Gezgin Korsan

Makine Dairesi => Mevzuat, Deniz ve Tekne ile ilgili Sorular ve Yanıtları => Konuyu başlatan: H. Hüsnü Alkan - Temmuz 09, 2020, 18:14:45

Başlık: Mucev iskelelerine ne oluyor?
Gönderen: H. Hüsnü Alkan - Temmuz 09, 2020, 18:14:45

Muğla Valiliği ve Türkiye Çevre Koruma Vakfı'nın iştiraki (MUÇEV) bünyesinde bulunan sahiller, plajlar, yat bağlama tesisleri, iskeleler ve koylar anayasaya aykırı olarak "Deniz Kıyı ve Çevre Yönetimi Anonim Şirketi" adlı özel kuruluşa devredildi.

16 Mayıs'ta Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi'nde ilan edilen bu şirket, sahiller, plajlar, yat bağlama tesisleri, iskeleler kuracak, koylarda kiralama yapabilecek, sahilleri, kıyılar ve denizi istediği gibi kullanabilecek.

3 tarafı denizlerle çevrili ülkemizin sahillerinde böylece özel bir şirket söz sahibi olacak.

Muğla Büyükşehir Belediyesini devre dışı bırakan bu anayasaya aykırı devir konusunda başkan Osman Gürün'ü aradım.

"Muğla'nın sahillerine çöktüler" diye söze başlayan Başkan Gürün, şunları söyledi:

"Halkın kullanımına açık olması anayasa ve yasalarla belirlenen cennet sahillerimizin özel bir şirkete peşkeş çekilmesine itirazımız var.

Yerel Yönetimler yasasına göre tüm bu sahillerin imar planlarını yapma yetkisi belediyelere aittir.

Bu uygulama ile belediye devre dışı bırakılmış, yağmalamaya uygun yapı oluşturulmuş ve anayasa ile yasalar görmezden gelinmiştir.

Bu şirketin yapısına bakıldığında bu
yağmalama için kurulduğu anlaşılmaktadır.

Neden bu şirket seçilmiştir?

Bir şirkete verilecekse neden ihale yapılmamıştır?

Ayrıca, anonim şirket olduğu için ihale kanununa tabi olmadan aldığı bu alanları istediğine, istediği şartlarda pazarlayabilecektir.

Muğla Büyükşehir Belediyesi olarak tüm yasal yolları kullanacak ve bu devrin iptali için hukuki işlem başlatacağız."

Kimler ve nereler var

Değerli okurlarım,

Hürriyet yazarı Fatih Çekirge, şirketin kuruluşundan beş gün sonra haberi yokmuş gibi konuyu köşesinde yazdı.

Ancak o da şirketin temsil yetkilileri arasında Çekirge'de yer alıyor. Hem gazetecilik hem ticaret işini yürütecek demek ki…
Bodrum'da bir çevre platformu üyesi olan CHP'li Remzi Kazmaz'ın da "şirketi temsile yetkililer" arasında yer alması dikkat çekiyor.

MUÇEV yetkisinde iken Deniz Kıyı ve Çevre Yönetimi Anonim Şirketi'ne devredilen tesislerden bazıları şunlar:

- Akyaka,

- Kadınazma,

- Akbük koyu,

- Ölüdeniz

- Belcekız,

- Kumburnu,

- Çalış,

- Şat Burnu,

- Sarıgerme plajı,

- Kız kumu,

- Datça iskele plajı,

- Datça Kargı koyu,

- Bodrum Gümüşlük plajı,

- Bodrum Bitez,

- Datça Korubük,

- Karaincir,

- Marmaris

- Karacasöğüt iskelesi,

- Fethiye Kayaköy

- Gemiler Koyu,

- Datça Selimiye iskelesi

- Göcek Fethiye Belediyesi yat bağlama iskelesi…

Muğla'nın cennet koyları, gözde turizm kıyıları bu özel şirketin yetki alanına terk edildi…


Deniz Kıyı ve Çevre Yönetimi Anonim Şirketi'nin sermayesi Deniz Ticaret Odası tarafından karşılandı…

Yönetim kurulu ise bir hayli ilginç isimlerden oluşuyor.

- AKP eski Milletvekili Cengiz Kaptanoğlu'nun kızı Deniz Temiz Derneği (TURMEPA) Başkanı Şadan Kaptanoğlu Dikici,

- Yolsuzluk soruşturmaları sürecinde Milli Gemi ihalesine yönelik tapelerle tartışma yaratan Deniz Ticaret Odası Başkanı Metin Kalkavan,

- Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Halim Mete (Muğla AKP İl Başkanı, Kadem Mete'nin amcası)

- Hürriyet Gazetesi yazarı Yusuf Fatih Çekirge,

- Tezcan Yaramancı,

- Ömer Faruk Miras

- İlker Meşe

- Avukat Remzi Kazmaz

Değerli okurlarım,

AKP iktidarı anlaşılan o ki Türkiye'nin sahillerini, kıyılarını, plajlarını ve hatta denizlerini özel şirketlere bir bir devredecek…

Ne Anayasa ne yasalar umurlarında…

Önce vakfa devredilen yetkiler vakıf tarafından özel şirkete devrediliyor…

İhale dahi yapmadan cennet sahillerimizin devrine bakalım muhalefet partileri nasıl tepki gösterecekler…
Başlık: Ynt: Mucev iskelelerine ne oluyor?
Gönderen: H. Hüsnü Alkan - Temmuz 09, 2020, 18:20:13
Birde aşağıdaki yazı geldi, çözemedim;

 
 
 
Orhan Uğuroğlu                                                                                                          9 Temmuz 2020
Yazar
Yeniçağ Gazetesi
 
Sayın Orhan Uğuroğlu,
 
Yeniçağ gazetesindeki köşenizde, 9 Temmuz 2020 Perşembe günü, “Sıra kıyılarımızı yağmalamaya geldi” başlığıyla yayımlanan, “Muğla Valiliği ve Türkiye Çevre Koruma Vakfı'nın iştiraki (MUÇEV) bünyesinde bulunan sahiller, plajlar, yat bağlama tesisleri, iskeleler ve koyların anayasaya aykırı olarak Odamız şirketlerinden Deniz Kıyı ve Çevre Yönetimi Anonim Şirketi’ne devredildiğine” ilişkin yazınız gerçekleri yansıtmamaktadır.
 
Öncelikle bilmenizi isteriz ki; böyle bir devir söz konusu değildir. Deniz Kıyı ve Çevre Yönetimi Anonim Şirketi’nin bugün itibarıyla bu konuya ilişkin bir çalışması ve girişimi yoktur. Yazınızda adı geçen yerlerin yönetimiyle Odamızın hiçbir ilgisi yoktur.
 
Konu, ilk kez 2016 yılında ortaya çıkmış, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, tasarruf yetkisi kendisine ait bazı sahil ve koyların kullanımını bir pilot proje olarak İMEAK DTO’ya tahsis etmeyi düşünmüştür. O tarihlerde konuyu bir sosyal sorumluluk projesi olarak gören o günkü İMEAK DTO yönetimi, Deniz Kıyı ve Çevre Yönetimi Anonim Şirketi’ni kurmuştur. Ancak Bakanlık daha sonra bu düşüncesinden vazgeçmiş ve o günden bu yana geçen süreçte ne bakanlığın ne de İMEAK Deniz Ticaret Odası’nın bu konuda bir girişimi ve çalışması olmamıştır. 
 
Geçtiğimiz günlerde, o tarihlerde yapılan eski bir haberin, sanki yeni bir gelişmeymiş gibi bazı sosyal medya mecralarında paylaşılmasıyla konunun sebebini bilemediğimiz bir şekilde yeniden gündeme getirilmeye çalışıldığını görüyoruz. 
 
Bunun üzerine Deniz Kıyı ve Çevre Yönetimi A.Ş’nin o günkü Yönetim Kurulu üyelerinden Faruk Okuyucu ve Remzi Kazmaz da, 7 Temmuz tarihinde bir açıklama yaparak devir iddialarını yalanlamışlardır.
 
Tüm bu gerçeklere rağmen, üstelik herhangi bir devir ve sorumluluk almadığımız halde, bugün yeniden gündeme getirdiğiniz bu gerçek dışı ve haksız ithamları kabullenmemiz mümkün değildir.
 
Deniz Kıyı ve Çevre Yönetimi A.Ş. ve dolayısıyla İMEAK Deniz Ticaret Odası hakkında kamuoyu nezdinde yanlış anlamalara sebebiyet verecek ve itibarını zedeleyecek yazınızı, her türlü hukuki haklarımız saklı kalmak üzere düzeltmenizi talep ederiz.
Saygılarımızla, 
İMEAK Deniz Ticaret Odası
Başlık: Ynt: Mucev iskelelerine ne oluyor?
Gönderen: Emrah Karaçolak - Temmuz 12, 2020, 12:50:41
apolitik birisiyim. hiçbir partiyle bağlantım yok ama yerel halktan birisi olarak durumu normal görüyorum. keşke dto yerine iskeleler ve bağlama yerleri liman başkanlıklarına devredilseydi daha iyi olurdu. belediyelerin iskelelerde işi yok.


özellikle muğla belediyesi koymuş içmeler ve marmaris limana 10-15 görevli ne iş yaptıkları belli değil. 2-3 kadın görevli var sürekli kamelyada oturup çekirdek çitleyip çay içerek mesai dolduruyorlar. erkek görevliler yine bir grup oluşturup benzer hareketlerle mesai bitiriyorlar. iskele girişlerindeki özel güvenlik şirketlerinden bildiğimiz güvenlikçi insanlar bakıyor iskelelere. bu iskelelerin başına birini geçirmişler adam tanrıyı oynuyor. canı isterse bağlama yeri veriyor istemezse vermiyor. örneğin içmeler iskeleye paralel bağlanmış +20 metrelik 2 motoryat var bunlar kıçtan kara bağlansa 20-30 teknelik yer açılacak ama beyefendi sırıtarak sahiplerine ulaşamıyoruz diyor. hem sizin tekne küçük ne işi var burada diye akıl veriyor. (teknem 7.50 boyunda) başka ayno boyda tekneler bağlı iskelede. marmaris civarında bağlama yeri sorunu var. albatross marina da bile yer yok. diğer marinalar dolu. belediye liman yapılacak uygun yerler varken yapmıyor ilgilenmiyor. eski çekek ve bakım alanına burunucu eğlence parkı diye bir park yapılıp tekne sahipleri oradan resmen kovuldu.


dto iskele ücretlerini makul seviyelerde tutup yeterli personel çalıştırıp hizmet verecekse buyursun gelsin bir de ona bakalım. osman gürün falan bıraksın bu işleri.
Başlık: Ynt: Mucev iskelelerine ne oluyor?
Gönderen: Sedat Kasrat - Ağustos 26, 2020, 08:44:46
Günaydın...
Forum rehberine baktım ama bilgi yoktu... Kargı da MUCEV’e devredilen koylardan sanırım.. iskelesine bağlanmak ve/ya doluluk durumunu sormak icin kimi arayacağız; bilen korsan var mı?
Başlık: Ynt: Mucev iskelelerine ne oluyor?
Gönderen: Meriç Taşer - Ağustos 26, 2020, 10:48:37
Datca kargi mi? Wikiderya’da birseyler yaziyor ama Mucev’den bahsedilmemis...
Başlık: Ynt: Mucev iskelelerine ne oluyor?
Gönderen: Sedat Kasrat - Ağustos 26, 2020, 15:08:01
 (https://i.ibb.co/557sZxZ/9-A090605-E1-AB-4565-8-F75-AC9-EC6-FFDA42.jpg) (https://ibb.co/557sZxZ)
Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
Datca kargi mi? Wikiderya’da birseyler yaziyor ama Mucev’den bahsedilmemis...
“Kargı koyu ve iskelesi devredildi” diye okuyunca Kargı’ya da bağlanacak yer yapıldı sanmıştım ama hiçbir şey yapılmamış şimdilik... Zaten neresine yapacaklar, iki parça küçücük koy... Neyse; alarga da candır...
Başlık: Ynt: Mucev iskelelerine ne oluyor?
Gönderen: Selçuk Tur - Ağustos 26, 2020, 23:25:51
Emrah bey e katiliyorum Mugla belediyesi biraksin bu isleri ; ellerindeki baglama yerlerini ve iskeleleri mafya ve degnekci yuvalarina cevirdiler ; pantolonunu bile toplayamayan adam iskelede tanriyi oynuyor isterse su veriyor istemezse yok . Simdi belediye baskani cikmis isi politikaya dokuyor . Selimiye iskelesi bu sene Mucev e devredilmis . Telefonla ariyorsunuz en azindan bir muhattap cikiyor yer varsa rezervasyon yapiyor ve son derece nazik . Gorevliler yorenin köyün insanlari . 
Başlık: Ynt: Mucev iskelelerine ne oluyor?
Gönderen: Sedat Kasrat - Ağustos 29, 2020, 21:13:51
Ben geçen hafta anladım ki bu henüz kurumsallaşmamış ortamda kimin kontrolünde olduğu belli olmayan iskelelere önceden telefon etmek sadece reddedilmek isteyenin yapacağı iş... Baskın basanındır hala en geçer akçe...


Telefonda "yer yok, hiç yok, bir kıçlık da yok yarım kıçlık da; valla yok" denen barınağa 50' tekneyle hiç habersiz girip 10-12-15kt bastıran rüzgarda ortada 2 tur atıp yerli yersiz bowthruster kullanınca o hiç olmayan yer hemen icat ediliyor ve barınak personelince "X abi ya gelirse" diye kimselere verilmeyen, tam da market önü, kapı önü, pedestal önü yer; mahallenin yeni delisi olarak size tahsis ediliveriyor bir kaza çıkmadan...


Bunun alternatifi ise telefonda "yer yok abicim" lafıyla ortada kalınca; çok bilmediğiniz bir koyda, tam da o gece her yönden bastıracağı tutan sağanaklarla, sabaha kadar demir loçasından eksik olmayan tarama titreşimlerini izleyerek vantilatör gibi tedirgin tedirgin dönmek... Zaten tam da öyle bir gecenin sabahında karar verdim "deli ol, dünya senle uğraşsın" mottosuna... Artık nereye bağlanacaksam doğrudan mendirek içine gireceğim ve "heloafrika te'mi ha'yuduin" diye bağıracağım  :D 


Gerçekten doluysa yine kovacaklardır, ama olsun; en azından mahallenin sözde ağır abilerine rezerve yerler bomboşken dışarıda poseidonun insafına kalmış şekilde kokpitte sabahı ediyor olmadığıma emin olurum...