0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

*

    A. Ç.

Ynt: Lufer
« Yanıtla #15 : Ekim 31, 2019, 17:48:59 »
Gırgırcılara küçük balık tutmalarını zamanında açmıştım. Cevap: Biz tutmayalım da Ruslar mı tutsun olmuştu.


*

    N. D.

Ynt: Lufer
« Yanıtla #16 : Ekim 31, 2019, 18:11:11 »
Youtube de bir ekip var "Balık Avlak Yerleri" ismiyle onlarca videoları var bu arkadaşlar Egeli İzmir civarından , kova kova kofana tutup  İstanbullulara nispet veriyorlar " koca kofanaya Cinekop deyip"  Tabi istanbula nispet düşüyorsa bizim çatlamamız lazım Çinekoptan büyüğünü göremiyoruz . Ben küçük balık yakalanmasına kızarım tuttuğumu denize atarım ama İzmirlileri kıskandım doğrusu  , bu yıl balığa pek çıkamadım çıksaydım bu İzmirli arkadaşlar yüzünden denize çinekop atmaya elim pek varmayacaktı !


*

    O. E.

Ynt: Lufer
« Yanıtla #17 : Ekim 31, 2019, 19:26:20 »
Biz İstanbulluyuz
Bizim için

Balık LÜFER
Ne çok olurdu çocukluğumuzda, Gençliğimizde ....
Ucuzdu Yemekten bıkardık
Yaaa yine mi Balık denirdi ....
Kıymetini bilememişiz anlaşılan
Bir çok şey gibi....



« Son Düzenleme: Ekim 31, 2019, 19:27:35 Gönderen: Oktay Eryılmaz »


*

    E. A.

Ynt: Lufer
« Yanıtla #18 : Kasım 01, 2019, 13:28:27 »
Benim cıktıgım teknenin ağlarının gözü büyüktü.Hatta bir sürü cevirdik belki 40-50 balık var ağın içinde.Topladık ki 10-15 kalmıs.Kaptan balık ince o yuzden aglardan cıktı dedi.Keske tüm balıkcılar buna dikkat etse.


*

    T. D.

Ynt: Lufer
« Yanıtla #19 : Kasım 02, 2019, 10:53:47 »
Lüfer dünyanın birçok yerinde vardır ama ticari değeri yok ve avlanmıyor. Litaratürde " boğaz lüferi " dünyanın en lezzetli balığı olarak geçer.
Karadenizde doğarlar daha kendisi yavru iken ilarya,karides peşine düşen canavar ruhlu bir avcıdır. Küçüklerine yaprak ( defne ) denir sonra sırası ile çinekop,kaba,çinekop,koruk,lüfer,kaba lüfer,kofana denir. Kofanaya bazen akya densede farklı bir türdür ve akyadan çok daha lezetlidir.
Ben istanbul boğazındaki mevsimsel avlak yerlerini iyi bilirdim. İyi bilirdim diyorum zira şimdilerde pek kalmadı. Nedenmi ? Kısaca açıklayalım.
Mesela Beykoz koyu: paşabahçe cam fabrikasının bacasından açığa doğru 50-70 metre gelindiğinde ( 12-14 kulaç )  müthiş gece balığı olurdu. Sandallar küpeşte küpeşteye gelirdi.
Çğnkü bu bölgede bol miktarda izmarit,tekir,zargana bulunurdu.  Koydaki akıntı zayıf olduğundan Lüferler gece hem dinlenir hemde avlanırdı. Gırgır tekneleri dip ağı uygulaması ile malesef avlak ( resif ) bölgesini talan etti. Şimdi kaya balığı bile kalmadı. Sonuç olarak Lüferde yok. Bakın Norve
ç uskumrusunun fiyatı ve av miktarı değişmiyor çünkü adamlarda kurallar ve bilinç var. Sürdürülebilir balıkçılık nedir iyi biliyorlar.
Geçen sene sahil güvenlik'i aradım ve beykoz koyundaki gırgırları şikayet ettim. Komutana boğazlardaki avlanma yasağını hatırlattım. Cevap şöyle : evet bu yasğı biliyoruz ancak ek bir madde vaf dediler. Bu madde ( boğazlarda eğitim amaçlı ağ atılabilir maddesi imiş )
Tilkiyi kümese padişah yapmışızda haberimiz yok.

*

    A. Ç.

Ynt: Lufer
« Yanıtla #20 : Kasım 02, 2019, 11:16:22 »
Lüfer Karadeniz'de ve Boğaz'da lezzetlidir, Marmara'nın balığı da iyidir, Ege'ye indiğinde yağsız kuru bir balık olmaya başlar. Aşırı tuz ve sıcaklık balıklara iyi gelmiyor, bu nedenle Akdeniz için çöl yakıştırması yanlış değildir. Lüfere eskiden boğazda ve adalara kadar olan bölgede lüksle çıkardık, sonradan çok azaldı, artık çıkmaya değmiyor. 
*

    Ç. Ş.

Ynt: Lufer
« Yanıtla #21 : Kasım 02, 2019, 12:28:24 »
Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
Lüfer Karadeniz'de ve Boğaz'da lezzetlidir, Marmara'nın balığı da iyidir, Ege'ye indiğinde yağsız kuru bir balık olmaya başlar. Aşırı tuz ve sıcaklık balıklara iyi gelmiyor, bu nedenle Akdeniz için çöl yakıştırması yanlış değildir. Lüfere eskiden boğazda ve adalara kadar olan bölgede lüksle çıkardık, sonradan çok azaldı, artık çıkmaya değmiyor.

Lüksle mi yazık hayvanlara yaa Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
*

    i. t.

Ynt: Lufer
« Yanıtla #22 : Kasım 02, 2019, 19:57:15 »
istanbul cocuguyuz.cocuklugumuz buyuk adada gecti buldugumz  her firsata baliga cikardik.marmaranin istavriti ve luferi boldu.hatirlarimda  o zamanlar luferler suruyle kiyiya vururdu  oltaya sadece ekmek takarlardi ve atilan her olta hop aninda luferle geri donerdi.bizde arkadaslarla sandal,la istavrite cikardik.  balik bol olunca ihtiyaci olani alir gerisini  semtekilere dagitirlardi abiler.balik boldu.simdi okuduklarimdan anliyorumki her seyi tuketigimiz gibi denizide kurutma noktasina gelmisiz.insan benciligi ve egosu sahip oldugumuz degerleri  bir bir yok olmasina sebep oluyor.nereye kadar?
« Son Düzenleme: Kasım 02, 2019, 20:04:11 Gönderen: Ismail Tas »
*

    Ç. Ş.

Ynt: Lufer
« Yanıtla #23 : Kasım 02, 2019, 20:22:54 »
İnsanoğlu en geç; son balık tutulduğunda paranın yenmeyeceğini anlayacak.
*

    H. E.

Ynt: Lufer
« Yanıtla #24 : Kasım 03, 2019, 19:03:32 »
vatoz kalmadı Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
*

    Ç. Ş.

Ynt: Lufer
« Yanıtla #25 : Kasım 03, 2019, 19:30:14 »
Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
vatoz kalmadı Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

AVŞA adasında mevcut şimdilik, elimden geldiğince koruyorum.
*

    H. E.

Ynt: Lufer
« Yanıtla #26 : Kasım 03, 2019, 19:40:02 »
Lapin keza Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
*

    S. E.

Ynt: Lufer
« Yanıtla #27 : Kasım 04, 2019, 12:49:40 »
Bizler (tüketici - yiyiciler) sevdiğimiz balık kurallara uygun avlansın böylece soyu tükenmesin ve daha çok yiyelim istiyoruz. Balıkçılar ise kuralsız avlanmak ve daha çok ticari kar elde etmek istiyor. Hepimiz daha fazlasını isteme konusunda hemfikiriz. (Mutlaka, doğaya duyduğu saygıdan dolayı daha kontrollü avlanılsın diyenlerimiz var. Bizler derken genelimiz demek istiyorum)
*

    A. D.

Ynt: Lufer
« Yanıtla #28 : Kasım 04, 2019, 16:57:11 »
Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
istanbul cocuguyuz.cocuklugumuz buyuk adada gecti buldugumz  her firsata baliga cikardik.marmaranin istavriti ve luferi boldu.hatirlarimda  o zamanlar luferler suruyle kiyiya vururdu  oltaya sadece ekmek takarlardi ve atilan her olta hop aninda luferle geri donerdi.bizde arkadaslarla sandal,la istavrite cikardik.  balik bol olunca ihtiyaci olani alir gerisini  semtekilere dagitirlardi abiler.balik boldu.simdi okuduklarimdan anliyorumki her seyi tuketigimiz gibi denizide kurutma noktasina gelmisiz.insan benciligi ve egosu sahip oldugumuz degerleri  bir bir yok olmasina sebep oluyor.nereye kadar?
Aynen Marmara öyle bir mecraydı ki istediğin balığın yeri belliydi ne yemek istiyorsan gider tutardın. Biz haftasonları ailece 3-4 tekne yeşilyurt spor klübünün kayıkhanesinden tekneleri indirir Floryaya kumsala denize girmeye giderdik klüp yosunlu ve midyeli diye. Yolda adetle lüfer çekerdik. Kaç kişiyiz ona göre lüfer tutardık. Apartmana mı dağıtıcaz ona göre tutardık. Lüfer yemek istemiyor muyuz kanala çıkardık çapari ile istavrit tutardık sezonuna göre uskumru ve kolyos tutardık. Yeşilköy fenerin açığından döküntü vardı balık çorbası için abimler dalıp kikla vururlardı benim nefesim yetmezdi. Nişangahım da kötü duran ahtapotu vuramıyorum hala. Aynı yerden izmarit tutardık. Yeşilköy rönoparkın önündeki kayalıklarda ahtapot olurdu. Avcılar da levrek sinarit çıkardı. Florya açığındaki kumluktan Kuzu gibi kırlangıç çıkardı.  Bizim ailede canı balık yemek isteyen haftaiçi bile olsa iş çıkışı tekneyi indirir iki tur atıp balığı tutar gelirdi. Her ailenin teknesi vardı. Ya da annem abime derdi Anneanneni al Alperi al kuzenin Fatihi al ya bizim tekneyle ya da onların tekneyle çıkın kanalda istavrit tutun akşam hep beraber yemekteyiz derdi babalar işteyken. O zaman benim yaşım 8-9 abime 17-18 Balıkçıya sadece hava kötüyse ya da fener gibi milletin tanımadığı oltayla tutulaması zor ucuz balıkları satın almak için gidilirdi. 
*

    A. K.

Ynt: Lufer
« Yanıtla #29 : Kasım 04, 2019, 17:12:24 »
Ben cocukluğumda (bayağı sene önce) kalamış koyunda denize girerdik. Kalamış yelkenin oradan tahminen 40-50 cm capında lagım akardı ama sular pırılpırıldı . (hersey organik) Hasta falan olmazdık
Ozamanlar kalamışa vapur gelirdi ve İskelenin ucunda tatlı tabagı capında karagözler ve 50-60 cm boyunda zarganalar vardı.

Bir keresinde don lastiği bağlanmış makaraya bağlı mangal şişiyle kocaman kırlangıc vurmuştum.

Hangi sene hatırlamıyorum ama kepçeyle balık yakaladığımızı bilirim . Hatta o sene Fener açıklarında degauss'a dogru bir gemi batmış tum tekneler yardıma gitmişti.
 
Nerede o eski ramazanlar  Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap