0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

*

    M. Ç.

Ynt: Gülümseme Molası:)
« Yanıtla #15 : Mayıs 31, 2008, 07:51:24 »
İclal korsan gizlice Sivri'ye gidip hazırlık yapmaya başlamış, olay yerinden görüntüler...

Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap


*

    M. Ç.

Ynt: Gülümseme Molası:)
« Yanıtla #16 : Mayıs 31, 2008, 13:15:14 »
Fadime doğum yapar...
Temel merakta...
Sonunda odaya girer...
Bebeğe bakaaar, bakaaar...
Temel: "Fadimeee... Ha bu uşak, kime benziyii?"

Fadime : "Sen tanimazsun...


*

    M. Ç.

Ynt: Gülümseme Molası:)
« Yanıtla #17 : Haziran 02, 2008, 15:44:12 »
İclal korsana çözüm önerisi  Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap


*

    M. Ç.

Ynt: Gülümseme Molası:)
« Yanıtla #18 : Haziran 04, 2008, 13:02:25 »
Temelin 4 oğlu var, akşam evde TV seyrediyorlar.
Temel susamış, büyük oğlu İdrise :
-Oğlum bir bardak su getirir misin?´ demiş.
İdrisin umurunda olmayınca, Temel bir küçüğüne rica etmiş ama yine ses yok. Üçüncü oğluna da isteğini iletmiş, yine ses seda yok.
Bunun üzerine en küçüğü Cemal, babası Temele bağlılığını göstermiş:
-´Baba, bunlardan sana hayır yok. Kalk git suyunu iç, bir bardak da bana getir!´


*

    M. Ç.

Ynt: Gülümseme Molası:)
« Yanıtla #19 : Haziran 11, 2008, 14:48:17 »
Bir denizci barında bir korsan gemisinin yaşlı kaptanıyla karşılaşmış denizci. Adamda bir bacak takma, bir el kanca, göz de bantlı. "Anlatsana hikayelerini," demiş denizci.

"Bacak," demiş korsan baba "bir deniz savaşında top güllesi geldi."
"El," demiş kaptan, "kılıçla dövüşürken koptu."

Denizci "Eee, gözünü nasıl kaybettin?" diye sormuş.

"Boşver," demiş kaptan. Denizci ısrar edince de "Martı sıçtı." demiş.

"Canım, martı bokuyla göz çıkar mı?" diye sorunca da denizci...

"Kancayı yeni takmıştık!"

*

    H. Z.

Ynt: Gülümseme Molası:)
« Yanıtla #20 : Haziran 12, 2008, 00:10:52 »
Tayfanın biri kaptanın yanına koşarak gelmiş. Ter içinde kalan tayfa:
-Kaptan 10 Osmanlı gemisi yaklaşıyor.
Kaptan:
-Git benim kırmızı gömleğimi getir.
Tayfa:
-Nie kaptan?
Kaptan:
-Eğer savaşırken yaralanıp vücudumdan kan akarsa askerimin morali bozulmasın..
Savaş devam ederken tayfa tekrar koşarak kaptanın yanına gelmiş. Telaşlı bir şekilde:
-Kaptan 30 Osmanlı gemisi daha geliyor.
Kaptan:
-Koş benim kahverengi pantolonomu getir!!
*

    M. Ç.

Ynt: Gülümseme Molası:)
« Yanıtla #21 : Haziran 30, 2008, 14:23:01 »
Mafya babası haraçlarını toplaması için yeni bir tetikçi bulur. Seçtiği adam sağır ve dilsizdir.
 Çünkü baba,  bu tetikçi yakalanırsa polise fazla bir şey Anlatması mümkün olamaz, diye düşünür. Baba, bir gün ödemelerin geciktiğini fark eder ve tetikçiyi odasına çağırır, bir de işaret dilini bilen tercüman buldurur.
Tercüman işaretle sorar:
"Para nerede?" Sağır dilsiz işaretle yanıt verir:
"Ne parası? Benim paradan meradan haberim yok. Neden bahsettiğinizi anlamıyorum."
Tercüman tercüme eder:
Neden bahsettiğinizi anlamıyormuş."
Baba 38'ligi koltuk altından çekip sağır dilsizin beynine dayar:
''Simdi sor bakalım, para nerede."
Tercüman işaretle sorar:
"Para nerede?" Sağır-dilsiz kan ter içinde işaretle yanıt verdi:
-"Şehir merkezindeki parkta, büyük heykelin olduğu kapıdan girince soldan 3. ağacın kovuğunda yüz bin dolar var."
"Ne söyledi?" der Baba.
Tercüman yanıtlar:
"Dedi ki, hala neden bahsettiğinizi anlamıyormuş, ayrıca o tetiği çekmek de biraz cesaret istermiş...


*

    D. H.

Ynt: Gülümseme Molası:)
« Yanıtla #22 : Temmuz 02, 2008, 10:53:52 »
Dünyanın en ünlü kalp doktoru De Bakey'in arabası bozulmuş, arabasını tamire götürmüş.  Tamirci arabasının kaputunu açmış ve De Bakey'e dönerek:

-'Size bir şey soracağım neredeyse ben ve siz ayni isleri yapıyoruz. Mesela ben simdi itina  ile kaputu açacağım bir bakışta problemin nerde olduğunu anlayacağım, kapakçıkları temizleyeceğim, gerekirse kabloları, motor yağını değiştireceğim, hatta çok gerekli ise motoru çıkarıp yerine yenisini takacağım!  Söylesenize nasıl oluyor da siz milyon dolarlar kazanıyorsunuz ama ben meteliğe kursun atıyorum?'

Bunun üzerine De Bakey tamircinin kulağına eğilmiş ve şöyle demiş:

-'BUNLARIN HEPSiNi MOTOR ÇALISIYORKEN YAPMAYI DENESENİZE!'
*

    Ö. Y.

Ynt: Gülümseme Molası:)
« Yanıtla #23 : Ağustos 10, 2008, 15:30:54 »
Yakışıklı bir Amerikalı çiftçi kasabaya inmiş.

Bir kova, bir çekiç, iki tavuk ve bir de horoz satın almış.

Çiftçinin bütün bunları taşımakta zorlandığını gören dükkan sahibi ona akıl vermiş:
- Çekici kovanın içine koy, kovayı bir elinde taşı. Tavukları koltuk altlarına sok ve horozu da öbür elinde taşı..!
 
Çiftçi, adamın dediğini yapmış ve kamyonetine doğru yürümeye başlamış.

Yakışıklı çiftçinin yolunu bir kadın kesip:
- Affedersiniz, acaba Çılgın Boğa Çiftliği'ne nasıl gidebilirim?
 
Çiftçi:
- Şansınız var, benim çiftliğim Çılgın Boğa'ya çok yakın. Atlayın kamyonete sizi götüreyim...!
 
Kadın:
- Peki ama, sizin beni şimdi bir duvara yaslayıp, bana tecavüz etmeyeceğinizi nereden bileyim ?
 
Çiftçi:
- Hanımefendi insaf, bir elimde içinde çekiç olan kova, koltuklarımın altında birer tavuk, öteki elimde bir horoz varken, ben sizi nasıl duvara yaslayıp tecavüz edebilirim ? ..

Kadın:
- Çok basit..! Horozu yere koy, üstüne kovayı geçir, çekici de kovanın üstüne koy ki horoz kaçamasın...! Ben de tavukları tutarım..."

  Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
*

    D. H.

Ynt: Gülümseme Molası:)
« Yanıtla #24 : Ağustos 11, 2008, 14:16:11 »
Hani diyorum kayıklarınızda yenilecek başka metal aksam, vs. var ise belki lazım olur diyerekten:

Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

 Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
« Son Düzenleme: Ağustos 15, 2008, 09:50:14 Gönderen: Dilek Hepgüler »
*

    H. Z.

Ynt: Gülümseme Molası:)
« Yanıtla #25 : Ağustos 14, 2008, 13:42:06 »
Alkol alimina bagli bozukluklar, nedenleri ve cozumleri:

Belirti: Ayaginiz islak ve soguk.
Sebep: Kadeh yanlis aciyla tutuluyor.
Cozum: Kadehin agizini yukariya gelinceye kadar cevirin.

Belirti: Onunuzdeki duvarda avizeler var.
Sebep: Zeminde yatiyorsunuz.
Cozum: Vucudunuzu zemine 90° aci yapacak sekilde konumlandirin.

Belirti: Zemin bulanik gorunuyor.
Sebep: Bos bir kadehe bakiyorsunuz.
Cozum: Hemen kadehi sevdiginiz bir icecekle doldurun.

Belirti: Zemin hareket ediyor.
Sebep: Surukleniyorsunuz.
Cozum: En azindan sizi nereye goturduklerini sorun.

Belirti: Oda sallaniyor, herkes beyaz giyinmis ve muzik sanki tekrar
edip duruyor.
Sebep: Ambulanstasiniz.
Cozum: Hareket etmeyin. Uzmanlar geregini yapar.

Belirti: Babaniz ve kardesleriniz yabanci gibi bakiyor.
Sebep: Yanlis evdesiniz.
Cozum: Evinizin yolunu sorun.

$erefe
*

    C. E.

Ynt: Gülümseme Molası:)
« Yanıtla #26 : Ağustos 22, 2008, 16:46:06 »
Merak edilen 40 yaş geyiği aşağıda , HakanZ katkılarıyla.

CANER İkieliylevededesteksizresim ekleyemeyenKOrsan

Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
*

    M. Ç.

Ynt: Gülümseme Molası:)
« Yanıtla #27 : Ağustos 25, 2008, 19:49:05 »
Şehrin birinde yaşayan çok güzel bir kız varmış. Şehirdeki bütün delikanlılar onun kalbini çalabilmek ve onunla evlenebilmek için caba sarfederlermis ama o her defasında ayni cevabı verir
'hayır, benim hayallerimde yaşayan bir delikanlı var. Ben onu bekliyorum' dermiş.
 Aradan zaman geçmiş, bu kız evinin penceresinden bakarken yoldan geçen bir delikanlıyı görmüş ve evet demis; iste bu benim beklediğim, hayal ettiğim insan. Koşarak inmiş merdivenleri delikanlının yanına gitmiş, hafifçe sırtına dokunmuş ve
 'bakar mısınız' demiş.
 delikanlı dönmüş ve hafif bir gülümsemeyle
'buyur teyze bir şeymi istediniz?'
*

    A. E.

Ynt: Gülümseme Molası:)
« Yanıtla #28 : Ağustos 26, 2008, 08:29:49 »
Bir ozdeyisi cagristirdi bu fikra Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
Beyaz atli prensi bulucam diye cok kasma, seyise ragzi ol. Yoksa ata kalirsin Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
*

    D. H.

Ynt: Gülümseme Molası:)
« Yanıtla #29 : Ağustos 26, 2008, 10:33:31 »
Bilim adamları üç fare üstünde üç ülkenin içkilerinin etkisini test ediyorlarmış. Fransız içkisini içen fare ölmüş, sıra İngiliz içkisindeymiş onu içen fare de ölmüş ve sıra Türk içkisine gelmiş, fareye içirmişler fare biraz sallandıktan sonra “getirin len kediyi” demiş...

 Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap