0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

*

    G. Ö.

Ynt: Okluk'a son veda
« Yanıtla #45 : Kasım 14, 2018, 23:41:29 »
Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
Sanal dünya elbette az çok bir işe yarar. İmza kampanyaları boşunadır demiyorum. 40 yıldır imza kampanyalarına katıldım, iyi sonuçlar da aldığımız oldu, DGM'lerde yargılandığımızda.
Ancak, yine, tüm denizcilerin birlikte bir şey yapması konusundaki önerimin dikkate alınmamasına hayret ediyorum. Forum olarak, moderasyon olarak acil olarak dernek ( DADD ) ve diğer forumlarla işbirliği yapabilmemin yöntemlerini bulmalıyız.
İmzamı attım, yüz bin kişiye ulaştırdım, suya çizilen yazılar gibi; yaptık olmadı demenin bir vicdan rahatlaması.


 Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yapİmza kampanyasını ve imzayı hafife alma var anladığım. Mahir Korsan, arzu ettiğimiz sonuca ulaşmamızı sağlayacağına inandığınız yollar varsa,  bence  kimseden talep etmeyin. Siz başlatın. Gerisi gelir. ''Gökova hepimizin'' sloganıyla yola çıkanlar ve yolda katılanlar öyle yaptılar.

Sadece imza kampanyası ile sonuca gideceğimizi düşünecek kapasitede kimse yok aramızda , emin olun. Yüzlerce kişi sizin, benim  aklımıza gelmeyecek mecralarda ve detaylar üzerinde çalışıyor.

Önemli olan istediğimiz sonuca ulaşmak. İsteyen var olan hareketin bir kenarından tutar, isteyen kendi hareketini başlatır.

Umutsuzluk ve korkunun aramızda yeri yok.

Bugün Türkiye'de hiçbir amatör denizcilik grubu, kamulaştırma kararlarından ve güzelim koyların halka kapatılacağı tehlikesinden haberdar değilim, diyemez. Derseler ben inanmam. Yani bu bahane yolu kapalı.

Çalışma vakti...
 

Araştırabilirseniz ilk imza atanlardanım, her mecrada da paylaştım; zaten yukarıda da 40 yıldır imza atttığım bir çok iş olduğunu yazdım. Hatta bu imza kampanyasının metni için Claude ile birlikte katkıda da bulunduk.

Okuduğumuzu bile anlamıyorsak söyleyecek bir şey kalmıyor, ne isterseniz yapın

Araştırmama gerek yok. Sözünüze itibar ederim. Claude Günşiray'ın katkısını biliyorum, teşekkürümü Taner ve Talia Özer ile paylaştım.

Gelelim son cümlenize, haddi aşmış gibi duruyor. Fakat, önemsemediğimi hissettim. Sanıyorum az da olsa sizi tanıyor olmamla ilgili.

İyi akşamlar.


*

    Z. K.

Ynt: Okluk'a son veda
« Yanıtla #46 : Kasım 15, 2018, 15:21:04 »
Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası
23. Madde
V. Yerleşme ve Seyahat Hürriyeti

Herkes, yerleşme ve seyahat hürriyetine sahiptir.

Yerleşme hürriyeti, suç işlenmesini önlemek, sosyal ve ekonomik gelişmeyi sağlamak, sağlıklı ve düzenli kentleşmeyi gerçekleştirmek ve kamu mallarını korumak;

Seyahat hürriyeti, suç soruşturma ve kovuşturması sebebiyle ve suç işlenmesini

önlemek;

amaçlarıyla kanunla sınırlanabilir.

Vatandaşın yurt dışına çıkma hürriyeti, vatandaşlık ödevi ya da ceza soruşturması veya kovuşturması sebebiyle sınırlanabilir.

Vatandaş sınır dışı edilemez ve yurda girme hakkından yoksun bırakılamaz.



Şimdi, yerleşme ve seyahat hürriyeti anayasal bir haktır. Anayasa kuralların en tepesindedir. Bildiğim kadarıyla "Normlar Hiyerarşisi" diye bir şey var ve kanunlar, Anayasa’ya; Cumhurbaşkanlığı kararnameleri kanunlara aykırı olamaz.

Bu durumda Muğla İl Valiliği'nin aldığı bir karar anayasal bir hakkı sınırlandıramaz. Anayasanın 23. maddesine göre belki suç işlenmesini önlemek, sosyal ve ekonomik gelişmeyi sağlamak, sağlıklı ve düzenli kentleşmeyi gerçekleştirmek ve kamu mallarını korumak için yerleşme hürriyeti KANUNLA sınırlanabilir ki bu durumda bile idare bahsedilen şartların gerçekliğini kanıtlamak durumundadır.

Hele hele koyların ve sahil şeridinin kapatılarak seyahat hürriyetinin sınırlandırılması düşünülemez bile.

Dolayısıyla KANUN çıkarma yetkisi olmayan Muğla İl Valiliğinin aldığı bir karar bağlayıcı olamaz.

Alacağın olsun Hakan Erim korsanım;
Senin temel hürriyetler kapsamında verdiğin gaza gelerek bugün Bodrum’dan Marmaris’e giderken Okluk Koyu’na uğrayıp dünya gözüyle son bir kez görelim, dedik. Ne mümkün! Eski güzegahla hiç ilgisi olmayan çift şeritli, bölünmüş gıcır bir asfaltla Okluk’a doğru ilerlerken birkaç jandarma kontrolu yüzümüze bakıp bizi geçirdi. Sonradan öğrendiğimize göre tabelalar bilhassa değişmiş, gittiğimiz yol zaten Okluk’un altına düşüyormuş. Bir yerlerde ciddi olarak kesildi. Sağda, solda birkaç yüz kişinin barınabileceği barakalar, özel harekat “kirpi” leri, jandarmalar ve filinta gibi özel harekatçıların kucağına düştük. Bizi araçtan indirdiler, üst baş ve araç titizlikle arandı. Neyse GBT temiz çıktı da “Burdan ötesi yassah, dönün!” Dediler. Devlet yollarında seyir ve seyahat özgürlüğü konusunu dile getirdik ama, emir demiri kesti ve arkamıza bakamadan döndük. Önce bir hafta kapalı buralar, dediler, sonra şaka, muhabbet ilerleyince “Okluk gerçek girişi aslında yukarıdan ama siz hiç buralarda oyalanmayın,” tavsiyesiyle oradan ayrıldık. Giriş tabelası bile değiştirilmiş, insanları doğrudan jandarma ve özel harekatçıların konuşlandığı noktaya yönlendiriyorlar. Sivil araçlar genelde 06 plakalı, karanlık yüzlü şöförler.... Birkaç 34 ve 48 plakayı geçirdiler. İtiraz edecek olduk, meğer ellerinde bölgede evi ya da işi olanların listesi ve bilgileri varmış. Sohbet esnasında gösteri yürüyüşü yapılabileceği için sıkı önlem alındığını öğrendik. Bu bağlamda yüzden fazla özel harekatçı oraya yollanmış.
Hasılı sevgili Hakan Erim’in kulaklarını çınlatarak, Okluk Koyu’nun ve çevresinin akıbetini uzaktan da olsa göremeden döndük.
Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap


*

    H. E.

Ynt: Okluk'a son veda
« Yanıtla #47 : Kasım 15, 2018, 16:16:09 »
Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
...
Alacağın olsun Hakan Erim korsanım;
Senin temel hürriyetler kapsamında verdiğin gaza gelerek bugün Bodrum’dan Marmaris’e giderken Okluk Koyu’na uğrayıp dünya gözüyle son bir kez görelim, dedik. Ne mümkün! Eski güzegahla hiç ilgisi olmayan çift şeritli, bölünmüş gıcır bir asfaltla Okluk’a doğru ilerlerken birkaç jandarma kontrolu yüzümüze bakıp bizi geçirdi. Sonradan öğrendiğimize göre tabelalar bilhassa değişmiş, gittiğimiz yol zaten Okluk’un altına düşüyormuş. Bir yerlerde ciddi olarak kesildi. Sağda, solda birkaç yüz kişinin barınabileceği barakalar, özel harekat “kirpi” leri, jandarmalar ve filinta gibi özel harekatçıların kucağına düştük. Bizi araçtan indirdiler, üst baş ve araç titizlikle arandı. Neyse GBT temiz çıktı da “Burdan ötesi yassah, dönün!” Dediler. Devlet yollarında seyir ve seyahat özgürlüğü konusunu dile getirdik ama, emir demiri kesti ve arkamıza bakamadan döndük. Önce bir hafta kapalı buralar, dediler, sonra şaka, muhabbet ilerleyince “Okluk gerçek girişi aslında yukarıdan ama siz hiç buralarda oyalanmayın,” tavsiyesiyle oradan ayrıldık. Giriş tabelası bile değiştirilmiş, insanları doğrudan jandarma ve özel harekatçıların konuşlandığı noktaya yönlendiriyorlar. Sivil araçlar genelde 06 plakalı, karanlık yüzlü şöförler.... Birkaç 34 ve 48 plakayı geçirdiler. İtiraz edecek olduk, meğer ellerinde bölgede evi ya da işi olanların listesi ve bilgileri varmış. Sohbet esnasında gösteri yürüyüşü yapılabileceği için sıkı önlem alındığını öğrendik. Bu bağlamda yüzden fazla özel harekatçı oraya yollanmış.
Hasılı sevgili Hakan Erim’in kulaklarını çınlatarak, Okluk Koyu’nun ve çevresinin akıbetini uzaktan da olsa göremeden döndük.
Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap


Dava aç abi.  Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap


*

    A. D.

Ynt: Okluk'a son veda
« Yanıtla #48 : Kasım 15, 2018, 16:46:26 »
halktan o kadar korkuyorlar ki en ufak gösteri vs olduğu zaman aman dünya kadar polis jandarma gelsin olayı dağıtsın. Devran döndüğü zaman ne olacak onu merak ediyorum.


*

    T. Ö.

Ynt: Okluk'a son veda
« Yanıtla #49 : Kasım 16, 2018, 18:21:37 »
Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası
23. Madde
V. Yerleşme ve Seyahat Hürriyeti

Herkes, yerleşme ve seyahat hürriyetine sahiptir.

Yerleşme hürriyeti, suç işlenmesini önlemek, sosyal ve ekonomik gelişmeyi sağlamak, sağlıklı ve düzenli kentleşmeyi gerçekleştirmek ve kamu mallarını korumak;

Seyahat hürriyeti, suç soruşturma ve kovuşturması sebebiyle ve suç işlenmesini

önlemek;

amaçlarıyla kanunla sınırlanabilir.

Vatandaşın yurt dışına çıkma hürriyeti, vatandaşlık ödevi ya da ceza soruşturması veya kovuşturması sebebiyle sınırlanabilir.

Vatandaş sınır dışı edilemez ve yurda girme hakkından yoksun bırakılamaz.



Şimdi, yerleşme ve seyahat hürriyeti anayasal bir haktır. Anayasa kuralların en tepesindedir. Bildiğim kadarıyla "Normlar Hiyerarşisi" diye bir şey var ve kanunlar, Anayasa’ya; Cumhurbaşkanlığı kararnameleri kanunlara aykırı olamaz.

Bu durumda Muğla İl Valiliği'nin aldığı bir karar anayasal bir hakkı sınırlandıramaz. Anayasanın 23. maddesine göre belki suç işlenmesini önlemek, sosyal ve ekonomik gelişmeyi sağlamak, sağlıklı ve düzenli kentleşmeyi gerçekleştirmek ve kamu mallarını korumak için yerleşme hürriyeti KANUNLA sınırlanabilir ki bu durumda bile idare bahsedilen şartların gerçekliğini kanıtlamak durumundadır.

Hele hele koyların ve sahil şeridinin kapatılarak seyahat hürriyetinin sınırlandırılması düşünülemez bile.

Dolayısıyla KANUN çıkarma yetkisi olmayan Muğla İl Valiliğinin aldığı bir karar bağlayıcı olamaz.

Alacağın olsun Hakan Erim korsanım;
Senin temel hürriyetler kapsamında verdiğin gaza gelerek bugün Bodrum’dan Marmaris’e giderken Okluk Koyu’na uğrayıp dünya gözüyle son bir kez görelim, dedik. Ne mümkün! Eski güzegahla hiç ilgisi olmayan çift şeritli, bölünmüş gıcır bir asfaltla Okluk’a doğru ilerlerken birkaç jandarma kontrolu yüzümüze bakıp bizi geçirdi. Sonradan öğrendiğimize göre tabelalar bilhassa değişmiş, gittiğimiz yol zaten Okluk’un altına düşüyormuş. Bir yerlerde ciddi olarak kesildi. Sağda, solda birkaç yüz kişinin barınabileceği barakalar, özel harekat “kirpi” leri, jandarmalar ve filinta gibi özel harekatçıların kucağına düştük. Bizi araçtan indirdiler, üst baş ve araç titizlikle arandı. Neyse GBT temiz çıktı da “Burdan ötesi yassah, dönün!” Dediler. Devlet yollarında seyir ve seyahat özgürlüğü konusunu dile getirdik ama, emir demiri kesti ve arkamıza bakamadan döndük. Önce bir hafta kapalı buralar, dediler, sonra şaka, muhabbet ilerleyince “Okluk gerçek girişi aslında yukarıdan ama siz hiç buralarda oyalanmayın,” tavsiyesiyle oradan ayrıldık. Giriş tabelası bile değiştirilmiş, insanları doğrudan jandarma ve özel harekatçıların konuşlandığı noktaya yönlendiriyorlar. Sivil araçlar genelde 06 plakalı, karanlık yüzlü şöförler.... Birkaç 34 ve 48 plakayı geçirdiler. İtiraz edecek olduk, meğer ellerinde bölgede evi ya da işi olanların listesi ve bilgileri varmış. Sohbet esnasında gösteri yürüyüşü yapılabileceği için sıkı önlem alındığını öğrendik. Bu bağlamda yüzden fazla özel harekatçı oraya yollanmış.
Hasılı sevgili Hakan Erim’in kulaklarını çınlatarak, Okluk Koyu’nun ve çevresinin akıbetini uzaktan da olsa göremeden döndük.
Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap


Meşhur bir polis fıkrası vardır.Dünya polis yarışmasına katılan Türk ekibi yarışmanın yapıldığı Afrika ülkesinde en hızlı Zebra yakalama yarışmasına katılır.Akşam bütün ekipler döner bizimkiler yok.Aramaya çıkarlar ve bir dere yatağında bizimkileri bulurlar. Yere yatırılmış bir eşek falakaya çekilmekte ve bizimkiler ''Zebra olduğunu itiraf et'' diye zorlamaktalar..
Bu gelenek devam etmekte ise pek yakında ''Araziyi gönüllü sattığını kabul et'' sesleri gelecek Gökova'dan.  Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
 

*

    O. E.

Ynt: Okluk'a son veda
« Yanıtla #50 : Kasım 16, 2018, 19:04:34 »
Bence Arazisi istimlak edilecek O yörenin insanının bu durumdan çok rahatsız olduğu söylenemez.
Benim Duyduklarım o yönde....

Zeytinliklerin imara açılması konusunda ben tam tersi durumlara çok şahit olduğum için bana çokta ters gelmedi...

Zeytinliklerin İmara açılmasına karşı çıkanlar hep Büyük Şehirde yaşayan insanlar...

Adamın Deniz kenarında 100 Dönüm 200 Dönüm Zeytinliği var....

Örnek olarak
100 dönümün üzerinde Zeytinliği olan Çok samimi olduğum O yörenin İnsanına
Konu gündemde iken  eyvah eyvah ne yapacaksınız diye sormuştum.

Niye eyvah eyvah diyorsun İstanbuldan Çevrecilik , yeşili sevmek kolay
100 Dönüm Zeytinliğim var iki senede bir 50.000 Tl para getirmez.
Satsam 5 kuruş etmez , İki senedir oğlumu evlendireceğim bu kadar arazim var Oğlumu evlendiremiyorum.
Çok seviyorsan sana satayım araziyi dedi...

Nutkum durdu.....

İstanbuldan Çevrecilik Kolay


Hiç bir olay göründüğü gibi değil.....
Farklı bakış açıları göz ardı edilmemeli

Tüm Oralardaki İnsanlar KUŞ gibi Zeytinliklerin İmara açılmasını bekliyor.....
Adamın Dönümlerce Toprağı var Krş etmiyor...


100 dönüm Deniz kenarında koy manzaralı toprağı olan adam , yokluk içerisindeyim diyor

Ne diyeceksin ...

 

« Son Düzenleme: Kasım 16, 2018, 19:18:01 Gönderen: Oktay Eryılmaz »
*

    E. A. A.

Ynt: Okluk'a son veda
« Yanıtla #51 : Kasım 16, 2018, 22:22:41 »
Iki gun once karacasogute gittim. Yolda iki kere durdurdular 3 kere de ters ters bakarak gec gec dediler. Arabayla kesfe cikalim bari dedik nasil olsa denizden yasak. Adi dolayisi ile kendimize uygun buldugumuz sazan koyuna gittik bir problem olmadi ama zeytinadanin asagisina askeri personel koymuslar. Durdurdular ustelik buraya kadar nasil geldiniz diye hayretler icinde kaldilar. Bizim yuzumuzden onlemleri arttirmaya karar verdiler.
Askerlerden biri hemserim,  esimin ogrencisi soyadimdan tanidi guvenlik testini birinci elden gectik. Kibarca geri postalandik. Denizden gelirsek ancak misafir olmadigi zaman kisitli sartlarda musaade edilecegini bildirdiler.


SM-N950F cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

*

    A. D.

Ynt: Okluk'a son veda
« Yanıtla #52 : Kasım 17, 2018, 11:18:48 »
Oktay abinin dediği gibi zeytinliklerin şu anda bir getirisi yok.  Zeytinliğin masrafı az değil.Bizim yazlığın oradada aynı şey geçerli. Arazinin sadece %5 lik kısmına imar var onda da dünya kadar prosedür var. Bizim orada tek imarlı evi biz yaptık yaptırana kadarda ödemediğimiz makbuz parası vs kalmadı şu anda durum daha da katı. O yüzden her taraf  kaçak inşaat. Bütün hepsi mühürlü hepsinin cezası var ama inşaata devam.  Her sene yıkım emri çıkıyor gelip yıkan yok.  Zaten dozer bi gelse bir ayda ancak yıkar bütün hepsini.
*

    S. T.

Ynt: Okluk'a son veda
« Yanıtla #53 : Kasım 17, 2018, 23:13:52 »
Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
Oktay abinin dediği gibi zeytinliklerin şu anda bir getirisi yok.  Zeytinliğin masrafı az değil.Bizim yazlığın oradada aynı şey geçerli. Arazinin sadece %5 lik kısmına imar var onda da dünya kadar prosedür var. Bizim orada tek imarlı evi biz yaptık yaptırana kadarda ödemediğimiz makbuz parası vs kalmadı şu anda durum daha da katı. O yüzden her taraf  kaçak inşaat. Bütün hepsi mühürlü hepsinin cezası var ama inşaata devam.  Her sene yıkım emri çıkıyor gelip yıkan yok.  Zaten dozer bi gelse bir ayda ancak yıkar bütün hepsini.

Türkiyedeki yapı stogunun %90 plana yada  imara aykırıdır.
Belediyeler de,devlette bunu çok iyi bilir,hatta insaat asamasında bilirler..
Ama ''bilinen'' nedenlerden ötürü ses çıkartmazlar.
Sonra sorumlulugu üzerlerinden atmak için para cezası,yıkım kararı çıkartırlar.
Ama yıkmazlar,hangi birisini yıkacaklar? aykırı yapılırken niye müdahale etmezler?
Böyle arada bir ''af'' çıkartıp hem keseyi doldururlar,hemde vatandaşın gönlünü kazanırlar.
*

    G. Ö.

Ynt: Okluk'a son veda
« Yanıtla #54 : Kasım 23, 2018, 20:30:35 »
Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

Gökova Hepimizin'den mesaj var.


''Arkadaşlar, özel olarak Değirmenbükü ve genel olarak da Gökova ile ilgili girişimlerin ilgi yaratması sayesinde, WhatsApp grupları doldu doldu taştı. Biz de çareyi FACEBOOK' da "Gökova Hepimizin" sayfasını oluşturmakta bulduk. Bundan böyle hareketimizle ilgili her türlü güncellemeyi burada bulacaksınız. Konuyla ilgili köşe yazılarını, yayınlanan/yayınlanacak küçük bilgilendirme videolarını hep ilk defa orada göreceksiniz. Sizler de kendi Facebook sayfalarınızda paylaşırsanız, hem arzu ettiğimiz kalabalıklara  mesajımız net bir şekilde ulaşır, hem de herkesin strateji önerileri de o sayfada  yer bulur diye düşündük.''

Gökova Hepimizin Koordinasyon Ekibi

Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap



« Son Düzenleme: Kasım 23, 2018, 20:43:39 Gönderen: Gülümser Özharar »
*

    G. Ö.

Ynt: Okluk'a son veda
« Yanıtla #55 : Kasım 28, 2018, 16:12:43 »
Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap



''Gökova Hepimizin'' hareketinin  daha çok kişiye ulaşması için yapılacak çalışmalarda kullanılmak üzere, ilgili koylara ait fotoğraf ve videolara ihtiyaç vardır. Elindekileri paylaşmak isteyenler özelden benimle irtibata geçebilirler.
*

    S. Ç.

Ynt: Okluk'a son veda
« Yanıtla #56 : Kasım 28, 2018, 20:19:19 »
Gülümser korsanım..şu uğraşıların takdiri şayana değer..iyiki varsın..
Özkan Gülkaynak ta çok iyi çekimler var paylaşıp duruyor..
Bir ulaşabilsen..Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
« Son Düzenleme: Kasım 28, 2018, 20:20:43 Gönderen: Serdar Çırak »
*

    G. Ö.

Ynt: Okluk'a son veda
« Yanıtla #57 : Kasım 28, 2018, 21:16:53 »
Serdar Korsan, her şeyi bir kenara bırakarak söylemeliyim ki, ömrüm oldukça istersem Değirmenbükü'ne  gidebileceğimi bilmek istiyorum. Okluk'ta,  '' Gezgin Korsan flamalı tekne acaba hangi G.Korsan'ın?'' demek istiyorum.  Durum bu yani.  Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

Bilgi için teşekkür ederim. Özkan Gülkaynak'ı arayacağım. Sanem Korsan'a da selamlarımı iletin lütfen.  Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
*

    E. A.

Ynt: Okluk'a son veda
« Yanıtla #58 : Kasım 29, 2018, 13:31:00 »


          Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
*

    G. Ö.

Ynt: Okluk'a son veda
« Yanıtla #59 : Kasım 30, 2018, 19:39:17 »
Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap



Gökova Hepimizin'den haber var.


''Son iki gündür,  Bodrum Kent Konseyi Başkanı Mustafa Demiröz (Aynı zamanda Bodrum Denizciler Derneği Başkanı) ile konsey üyesi ilgili arkadaşlar, Bodrum Deniz Ticaret Odası Başkanı Orhan Dinç ve Bodrum Ticaret Odası Başkanı Mahmut Serdar Kocadon’u ziyaret ettiler. Son olarak da, Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon ziyaret edildi. Her üçü ile de yapılan görüşme çok olumlu geçti.
 
Özetle; Başkan Orhan Dinç , zaten sürecin başından beri Okluk Koyu’nda 200 dönüm arazinin  kamulaştırılması ve akabinde koyun kapatılması ihtimaline karşın, çeşitli girişimlerde bulunduklarını ifade ettiler.

Dört başkan da, ortak bir deklarasyon metninde anlaşarak, Muğla genelinde ve mümkünse tüm belediye başkanlarının da katılımıyla (bütün STK'ların, ilgili kurum ve kuruluşların, basın görevlilerinin, sanatçıların, vatandaşların, kısacası ilgi duyan herkesin altına imzasını atabileceği bir metinle)   ve  diyalog yolunu kullanarak, Cumhurbaşkanlığı Danışmanları ve mümkün olması halinde Cumhurbaşkanı ile de görüşme yollarını zorlamak konusunda mutabık kaldılar.

Bu bağlamda çalışmalara hızla devam edilecek.   Gelişmelerden sürekli bilgi verilecektir. Bilginize.''