.
Suyun kaldırma kuvveti, Arşimet tarafından farkedilen ve ileri sürülen bir ilkeyle, açıklığa kavuşmuştur. Su, kendi yoğunluğundan da az yoğunluğa sahip olan cisimleri, yüzeyine doğru itmektedir. Yoğunluk farklılıklarından ortaya çıkan itme kuvveti etkisiyle cisim yüzmeye başlar.
 8)Kaynak:wikipedia
Dolayısıyla , biçim olarak tekne yüzmüyor sıvı yerdeğiştiriyor.Bu sebeple yağ molkellerinin rigid yapısı gereği  bu yer değişim daha çabuk oluyor. Buzda kaymak ve kumda kaymak ilişkisi.
*

    H. E.

Ynt: Sert havada seyir teknikleri
« Yanıtla #40 : Kasım 26, 2008, 20:24:12 »
Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

...
Bu sebeple yağ molkellerinin rigid yapısı gereği  bu yer değişim daha çabuk oluyor. Buzda kaymak ve kumda kaymak ilişkisi.


Tamam da hacimsel olarak o kadar küçük oranda yağ molekülü var ki... Suda yüzen ve yağda yüzen cisimlerin yoğunluk farklarıyla anlatılamayacak kadar az yağ var ortamda. Sizin açıklamanızla (açıklamanızda demiyorum dikkat çekerim) anlamadığım nokta bu. Tekne yağa gömülmüyor. Su yüzeyinde neredeyse 1 mm bile yağ tabakası oluşmuyor. Tabakadan ziyade bir çeşit emulsiyon oluşuyor. Birbirini iten iki molekülün beraberliği...
*

    K. D.

Ynt: Sert havada seyir teknikleri
« Yanıtla #41 : Kasım 26, 2008, 20:33:12 »
Yağ molekülleri yüzeyde sadece suyun yerdeğişimi sırasında oluşan " su dalgasını" genliğini azaltarak formluyor. Bu sebeple  tekneye temas süresi azalıyor.Aslında sürtünme ile kayma arasındaki ilşki de bu değilmiydi.Birim alana (yüzeye) uygulanan ağırlık ve temas süresi,...
*

    M. G.

Ynt: Sert havada seyir teknikleri
« Yanıtla #42 : Kasım 26, 2008, 20:40:05 »
Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
Yağ molekülleri yüzeyde sadece suyun yerdeğişimi sırasında oluşan " su dalgasını" genliğini azaltarak formluyor. Bu sebeple  tekneye temas süresi azalıyor.Aslında sürtünme ile kayma arasındaki ilşki de bu değilmiydi.Birim alana (yüzeye) uygulanan ağırlık ve temas süresi,...

Bu kadar basit olamaz. yüzey gerilimi ile ilgili bir olay bu. "su dalgasının genliğini azaltarak" diyorsunuz tamam da nasıl azaltıyor zaten onu konuşuyoruz.  Tekneye temas süresinin azalması ile ilgili de değil. aslında tekne ile ilgili de değil. tekne olmasa da suyu değiştiriyor.

"rigid" nasıl yorumlandı onu da anlamadım. yag molekülü ne anlamda daha "rigid". Yani esnemez mi demek istediniz?

Şu video çok ilginç:


« Son Düzenleme: Kasım 26, 2008, 20:43:26 Gönderen: Mehmet Göktürk »
*

    K. D.

Ynt: Sert havada seyir teknikleri
« Yanıtla #43 : Kasım 26, 2008, 21:16:48 »
Aslında şöyle bir deney yapsak  su dolu bir kap ve üzerine bir miktar yağ,
hepimizin bildiği gibi yağ üste çıkacak yani yağ yüzecek,ne kadar kütlesi var ise o kadar su taşırarak, tam bu ikinin üzerine bir yüzer cisim örn. kbrit çöpü bıraksak göreceğizki yüzüyor peki neyin üzerinde, suyun mu hayır, yağın üzerinde,
Yağ da diğer sıvılar gibi aslında temasda bulunduğu katının şeklini almak isteyecektir
Sıvılarda atom veya moleküller yapı katılardan daha düzensiz olup tanecikler arası boşluklar katılardan daha fazladır Birazcık düzensiz hareket vardır.Yağ molekülleri daha düzenlidir suya göre( rigid kelimesini açmak gerekirse)
Sıvılar ilke olarak akmaya direnç gösterirler ancak yağ molekülleri yapısı gereği (suya göre daha katı) daha az direnç gösterir.
Ancak deneye geri dönecek olursak bu yüzme şöyle gerçekleşiyor, su üzerinde yağ yüzüyor yağ üzerinde tekne(kirit çöpü) ve yağ moleküllrinin bulunduğu katı cisimin şeklini alma ve ve moleküler çekim yeteneği gereği tekne ile birlikte seyir gerçekleşiyor.Tabi işin teorik ksımı bu , bunun için ne kadar yağ gerekir bilinmez....
*

    H. E.

Ynt: Sert havada seyir teknikleri
« Yanıtla #44 : Kasım 26, 2008, 22:07:22 »
Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
... bir yüzer cisim örn. kbrit çöpü bıraksak göreceğizki yüzüyor peki neyin üzerinde, suyun mu hayır, yağın üzerinde,...

Hah zurnanın zırt dediği yer burası. Tekne kibrit çöpü gibi yağın üzerinde yüzmüyor. O kadar yağ yok. Aslında tekne de yok. (Matrix gibi oldu "...aslında kaşık da yok...") Yağ dökünce sudaki dalga azalıyor. Aslında biraz araştırıp daha uzun ve anlaşılır yazmak isterdim ama bana göre olan şu;
1- Sorun denizdeki dalgalar.
2- Dalga nasıl oluşuyor? Rüzgar ile. Hava molekülleri su moleküllerine çarpıyor ve su moleküllerini itiyor.
3- Bu oluşum bir çeşit eklenme hareketi. Ağır bir salıncağı sallarken nasıl başta çok güç harcayarak iter pek fazla hareket ettiremezsiniz ama sonra moment oluşmaya başlayınca artık parmaklarınızın ucuyla bile iterek hareketi devam ettirir ya da çok daha az güç harcayarak hızlandırırsınız aynen öyle. Ya da ağır kilise çanını çalmayı gözönüne getirin. Başta çok asılmanız gerekirken hareket sağlandıktan sonra ufak çekişlerle çalmayı devam ettirirsiniz. Rüzgar da suyu aynı böyle iterek dalgaları oluşturuyor.
4- Salıncağı iterken nereye dokunuyoruz? Rüzgar da suyu iterken sadece yüzeye dokunabiliyor. Öyle greyder kepçesi gibi avcunu dibe daldırıp su kütlelerini itmiyor. Yüzeydeki suyu itiyor. İtilen su katmanı altındaki su moleküllerini sürüklüyor ve bir moment oluşuyor. Su kitleleri inip çıkarak ama enerjiyi biraz ilerisine aktararak hareket ediyor. Bu arada her gelişinde salıncağı hafifçe iten el gibi rüzgar bu hareketli su kütlesini biraz itiyor ama yine sadece yüzeyinden itiyor.
5- Yağ suya dökülünce ne oluyor? Bütün güç transferinin gerçekleştiği yüzeyi kaplıyor aslında yağlıyor. Yüzey gerginliğinin değişmesi bu demek aslında. Rüzgar artık tutunacak, sürtünecek bir yer bulamıyor. Enerji transferi olamıyor. Üstelik yüzeyde su moleküllerinin birbirini tutması da azaldığından dalganın kuzucuklar da oluşmuyor. Enerji yüklenmediğinden üçleyen, kırılan dalgalar oluşmuyor.

Bana göre işin altında bu tür bir akışkanlar mekaniği var. Ama henüz yeterince çalışmadım. Biraz araştırayım daha derli toplu anlatabilirim gibime geliyor.
« Son Düzenleme: Kasım 26, 2008, 22:41:49 Gönderen: Hakan Erim »