0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

*

    A. E.

Ynt: Gülümseme Molası:)
« Yanıtla #30 : Ağustos 26, 2008, 13:32:55 »
ehuee 'kedi' derken Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap


*

    H. Z.

Ynt: Gülümseme Molası:)
« Yanıtla #31 : Ağustos 26, 2008, 18:05:58 »
Türklerin diyalog farki   


Amerikan: hey dostum burda bir problem mi var ?
Turk: noluyo lan burda ?

Amerikan: nasil gidiyor mike?
Turk: napiyon lan?

Amerikan: korkarim seni oldurecegim!
Turk: salavat getir p...venk!

Amerikan: oov dostum hic cool olmamissin.
Turk: bu ne lan gtüme benzemissin.

Amerikan: hey steve, neden kendine bir icki koymuyosun?
Turk: la suleyman, kap iki bira gel bakim hemen!

Amerikan: lanet olsun sana christine!
Turk: allah belani versin Nurcan!

Amerikan: Tanri askina Brad kes sesini artik!
Turk: Allahim sen bana sabir ver, sus lan Şerafettin yeter!

Amerikan: aman tanrim simdi napicaz?!?
Turk: ha str sctik?!?

Amerikan: help me please...
Turk: baksana lan!!!

Amerikan: ne derler bilirsin jack, hayat beklenmedik surprizlerle doludur...
Turk: valla oglum bir soz var hani, kaderde varsa
opulmek neye yarar üzülmek...

2 AMERIKALININ konusmasi;
Amerikan 1: dante'nin bu kitabini okudun mu micheal?
Amerikan 2: aaa evet, gercekten edebi degeri olan bir calisma.

Buna karsilik 2 TURKUN konusmasi;
Turk 1: abi da vinci sifresini okudum super!
Turk 2: lan birak! iyice entel dantel oldun ! Layt herif !!

Amerikan:: hey jerry gel pizza ye dostum...
Turk: sülo gel lan buraya mis gibi menemen yaptik...

Amerikan: FBI... bir kac soru sorabilir miyim?
Turk: polisim ben! nerdeydin lan dun esek herif?

Amerikan: (ses cikarmadan el i$aretiyle) sen oraya
sen buraya sessiz olun...
Turk:  Dagiliyoruz  haydaaaaaaaaa!!!
« Son Düzenleme: Ağustos 26, 2008, 20:22:01 Gönderen: Hakan Zorlu »


*

    s.

Ynt: Gülümseme Molası:)
« Yanıtla #32 : Ağustos 26, 2008, 18:50:51 »
Bir anaokulu ogretmeni siniftaki cocuklar resim yaparken, onlari

seyrediyordu. Her cocugun calismasina bakmak icin sinifta dolasiyordu.

Gayretli bir sekilde calisan kucuk bir kizin yaninda gittiginde, ona

ne cizdigini sordu.

Kiz yanitladi, "Tanriyi ciziyorum"

Ogretmen duraksadi ve sordu, "Ama hic kimse Tanrinin neye

benzedigini bilmiyor"

Kiz kafasini kaldirmadan yanitladi, "Birazdan ogrenecekler"

--------------



Bir gun kucuk bir kiz oturup annesinin mutfakta bulasiklari

yikamasini seyrediyordu. Aniden annesinin saclarinda beyazlar oldugunu

fark etti.

Annesine bakti ve merakla sordu, "Neden sacinda beyazlar var anne?"

Annesi yanitladi, "Her yanlis yaptiginda, beni kizdirdiginda, mutsuz

ettiginde, saclarimdan biri beyazlar"

Kucuk kiz bu cevap uzerinde bir sure dusundu ve sonra sordu, "Anne,

anneannemin tum saclari nasil bembeyaz oldu?"

--------------


Cocuklar ogle yemegi icin Katolik ilkokulunun kafeteryasinda siraya

girmislerdi. Masanin basinda buyuk bir elma yigini vardi, rahibe bir

not yazip elma tepsisinin uzerine asmisti:

"Sadece BIR tane alin. Tanri izliyor"

Sirada biraz daha ilerleyince, masanin diger ucunda buyuk bir

cukulatali corek yigini vardi.

Bir cocuk not yazmisti, "Istediginiz kadar alin. Tanri elmalari

gozluyor"


*

    M. Ç.

Ynt: Gülümseme Molası:)
« Yanıtla #33 : Ağustos 27, 2008, 15:12:12 »
yavrum seni leylekler getirdi" nin cyber versiyonu;
 
Çocuk: - 'Babacım yaa, ben nasıl oldum, çok merak ediyorum' diye ısrar edince...
Adam, 'Nasıl olsa bunu bu oğlana bir gün anlatmak durumunda kalacağım, iyisi mi şimdi izah edeyim,
hazır sormuşken, kurtulayım gitsin bu işten' diye düşünür, içinden...
-'Bak evladım, çok iyi dinle, zira bir daha anlatmayacağım:
- 'Annen ile  baban, bundan yedi sene evvel, bir 'cyber cafe'de karşılaştı.
'Bir-iki bakıştıktan sonra bu 'cyber cafe'nin müsait bir yerine geçtiler...
Baban 'memory stick' ile , 'USB' den bir bağlantı kurdu...
'Anacığın bu fırsatı iyi değerlendirerek 'memory stick' den bir kaç 'download' indirdi...
'Bu dangalak baban da, bir-iki 'upload' yükledi...
Ammaaa,' '.... heyecandan 'Firewall' kullanmayı unuttuğumuz aklımıza geldiğinde iş işten geçmişti...
Ondan sonra da , ne 'delete' edebildik, ne de 'cancel'...
-Sonuç olarak da, dokuz ay sonra ortaya felaket bir 'Virüs' çıktı....



*

    M. Ç.

Ynt: Gülümseme Molası:)
« Yanıtla #34 : Ağustos 28, 2008, 12:19:31 »
Kadının biri dolabından gelen gıcırtıyı kesmesi için eve marangozu çağırır marangoz bakar ama bir sorun bulamaz dolap gıcırdamıyordur ve sorar
-Abla bu dolabın bir şeyi yok ne yapayım?
Kadın:
-Normalde gıcırdamıyor zaten yoldan otobüs geçerken gıcırdıyor sen şimdi dolabın içine gir otobüs geçerken bakarsın. der
-Adamda tamam der başlar beklemeye.
Bir müdedt sonra kadının kocası eve gelir üzerini değiştirmek için dolabın kapağını açınca birde ne görsün içinde bir adam hemen sorar.
-Ne işin var senin benim dolabımda...
Adam:
-Abi nedesen haklısın şimdi sana otobüs bekliyorum desem inanmazsın

*

    M. Ç.

Ynt: Gülümseme Molası:)
« Yanıtla #35 : Ağustos 28, 2008, 23:06:34 »
Adam kızına Barbie almak ister ve bir oyuncakçıya girer.
- Vitrindeki Barbie bebek kaç para ? diye sorar.
Satıcı
- Hangisi beyim ? ve devam eder :
- Barbie spora gidiyor 20 usd
- Barbie alışverişte 20 usd
- Barbie diskoda 20 usd
- Barbie plajda 20 usd
- Barbie boşandı 265 usd
Adam şaşırır.
-Neden hepsi 20 de boşanmış olan 265 usd ?
Satıcı cevaplar :
- Çok basit boşanmış Barbie ile birlikte ; Ken’in evini, arabasını, mobilyalarını da alıyorsunuz
*

    M. Ç.

Ynt: Gülümseme Molası:)
« Yanıtla #36 : Ağustos 29, 2008, 11:24:34 »
Çayyaş
Sabahtan akşama kadar çay içen bağımlı kimse.
Türkler kahveden çok çayı severler.
Dekılte
Görgüsüz, kıro erkeğin ipek gömleğinin önünü derin açarak sergilediği kıllı ve altın kolyeli göğsü. Nedense bazı kadınlar erkekte kıllı göğsü seksi bulurlar.
Hiç çamaşırı
Varlığı ile yokluğu belli olmayan kadın iç çamaşırı.
Duşünür
Duş alırken gelen ilhamla ülke sorunları, hayatın anlamı veya benzer derin konulara kafa yoran ve özgün fikirler üreten entelektüel ve temiz kimse.
Cinekolog
'Kızım, senin içine cin girmiş' diyerek kadınların oralarını buralarını elleyen, cinsel tacizde bulunan hoca, üfürükçü,
Kankamatik
Yolsuz kaldığınızda borç para aldığınız yakın arkadaş.
Efemdi
Davranışları ve sözleri kadınsı olacak kadar nazik, yumuşak ve ince erkek.
İçerdöver
Her akşam bir yerde içip, eve zil zurna sarhoş gelip karısını, çocuğunu döven hayırsız koca, kötü baba, zayıf karakter.
Sinirbaz
Nasıl olduğunu anlayamadığınız ve çözemediğiniz bir şekilde, sizi her defasında sinirlendirebilen özel kimse.
Hafızapping
Bir şeyi hatırlamaya çalışırken hafızanızda attığınız hızlı tur.
Lafıza kaybı
Söyleyeceğiniz sözü unutmanız.
Keldiven
Saçı olmayan erkeklerin, kafalarını soğuk hava, yağmur gibi dış etkilerden korumak için kullandıkları şapka, peruk gibi gereçler.
Markalemun
Saç şeklini ve rengini üzerindeki marka giysiye göre değiştiren, dış görünüşüne aşırı önem veren boş ve sığ insan.
Jeloğlan
Saçlarına bir kutu jöle sürmeden asla insan içine çıkmayan, görünüşüne fazlasıyla düşkün genç erkek. Derler ki uzun süreli jel kullananlar sonunda 'jeltoş' olurlarmış.
Tö be or not tö be…
Uzun yıllar yasadışı faaliyetlerle uğraşan kulağı kesik şahsın hapisten çıktıktan sonra, aynı pis işlere bulaşmakla sakin ve namuslu bir hayat yaşamak arasında yapması gereken zor seçim.
Keşportacı
Sokağa tezgâh açmış uyuşturucu satıcısı.
Shopşal
Büyük alışveriş merkezlerine gidip saatlerce aylak aylak dolaşan, mağazaların önünde dakikalarca dikilip boş boş vitrine, içerideki bayan görevlilere bakan işsiz, güçsüz ve alık kimse.
Şenformasyon
İyi, müjdeli haber.
Tükürükçe
Konuşurken ağızlarından çok fazla tükürük saçan kişilerin ana lisanı.
Zırvana
Aptallığın en aşmış noktası. Zırvanın zirvesi ve nirvanası. Salaklığın ulaşılabilecek en üst seviyesi.
Tembesil
Çok zeki olmamasının dezavantajını çok çalışarak kapatacağına, bütün gün yan gelip yatan tembel ve akılsız öğrenci, kimse.
Tıntınager
13-19 yaşlarında boş ve cahil genç.
Keneffüs
Ders aralarında verilen ihtiyaç molası.
Notlakçı
Üniversitede derslere girmeyen, sınavlara başkalarının notlarından fotokopi çekerek hazırlanan beleşçi ve hayta öğrenci.
Kampusırık
İş hayatından korktuğu için bütün eğitimi boyunca kampüsün içinde saklanan, bu nedenle de şirketleri ve iş ortamını tanıma fırsatını kaçıran üniversite öğrencisi.
*

    F. S.

Ynt: Gülümseme Molası:)
« Yanıtla #37 : Ağustos 29, 2008, 12:58:52 »
Karadenizli bir arkadaş işi dolayısıyla sanayi sitesine gider.
işini yapan usta onun karadenizli olduğunu anlayınça takılmak için
sizin memleketliler çok saf oluyorlar.

Adam:
Biraz kızgın olarak nereden çırardın bunu diye sorar.

Usta:
Bizim çayçı Temel li çafğırayım da gör.

Diafona basar. Temeel bize 2 çay kap gel der.

Biraz sonra Temel askıda iki çayla gelir. Buyrun beyler çaylar der.

Usta : (adama göz kırparak)

Temel sana bir teklifim var

Temel :
Buyur abi

Usta:
Sag çebimde 10 lira var sol çebimde 100 lira var hangisini istersin?

Temel: (biraz düşündükten sonra)
Sagdaki 10 lirayı ver der.

Usta sag çebinden 10 lira çıkarıp Temele verir ve Temel gider.
Usta sırıtarak adama bakar ve çayını yudumlar.

Adam çarçabuk ustayla olan işini halledip çay ocağına gider ve Temele sorar.
Ula hemşerumm niye 100 lirayı  almadun ustadan , ''nebiçim karadenizlisun'' sen diye çıkışır.

Temel :
Du bi hemşerum. Bu usta ayda enaz 10 defa bana bu soruyu soriu bende 2 yıldır hep aynı çevapı verirum .
100 lira desem birdaha sorarmu daa.!! Sürümden kazaniyruk
*

    M. Ç.

Ynt: Gülümseme Molası:)
« Yanıtla #38 : Ağustos 30, 2008, 09:12:46 »
Türk Havayolları İstanbul-Viyana seferini yapan uçakta inişe doğru Pilot anons eder:
"Sayın yolcularımız 25 dakika sonra Viyana havalimanına iniş yapacağız, hava parçalı-bulutlu 15 dereceee .........AMAN ALLAHIM............." Ve anons o anda kesilir.
Bütün yolcular panik halindedir. Ortalık çalkalanır. Bir kaç dakika sonra ki bu yolcular için sanki yıllar kadar uzun sürmüştür;
Pilot: "Sayın yolcularımız, kusura bakmayın sizleri korkuttum ama Hostes yalnışlıkla üstüme bir fincan sıcak kahve döktü, canim çok yandı, Pantolonun ön kısmını bir görseniz!
" Arka sıralarda oturan bir yolcu bağırarak: "O da bir şey mi, sen bizim Pantolonlarımızın arka kısmını bir görsen!


*

    M. Ç.

Ynt: Gülümseme Molası:)
« Yanıtla #39 : Ağustos 31, 2008, 17:43:25 »
Taksi ışıkta durmuş, adamda kapıyı açıp içeri binmesi ile kapıyı kapatmış, araba hareket etmiş.. "10 saniye gecikseniz hareket etme zorunda kalacaktım. Harika bir zamanlama!" demis şoför.. "Tıpkı Bill gibi!"
"Kim?"
"Bill Smith.. O her şeyi mükemmel yapan biridir..!"
"Poh!" demis adam, "Herkesin yapamadığı bir şeyler vardır..!"
"Bill için bu kural geçerli değildir!" demis şoför.. "Muhteşem bir sporcudur.. Teniste üstüne yoktur, Pavarotti gibi şarkı söyleyebilir,
Broadway starları gibi dans edebilir!"
"Bill gerçekten acayip biriymiş!" demis adam..
"Oh! evet!" diye devam etmiş şoför,"Bill' in müthiş bir hafızası vardır,
herkesin yaş gününü hatırlar, şarap konusunda bir numaradır, ne hangi çatalla yenir, bilir.. Her şeyi tamir edebilir.. Benim gibi beceriksiz değildir.. Ben bir sigorta değiştirsem mahalle kararır.."
"Bu Bill'i çok iyi tanıyorsun" demis müşteri..
"Yooo" demis, şoför.. "Hayatımda hiç görmedim!"
"Peki, nasıl bu kadar çok şey biliyorsun hakkında?"
"Sorma!" demis şoför, "Onun eski karısıyla evliyim!.."

*

    D. H.

Ynt: Gülümseme Molası:)
« Yanıtla #40 : Eylül 02, 2008, 10:45:19 »
Aşağıdaki arkadaşı Gezgin Korsan adayı olarak öneriyorum, ne dersiniz?  Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
*

    C. G.

Ynt: Gülümseme Molası:)
« Yanıtla #41 : Eylül 02, 2008, 11:03:14 »
Hemen kabul edelim. Bundan iyi GK olur mu?
Adam ekmeeeni yemiş, rakısını içmiş.....Yatmış. Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
*

    A. E.

Ynt: Gülümseme Molası:)
« Yanıtla #42 : Eylül 02, 2008, 12:23:54 »
Bence biraz dusunelim. Baksana yarim kadeh rakiyla yerlere serilmis. Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
*

    M. Ç.

Ynt: Gülümseme Molası:)
« Yanıtla #43 : Eylül 03, 2008, 05:42:47 »
Akıllı İmamın  tavsiyesi
Bir kişinin anısı..
Geçtiğimiz Gece teravih namazını kılmak için camiye gittim.
Erkekler alt bölümde, kadınlar ise perdeyle ayrılmış üst bölmede hep birlikte namaza durduk. kadınlar her defasında secdeye 3-4 saniye geç vardıklarından, üstten gelen ses ile bizim hareketlerimiz arasında bir uyumsuzluk baş gösterdi. Bu keyfe keder "senkronizasyon sorunu" mahalle imamımızın, akıllara ziyan bir şekilde duruma müdahale ederek üst kata seslenmesi ile son buldu:

"Bayanlar! Geç kalmayın, erkeklerle yatıp, erkeklerle kalkın!"

*

    M. Ç.

Ynt: Gülümseme Molası:)
« Yanıtla #44 : Eylül 06, 2008, 10:58:04 »
Avukat hırsızlıkla suçlanan müvekkilini yaratıcı bir savunma ile hapisten kurtarmak istemektedir. Avukat Yargıca hitaben;
- "Müvekkilim, arabanın camından içeri sadece kolunu sokup çantayı almıştır. Müvekkilimin kolu, muvekkilimin bizzat kendisi değildir. Sadece bir kol tarafından işlenen bir suç için niye bütün bir kişiyi cezalandırıyorsunuz." der...
Yargıç , gülümseyerek;
- "Peki o zaman aynı mantıkla gidiyorum ve müvekkilinizin kolunu 1 yıl hapse mahküm ediyorum. Müvekkiliniz isterse ona eşlik edebilir." der...
Müvekkil gülümser. Avukatın yardımıyla müvekkilin takma kolunu çıkartırlar ve dönüp giderler...