Arkadaşlar,
Daha önceleri Single Handed Sailing (Tek el yelkencilik) isimli kitabın özet çevirisinde bazı bölümlerde bu kitaba değinmiştim. Şimdi elime almışken sizlerle de paylaşmak isterim zira Türkçe'si ne yazık ki yok.
Telif hakları sebebiyle Ö Z E T çeviridir. Heavy Weather Sailing- Adlard Coles derlemesiyle Peter Bruce editörlüğünde 6. Baskısı çıkmış bir kitap. 6. Baskısı Ellen MacArthur Ön sözü ile çıkmış.
Close to the wind ( Rüzgara yakın) kitabının yazarı Pete Goss '' Eğer seyahatinizde hiç bir kitap almadıysanız bunu alın'' diye belirtmiş ve bunu kitabın kapağına taşımışlar.
Size bu gün Ellen MacArthur'un ön sözünün çevirisi ile bölüme başlıyorum.. Sadece bu önsözü tam çevireceğim, çünkü bu önsöz durumu yeterinden fazla anlatıyor.Ellen MacArthur başlangıcı:'' Benim Dünya turu rekorum esnasında, özellikle 2005 Ocak Güney Okyanusu kısmı korkunçtu. Çok derin bir depresyonun üzerime geleceğini biliyorduk ve rüzgar 80 knot'larda arkamdan gelmekteydi,yani içindesiniz demektir ve büyük ihtimal ile sağ kalmanız imkansızdır. Rüzgarın önünde kalmanız gerekir, bu denli zorlu şartlarda ve yüksek hızda gitmek zorunda olmanın stresi inanılmazdır. Bir şeyi kırdığınızda 6 saat içinde çok büyük bir belanın içindesiniz demektir.
Buz dağlarını tecrübe ettim, soluganları, güverteye vuran dolu fırtınalarını ve çok uzun dalgaları tecrübe ettim.. Vadiden aşağıya bakmak gibidir. Üç gün ve üç gece rüzgar fazlasıyla sertti ve teknemi kaybedebilirdim,tıpkı bir hızlı trende kontrolü kaybederek gitmek gibiydi. 10 dakikalık kısa uykular uyuyarak sadece ayakta kalmaya çalışıyordum.
Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız.
Üye Ol veya Giriş YapHele ki 100 feet'lik bir direğe tırmanmak, ki tamirler nedeniyle 2 kez tırmanmak zorunda kaldım; tıpkı depremde telgraf direğinde olmak gibiydi. Siyah ve mavi tarafından dayak yiyorsunuz. En büyük risk düşmek değil, direkten kayıp kolunuzu ya da bacağınızı kırmak..
.... ama kimse beni bunu yapmaya zorlamadı o halde neden yaptım ?
Evet, kendimi zorladığım (meydan okuduğum ) durumların içinde kaldım, ama bir sebep vardı ki; Daha fazlası için geriye gitmek zorundaydım.. Güney Okyanus'u gezegende ki en zorlu ve en ıssız yerlerden biriydi. Ancak rüzgar, yağmur ve dağ gibi denizler büyük bir güzellik ile de geliyorlardı ve doğanın en saf haliyle, çok sert şartların içinde olmama rağmen benzersiz bir deneyimdi.. Buna şahitlik etmek bir ayrıcalıktı..
Okyanuslar beklenmedik ve bağışlamaz yerler olabiliyor, aynı zamnda da heyecanın tam da yeri.. Potensiyel olarak tek başına Dünya turu tehlikeli bir meydan okumadır, ama aynı zamanda bizler teknemizde alınabilecek en iyi güvenlik önlemlerini alır ve en kötüye hazırlanırız. Riskin farkında olmak son derece önemlidir ve en basitiyle bulunacağınız çevreyi anlamanız gerekir. Sonuçta alacağımız riskler hesaplanır: Ben önümdeki hava şartlarını analiz edecek hava durumu analistleriyle çalıştım, teknede ki her safhayı çalıştım. Her şeyi kavradığınızı bilmek, öğrenebileceğiniz her şeyi öğrendiğini bilmek, yola çıkmadan önce akılsal olarak da sizi hazırlayan koşullardır, ama aynı zamanda elinizden gelecek olasılıklara hazırlandığınzı bilmek- Güvertenizde patlayacak hava koşulları gibi..
Siz orada bir yerdeyken bir şey kırılır, bozulur ise onarabilecek tek kişi sizsiniz. Dolayısıyla teknenizi içinden dışan bilmek zorundasınız.
Ellen MacArthur
Burada özellikle Ellen'ın bir başka baskıya verdiği ön sözden bir alıntı yapmak isterim:
''Ağır hava koşulu sadece rüzgarın hızı değildir. Bazen bulunduğunuz yerde 25 knot rüzgarda öyle deniz şartları vardır ki ağır hava seyirlerini uygulamak zorunda kalırsınız. Bu nedenle hava şartını mutlaka bulunduğunuz deniz koşulları ile değerlendirin''
Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız.
Üye Ol veya Giriş YapYukarıda ki video 2005'de Falmouth'a limana döndüğünde çekilmiş.. Hava şartları ve deniz zorlu ama göreceksiniz yüzlerce denizci tekneleriyle denizde... Biz geçen 30 Ağustos Zafer Bayramında azıcık yağmur yağdı, çoğumuz çıkmadık.. Dolmabahçe de sadece 3 tekneydik.. Kültür maalesef marinada yayılarak oluşmuyor... Denizcilik başka bir durum.. Evet Damme Ellen MacArthur İngiltere'de de 1 tane.. 15 kişi yok buna benzer.. Biz de ise hiç yok ve olmayacak da.. Bunun birincil sebebi hala çocukları dibimizde yetiştirmek istememiz.. İkincisi de aşırı emniyetçi oluşumuz. Macera biz de 10. sırada.. malum çocuk büyür, işe girer, ev alır..Önce daima hayatını garanti etmesi öğütlenir.. Her neyse..
Kitabın ilk bölümü olan ''Uzman Önerisi'' kısmına yarında itibaren geçeceğim. Çeviri zaman alan bir iş..ara veridiğimde zaten yorumlar olacaktır... değerli bilgiler için şimdiden teşekkür ederim.
Sevgi ve Saygılarımla,
Dilek Ergül