0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

*

    s.

Bursa Deniz Kenti Olarak Kurulmamıştır
« : Kasım 07, 2008, 02:31:23 »
Osmanlı imparatorluğu yöneticilerinin güzel Mudanya dururken başkenti dağın eteğindeki Bursaya kurmalarının suçu bizlerin ataları, korsanlar Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap . İmparatorluk Türk soyunun orta asya kökenli olduğunun bilincindeydi. Denizcilik gelişmemişti. Mudanyaya kurulacak bir başkent korsan saldırılarına karşı korunamayacaktı. Bu yüzden yer olarak Uludağ etekleri seçildi. Kent sırtını dağın eteklerine dayadı ve yüzünü denize döndü. Zamanla kent denize doğru büyüdü ve şimdi de Mudanya Bursanın mahallesi gibi olurken, Bursa da İstanbulun mahallesi oldu. Denizcilik gelişti. Korsan tehlikesi ortadan kalktı. Bugünkü korsanlar az bi rüzgarda bile İstanbuldan Bursaya yelken basmaktan korkar oldular. Özlerini rakıya biraya şaraba vurdular. Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap


*

    C. B.

Ynt: Bursa Deniz Kenti Olarak Kurulmamıştır
« Yanıtla #1 : Kasım 07, 2008, 11:46:10 »
Yahu Esatım korsan insanların üzerine gitmesene..
Senin bu provakasyonların yüzünden, gaza gelip, allah muhafaza havaya mavaya bakmadan denize çıkacak bizimkiler; heder olacaklar..
Çarşıyı dağıtmasana..Çoluk çocuk küçücük teknelerde .zor iş korsanım.. Verme gazı hataya zorlama korsanları..


*

    s.

Ynt: Bursa Deniz Kenti Olarak Kurulmamıştır
« Yanıtla #2 : Kasım 07, 2008, 12:29:24 »
Kaptan kendine ve teknesine güvenirse seyre çıkar. Bu arkadaşların çoğu deneyimli kaptanlardır. Bir kısmını tanıdım ve buna eminim. Tekneler ise olabilecek en iyi tekneler. Ben risk alınmasından yana değilim. Ama denizciliğin kolay iş olmadığını da bilirim. 28.10.2008 tarihinde Çamlimanına gidilip orada gecelenecek diye gökovadan kalkıp Ayna teknesinin misafiri olarak İstanbula gittim. Deniz frişka bile değildi. Ancak yolun yarısında yelken basabildik. Çamlimanına kimler geldi biliyormusun. Sadece Ayna ve İpek tekneleri. El insaf. Hem programı yapacaksın, hem de herkes kabullenmiş gibi yapıp sıcacık evinde lök gibi oturacak. Hadi korsanlık işin şakası diyelim. Gezginliği niçin katlediyorsun be kardeşim. Bu duruma bir çare bulmalıyız. Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
soruişaretiarızalıkorsan Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap


*

    A. S.

Ynt: Bursa Deniz Kenti Olarak Kurulmamıştır
« Yanıtla #3 : Kasım 07, 2008, 13:04:00 »
Esat Bey ;

Gezgin Korsan'ın kuruluş nedeni sizin kısmen de doğru görüşünüze göre '' gezmeyen ''
gezi tekneleri reislerinin sahipsizlikten veya ilgisizlikten veya salt can sıkıntısından
bir araya gelme, bir birlik oluşturma ve ne yapılabileceğine bakma gayretiydi...

Gayet açık söyleyeyim de olsun :
Yelken kulüplerimizin bazıları yatçılardan kurtuldukları için ; - bu hadise sanırım ben
orta okul hadi lise talebesiyken olmuş, hala buna şükredenler var oralarda, bazıları
yatçı deyince ( abartarak söyliyeyim haydi ) bir FARR 40 alıp bununla sosis rotada
kozunu paylaşacaklar dışında kimseyi önemli saymadıklarından, bazısı '' gelin, burası
sizin eviniz olsun ! '' deyip sonra 6 ay içinde gezginleri kapı dışarı ettiklerinden, Ataköy
Marina dışında hiç bir marinanın mensupları ve dışardan yatçılar için bir '' Yat Kulubü ''
kurmayı düşünmediklerinden ve belki bir kaç yıl çok aktif olan DSTİ, Denizciler Sivil
Toplum İnisiyatifinin etkinliklerinin duraklamasından ötürü oluşan boşlukta bir birliktelik
arayışıydı.
O dönemde kimi yelken guruplarında bir de gereksiz ve akılsız bir '' yarışçılıktan gelme ''
( herhalde parayı bulunca ....demek de istiyorlardı ) '' sonradan olma '' yatçı-yelkenci
tartışması alevlenip, bir iki yat yarışında da göz göre bu '' dışarlıklılar''a haksızlık yapılınca
Gezgin Korsan doğuverdi...
Kendi yarışmamızı yaparız, birlikte gezeriz, birarada kimi dertlerimizi çözeriz diye....

Gezgin sözü de isme yukarıda anlattığım kimi hadiselere belki bir gönderme yapmak
üzere ; hem bizlerin, hem teknelerimizin , hem ekip ve dostlarımızın '' tarzını ve meşrebini''
göstermek üzere konuldu.

Gezginsen ; '' niye gezmiyorsun be birader ? '' sorunuz haklıdır da ; GeKa sonuçta jandarma
müfrezesi de değil. Gezilecek ! diye haftada, ayda her neyse x- defa tekneleri art arda dizip
eğitime çıkma gibi bir zorunluluğu yok.

Soru haklı da olsa, biçiminin de yapıcı olduğunu pek düşünmüyorum.

Ortada tatmin etmeyen bir sonuç, vasat bir durum varsa, o zaman '' niye  gezmiyorsun be
birader ? '' sorusu yerine veya hiç olmazsa onun yanında ; '' Hımm, bu pek netice vermedi,
bir şeyleri yanlış mı yapıyoruz, eksik mi yapıyoruz veya ne yaparsak insanları heyecana
getirir denize dökeriz ? '' diye sormak doğru olur.

Yoksa çekelim kuyruğunu gitsin...
N'olacak ? Güzel ülkem sathı mealinde başalyıp bitirilmemiş onyüzbinmilyon proje, etkinlik,
inisiyatif var, bu da + 1. olur ; haydi lafımı da Engin Ardıç'ın sık kullandığı bir cümleyle
bitireyim ; GeKa'nın etkinliğini yitirmesinin de ne mala, ne davara hiç bir zararı olmaz .

Denizciliğimiz ve yelkenciliğimiz nereye gidiyor veya gitmiyor ise, yine oraya varır...
Lakin siz yine de birilerini uyandirmak veya sarsmayı düşünüyorsanız, bunu olumlu
yaklaşarak yapın derim, hem faydası daha fazladır, hem de kendi sinirleriniz de yıpranmaz.

Sevgilerimle,
Ali


*

    C. G.

Ynt: Bursa Deniz Kenti Olarak Kurulmamıştır
« Yanıtla #4 : Kasım 07, 2008, 13:15:02 »
İyi bir reisin görevi teknesini, yolcularını ve hammulesini en uygun ve emniyetli şartlarda bir yerden bir yere götürmesidir. Seyir sırasında yakalanan fırtınadan da en emniyetli şartlarda teknesini, yolcusunu ve hammulesini esenliğe kavuşturan reis iyi denizcidir.
Hiçbir iyi reis göz göre göre teknesini ve içindekileri en ufak bir maceraya sürüklemez ve işin başında risk almaz.
"Kendisine ve teknesine güvenmek" konusu ancak apansız yakalanan fırtınalarda gündeme gelen bir sigorta konusudur Esat Korsanım.

*

    A. E.

Ynt: Bursa Deniz Kenti Olarak Kurulmamıştır
« Yanıtla #5 : Kasım 07, 2008, 13:18:12 »
Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
Esat Bey ;

Gezgin Korsan'ın kuruluş nedeni sizin kısmen de doğru görüşünüze göre '' gezmeyen ''
.
.
.
[sildim]
.
.
.
Lakin siz yine de birilerini uyandirmak veya sarsmayı düşünüyorsanız, bunu olumlu
yaklaşarak yapın derim, hem faydası daha fazladır, hem de kendi sinirleriniz de yıpranmaz.

Sevgilerimle,
Ali
imzayi nereye atiyoduk Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
*

    s.

Ynt: Bursa Deniz Kenti Olarak Kurulmamıştır
« Yanıtla #6 : Kasım 07, 2008, 14:28:13 »
Konu Bursadan nereye geldi. Hepinize hak veriyorum. Ama durumu da görüyorsunuz işte. Bir eksiklik var organizasyonda. Bunu çözmemiz gerekir. Bu konudaki önerim şudur:
Bir gezi kurulu, komitesi her neyse o kurulur gönüllü gekolardan. Yıllık gezi programı yapılır bu komite tarafından. Komitenin görevi rakısından rüzgarına kadar geziyi detaylandırmak olur. Ayrıca gezi tarihi yaklaştıkça gekolara tekrar hatırlatılır. Her geko kendi karar verir katılıp katılmayacağına. Bu, yılın her haftasonu için bir gezi demektir. Ayrıca yaz ayları için de 2 haftalık güney gezileri, aylık ege akdeniz gezileri programlanır. Bu programlara iki tekne katılsa dahi bu bir hareketliliktir. Tabii bunun dışında şimdi olduğu gibi spontane programlar da yapılır bu komiteye gelen öneriler doğrultusunda. Programlı olur herşey. Önümüzde uzunca bir kurban bayramı tatili var örneğin. Hiçbir programımız yok. Ufacık gurupların bile internette kurban bayramı gezilerini görüyorum, ankaralı yelkencilere kadar millet programlar yapmış. Bizim ne eksiğimiz var organizasyonsuzluktan başka. Halbuki organize bir gurubuz. Haydin aslanlar. Bu işi beceririz. Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap   
*

    T. N.

Ynt: Bursa Deniz Kenti Olarak Kurulmamıştır
« Yanıtla #7 : Kasım 07, 2008, 14:48:59 »
Esat,
Fikirlerini şimdi biraz daha iyi ifade etmişsin.
*

    Ö. E.

Ynt: Bursa Deniz Kenti Olarak Kurulmamıştır
« Yanıtla #8 : Kasım 07, 2008, 14:58:35 »
GEZGİN KORSAN MANİFESTOSU'NDAN ALINTIDIR:

"Sanal alem dışında üyelerimizi ve yeni katılacakları da içine alacak denizde ve karada başka organizasyonlar da yapılacaktır. Yapılacak faaliyetlerin hepsinin önceden programlanmış, ilan edilmiş, belirli kurallara bağlanmış olması gerekmez. Örneğin gün içinde gruba atılacak:

-Bugün saat dörtte denize çıkıyorum, gelen var mı?

şeklinde kısa bir mesaj belki bir kaç teknenin birlikte denize çıkmasını sağlayacaktır. Katkılarınız kadar sorularınız da önemlidir. Sorulacak bir soru kişiye özel gibi gözükse de verilecek cevaplar genellikle diğer deniz severlerin  de o konuda bilgi sahibi olmasına yardımcı olacaktır"


Programlanmış olmaya ve programlara bağlı kalmaya karşıyım. Bunu yapan kulüpler, dernekler zaten var. Bu grup içinde yer alan insanlar zaten mümkün olan her zamanda denize çıkmayı tercih eden kişilerdir. Ayrıca tercih etmeyebilir de, etmek zorunda da değildir.

İlan edilmiş bir programa, katılacağını bildirip katılmamak, ayrı bir problemdir gibi geliyor bana ve muhtemeldir ki iletişimsizlik v.s. gibi farklı nedenleri vardır.

GeKo'ların "yarış kuralları ve yıllık ilan edilen programları" gibi yapılardan uzak gönüllü ve doğaçlama birlikteliklerle sağlam bir grup olarak yaşamaya devam ettiğini düşünüyorum.

İsteyen istediği her hangi bir programı ilan edebilir, bunun  için komiteye falan ihtiyaç yoktur. Gezgin Korsan'ın da bence özü bu dur!

Başa dönecek olursak: Programlanmış olmaya ve programlara bağlı kalmaya karşıyım!
*

    C. G.

Ynt: Bursa Deniz Kenti Olarak Kurulmamıştır
« Yanıtla #9 : Kasım 07, 2008, 15:07:33 »
Oluşturulması önerilen "gezi organizasyon komitesi" tarafından oluşturulacak 3 aylık - 6 aylık - yıllık programlar kanımca sadece vakit kaybı olacaktır. Aali' nin dediği gibi burası jandarma değil ki.Gezileceeeek.Gez! Birim ismimiz zaten Gezgin ve Korsan. Toplu da gezeriz tek tek de. Ama birlikte olmayı eğlenmeyi, gülmeyi, içmeyi, deneyimlerimizi paylaşmayı, dayanışmayı seviyoruz.

Özgür'ün yazdıklarına katılıyorum.

İsteyen istediği zaman, istediği rotada bir gezi önerebilir. Tamamen doğaçlama. Programsız ve ön kabulsüz. Uygun olan tekneler isterlerse katılırlar.
*

    m.

Ynt: Bursa Deniz Kenti Olarak Kurulmamıştır
« Yanıtla #10 : Kasım 07, 2008, 15:14:28 »
Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap


"Sanal alem dışında üyelerimizi ve yeni katılacakları da içine alacak denizde ve karada başka organizasyonlar da yapılacaktır. Yapılacak faaliyetlerin hepsinin önceden programlanmış, ilan edilmiş, belirli kurallara bağlanmış olması gerekmez. Örneğin gün içinde gruba atılacak:

-Bugün saat dörtte denize çıkıyorum, gelen var mı?

şeklinde kısa bir mesaj belki bir kaç teknenin birlikte denize çıkmasını sağlayacaktır. Katkılarınız kadar sorularınız da önemlidir. Sorulacak bir soru kişiye özel gibi gözükse de verilecek cevaplar genellikle diğer deniz severlerin  de o konuda bilgi sahibi olmasına yardımcı olacaktır"


Programlanmış olmaya ve programlara bağlı kalmaya karşıyım. Bunu yapan kulüpler, dernekler zaten var. Bu grup içinde yer alan insanlar zaten mümkün olan her zamanda denize çıkmayı tercih eden kişilerdir. Ayrıca tercih etmeyebilir de, etmek zorunda da değildir.


Başa dönecek olursak: Programlanmış olmaya ve programlara bağlı kalmaya karşıyım!

Ruh budur ve özgürlüğü simgelemektedir..  
Bir eksikliği gidermekte ve denizciliğin öze dönüş misyonunu üstlenmiş bir hareket olma özelliği niteliği taşımakatadır.
Ben bunun için burdayım Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

Gezgin Korsan hareketinin her geçen gün geliştiğini görüyorum. Bilmem kaç senede gelişen bir kaç yelken kulübü yanında büyük başarı sağlamıştır..

Aynen devam...  Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

*

    A. S.

Ynt: Bursa Deniz Kenti Olarak Kurulmamıştır
« Yanıtla #11 : Kasım 07, 2008, 15:48:41 »
Ben her iki görüşe de katılıyorum...
Eskiden ( zaten mutfakta olduğumuz için ) DSTİ rallilerinin tarihlerini ; AMYC'ün
rallilerini çok önceden bilir, iznimizi, ailemizi, teknenin eksiklerini , beraber gitmek
istediğimiz arkadaşların programlarını.....vs vs önceden yapar ve değil bir öğleden
sonra 2-3 saat, 3-4 günlük programlara bile rahatça uyardık.

Şimdi bu tarz gezilerde genel bir azalma var.
Ralliler filan neredeyse unutuldu.

Bu ister gezi, ister başka bir etkinlik olsun, ( diyelim 29 Ekim kutlaması, diyelim
Figaro teknelerinin karşılanması, diyelim geçmişte olduğu gibi Mürefteye bağ
bozumuna gidilmesi...) önceden planlanır, duyurulur ve tencerenin altı hep
yanar tutulursa hem katılım , hem de alınan tat yüksek oluyor.

Diğer taraftan spontan gelişen aktiviteler de gerekli ve hoş, üstelik düzenlenmesi
yük getirmiyor.
Ama hafta içi bir ton plan gelişiyor ister istemez, çocuklar için bir şey yapılması
gerekiyor, ya da o hafta sonu teknenin bir eksiğini tamamlamayı düşünmüş, ona
göre hazırlanmışsınız...Son dakika programı duyulunca artık yapılmış organizasyonları
değiştirmek zor oluyor.

Hemen örnek vereyim ; iki hafta evveline kadar  furler'im arızalı ve genovam tamire
muhtaçtı...Bu işleri halledeceğim diye sallanıp durdum , arkadan motor filtrem ve
hortumlarım tıkandı...'' Yaparım yahu nasılsa bi ara...'' dedim, iki gün evveline kadar
sallandım. Halbuki Kasımın ilk haftası Falan etkinlik var diye bilsem, teknenin eksiğini
gediğini çoktan halledeceğim.
Ya da diyelim birden aklımıza çok iyi bir fikir geldi, yarın veya önümüzdeki Cumartesi
yapalım ! dedik. E, dün HakanZ  teknesinin içini kırdı, döktü...Böyle bir ( hayali )
etkinliği bir ay önceden bilse, belki tadilata bir hafta sonra başlardı ?

Bence sadece '' Heyyy, şunu yapıyoruz, uyan gelsin ! '' etkinlikleri bu gurubun
gelişmesi için yeterli değil.
Takvime bağlanmış etkinlikler de şart. Bunların geleneksel hale gelmesi de...

Ayrıca etkinlikleri çeşitlendirmek de lazım.
Sonuçta Sivride gece kalmalı barbekü, Burgazda öğleden sonra demlenmeleri,
Çamlimanında brunch belki 60 yıldır her denizci jenerasyonun yaptığı etkinlikler,
bunu marinadaki teknelerin % 90'ı zaten kendi başına da yapıyor.

İşi biraz daha renklendirmek lazım...
Bunun için de oturup biraz düşünmemiz, proje üretmemiz gerekli.
Sanıyorum daha önce gayet basit bir LOA rating formulü ile  her teknenin
her tekneyle yarışabileceği basit ve kolay match race türü yarışma önerisi
yaptım 2-3 defa. Hiç bir yankı bulmadı.
Bu veya benzeri bir çok şey üretilebilir.


*

    C. G.

Ynt: Bursa Deniz Kenti Olarak Kurulmamıştır
« Yanıtla #12 : Kasım 07, 2008, 15:55:54 »
Aali önerdiklerin ve argümanların akla yakın. Neden hep beraber bir araya gelip bir beyin fırtınası yapmıyoruz?
Mesela hafta sonu bu konuyu Tuzla'da tartışalım.
*

    A. S.

Ynt: Bursa Deniz Kenti Olarak Kurulmamıştır
« Yanıtla #13 : Kasım 07, 2008, 16:04:25 »
Yaaa, elbette ne güzel olur...
İşte bu da kısa vadeli projelerin sıkıntısına bir örnek.
Tuzla Mercan'a yelken basmak çok hoş olacaktı. Lakin
yelkeni yaptık, yakıt filtre ve hortumlarını temizledik, ama
havalar iyiken aradan çıksın diye tekneyi boyacıya verdik.

Şimdi arayıp duruyorum çocukcağızı ki ; Cumartesi, Pazar
teknede çalışacak mı, çalışmayacak mı ?

O yüzden de Tuzlaya varım ! diye sana cevap veremiyorum.
Bir taraftan da Matay'ı kandırmaya uğraşıyorum, ben tekneyi
çıkaramazsam Sarıyazla gelelim diye...

Ama tabii en kötü ihtimalle karadan oradayım ; evime bu kadar
yakın organizasyon yapılmışken kaçırmam...
*

    C. B.

Ynt: Bursa Deniz Kenti Olarak Kurulmamıştır
« Yanıtla #14 : Kasım 07, 2008, 16:07:47 »
Bence sadece '' Heyyy, şunu yapıyoruz, uyan gelsin ! '' etkinlikleri bu gurubun
gelişmesi için yeterli değil.
Takvime bağlanmış etkinlikler de şart. Bunların geleneksel hale gelmesi de...




Yukarda alıntıladığım bölüm başta olmak üzere Ali San Korsanın yazısını imzalıyorum..Sonuçta yanlız aynı mahallede oturanlar yok topluluğumuzda..Bence biraz daha geniş ve büyük düşünmeliyiz..Aslında sakın şu yaptıklarımız  "Turkey cruising club" ı kuruyor olmasın ?
EMYR rallysi gibi yeni bişeyin doğum sancıları mıdır hissettiklerimiz...Thinkeceksek, Big big thinkelim..