Unutulmalı,
elbette denizcilik adına çıkan polemiklerde küslükler unutulmalı.
Zaten bu denizcilik adına çıkan kavgalar, tartışmalar kadar saçma sapan
bir şey olamaz.
Kim daha çok denizci, kim daha çok ''bir bilen'' . Rezalete bakın.
Herkesin bir yoğurt yiyişi, herkesin bir yaşam tarzı var diye düşünülmüyor.
Unutulmaz,
Eğer işin içinde bir ''kalleşlik'' varsa hayatta unutmam.
Koskoca camia içinde bugüne kadar karşıma 2 kalleş çıktı.
Biri, okyanus ötesinde bir ay teknemde yedi içti yattı kalktı gitti, aramızda
tek bir kötü sözcük geçmedi, aylarca muhabbetini kesmedi;
birden bire toplum içinde ben ve diğer denizciler aleyhinde dedikodu,
terbiyesizlik yaptı.
Ben buna kalleşlik derim.
Diğeri yine benimle hiçbir polemiği, tartışması olmadığı halde, üstelik
facebookta arkadaş görünürken, önceden konuşulmuş ve yol hikayeleri içine
tezgahlanmış bir saldırıyı, hemen aynı anda büyük puntolarla arkasındayım
diye ilan etti.
Aynen polis sabah 3 te ev basarken TRT nin 3 saat önce haber vermesi gibi...
Dangalak tartışmasının arkasında da yine bu kalleş vardı.
Şimdilerde ipliğimi pazara çıkaracakmış, önce teknemdeki dalış tüpünden
başlayacakmış (ne demekse), ne kadar zavallı olduğumu forumda
paylaşacakmış. (öyle yazmış epostasında)
Tezgaha bak sen …Tehdite bak sen...Belden aşağı muhabbeti …
Mal, ayan beyan ortada.
Ulen ne beni gördün , ne teknemde bulundun, ne sülalemi tanırsın...
Arkadaş dönecek hemde elinde ''bomba'' bir paketle...
Hakan abi, Umut abi bak beni dövecekler haberiniz olsun:)))
Tesadüfe bak;
Her iki kalleşte aynı memuriyetten emekli, her ikisi de paralı, her ikisi de havalı.
Yüzlerce kişi arasından karşıma çıka çıka bunlar mı çıkıyor.
Şansa bak sen...
Artık dönelim ''Benden Denizci olmaz'' yol hikayelerine.