0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

*

    İ. N.

Ynt: Minerva Günceleri
« Yanıtla #120 : Ağustos 28, 2013, 23:22:31 »
Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
Görmedim ama varlığına inanıyorum Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
bence doğru aday  Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
Gösterelim dedim ama hep bahane hep bahane...
*

    N. Ö.

Ynt: Minerva Günceleri
« Yanıtla #121 : Ağustos 28, 2013, 23:26:38 »
Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
Görmedim ama varlığına inanıyorum Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
bence doğru aday  Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
Gösterelim dedim ama hep bahane hep bahane...

evet, "sabah 5 te burda olabilir misin?" demiştin Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap


*

    İ. N.

Ynt: Minerva Günceleri
« Yanıtla #122 : Ağustos 28, 2013, 23:42:14 »
Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
evet, "sabah 5 te burda olabilir misin?" demiştin Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
Sen böyle söyleyince kulağa küfür etmişim gibi geliyor.
Dubalardan sakınma yollarını belledim. Artık gece de çıkabiliyorum ama rüzgar olmuyor.

*

    V. P.

Ynt: Minerva Günceleri
« Yanıtla #123 : Ağustos 29, 2013, 02:52:58 »
En severek okuduğum topic burası.....matrak  ama ciddi..
Suşi ve sucuk kardeşliği hafızalarımdan hiçbir zaman silinmeyecek....
*

    İ. N.

Ynt: Minerva Günceleri
« Yanıtla #124 : Eylül 02, 2013, 16:13:38 »
30 Ağustos
Perşembe akşamı Sivriada-Esenköy-Yalova filosuna katılmak üzere yola yanlız çıkacağım belli olmuştu. Heyecandan pek uyuyamadım genede saat 1000'de tıka basa dolu buzluğum ve tam şarj edilmiş telefonum ile kızımın tepesindeydim.  Defalarca windguruyu kontrol ettim. Kolayına ve kıvamında bir rüzgar gösteriyordu. Mendireğin dışındaki kuzucuklar ise kazın ayağının perdeli olduğuna işaret ediyorlardı. Kararsız kaldım... Kendime iş çıkartmaya koyuldum. Sandalla karaya dönüp su deposunu doldurdum, ırgatın yeni sigortasını kontrol ettim. Bozulan çakmak soketini kurcaladım (sadece kurcalamakla kaldım), benzin deposunu doldurdum. Ona buna telefon ettim. Rüzgarın oturmasını bekledim.
Saat 1130'da denizin çağrısı geldi...
Öyle havanın filan hafiflediği yoktu ama geri dönemeyeceğimi, çıkmam gerektiğini bir şekilde bildim.
Yekeyi iki esnek halatla ortaya sabitledim. Hafif yol verip hemen kestim, Minervayı akışa bırakıp, başa koşup tonozu attıktan sonra kıça koşup yekeyi kaptım. Rüzgar kafayı kayalara çevirmişti, bir tornistan yapıp tekrar yoluma girdim. Kazasız belasız çıktım.
Deniz harp okulu hizasına geldiğimde yekeyi Hamza'ya (otopilot) emanet edip, ne olur ne olmaz diye camadanlı olarak yelkeni bastım. Acil bir durum olur, kısa zamanda toparlayamam diye motoru suda bırakmayı tercih ettim. Minerva şırıl şırıl akmaya başladı. Hamza'da iyi iş çıkartıyordu. Kendisine 230 dereceye gitmesi talimatını verip, aystimi, dergimi alıp dinlenmeye çekildim.

Birinci saatte dergi okumanın midemi hafiften bulandırdığını farkettim, bıraktım. Gidip müziği açtım.

İkinci saatte ufukta iki yelkenli gördüm. Açıp forumu kontrol ettim. Rota olarak bizimkilerden kimse olamayacağına kanaat getirdim. Gerçi Turhan Akman Marmara adası filan diyordu ama espri yapıyordur herhalde diye düşündüm. Sonradan öğrendiğime göre Cengiz Abi'nin Kalamış Marina'dan arkadaşları imiş. O akşam istavritlerini yiyecekmişim de henüz haberim yokmuş.

Üçüncü saatte bangır bangır müzik dinleyerek dans ediyordum, sıkılınca hayal kurmaya başladım. Bir sürü bir şey kurdum, konumuzla ilgili olan aylardır uğramadığım marinama nasıl gireceğim idi.

Teknede beyaz bir plaj elbisesi vardı. Onu giyerim, saçlarımı açıp taç takarım. Anonsumu TRT3 spikeri tonlamasıyla yaparım, Merhaba Hasan, Merhaba Yüksel derim. Palamarlar beni ellerimden tutup The Sound of Music'de ki Julia Andrews vari bir hamleyle pontona aldıktan sonra Do-Re-Mi şarkısıyla tüm pontonları dansederek dolaşırız. Hasan muhtemelen pek dansedemez ama Yüksel'den daha iyi bir performans beklerim. Cengiz Abi pontonun kapısından Fred Astaire'in sokak lambasında yaptığı hareketi yaparak çıkar. Allah vere de çoraplarını giyememiş olsa, o hareket çorapla pek iyi durmaz. Falan filan işte (aysti'den başka bir şey içmiş değilim).

Dördüncü saatte Deveboynu burnu açıklarında haklarında daha önce uyarıldığım kaba dalgalarla karşılaştım. Deniz iyice sertleşmeye başlamıştı ve ben sabrımın sonlarına gelmek üzereydim. Rotayı Yalova Marinaya çevirip çevirmemekte kararsız kaldım. Turhan Nazikcan’ı arayıp Esenköy’de yer problemi olup olmadığını sordum. Bağlarız seni korkma gel cevabını alınca Esenköy rotasına devam ettim. Sivri bişey açıklarında Turhan Abi’den telefon geldiğinde Esenköy’e 5 milim, marinaya giriş hayallerimden ise sadece bir an önce sıcak kahve ve duşa ulaşmak kalmıştı. Program değişti, Yalovaya gidiyoruz dedi...

Eh mecburen kırdım dümeni 10+ millik Yalovaya ve Orsa’ya...

Dalgalı arkadaşlar Yalova kıyıları... Üzerine bir de yağmur serpiştirmeye başladı. Gittim içeriden yağmurluk aldım. Güneş gözlüğü saçlarıma dolanmış, yolmak suretiyle çıkarttım. Uzun eşofman altı giydim, havuzluğa yuvarlanmak suretiyle geri döndüm. Yekeyi Hamza’dan devir aldım. Yarım saat sonra ufukta 3 direk gözüktü ve bana güven verdi. Teknede olmasa bile denizde yanlız olmadığımı biliyordum. Telsizle anons edip Turhan Abi’den onların olduğunu konfirme ettim.

Yalovaya 5 mil kala bir broş yedim. Cenovayı kapatmaya çalıştım ama gene halat kaçırdı namussuz, kapanmadı. Motoru çalıştırdım, Hamzayı rüzgarı tam kafadan alacak şekilde ayarlayıp hafif yol verdim. Cenovayı burunda elle kapatacağımdan ve iki elime de ihtiyaç duyacağımı bildiğimden, ne olur ne olmaz tekneyi yatırmasın diye önce ana yelkeni kapattım. Buruna gidip cenova ile boğuşmaya başladım. Kollarımda güç kalmamış bir de üzerine tırnak kırdım! Minerva kafayı dalgalara vurdukça da sırılsıklam oluyorum. Yarısına gelmiştim ki furling halatı cem kilide sıkıştı... ^^

Furlinginde, cenovanında soy ağacını yüksek sesle sayarak havuzluğa geri döndüm kilidi açtım. Tabi sardığım kısım tekrar açılmıştı. Rüzgar tanrılarına azıcık mola vermeleri için yalvararak cenovayı sarmaya koyuldum. Hamza olmasa içine düşeceğim sıkıntıların kat sayısı tüylerimi ürpertti. O an Hamza’ya karşı duygularım olduğunu farkettim...

Neyse sonunda cenovayı sardım, Marinanın ağzına geldim. Palamar anonsu yaparken sesim TRT3 spikeri gibi değil, çizgi filmlerde kuyruğuna basılmış kedi gibi çıkıyordu. Palamar Hasan’a kurtar beni bu hayattan demiş olabilirim. Sonuçta ilk defa, üstelik tek başıma 7 saatlik bir seyir yaptım. Söylediklerimden ve yaptıklarımdan sorumlu tutulamam.

Bağlandım, sıcacık duşumu aldım. Cengiz Abi’ye yaptığım ziyaretle kahve hayalinin yerini bira gerçeği aldı. Cengiz Abi’nin eşi Bengül ile de nihayet tanışabildik. Turhan Nazikcan’ı ziyarete gittik. 2 biradan sonra saat 22 gibi tekneme gidip bayıldım. Saat kaçtı bilemiyorum Cengiz Abi’nin sesiyle uyandım. Aslında uyandım demek çok doğru değil. Cengiz abinin seslenişini duyacak bilinç düzeyine geldim.  Bir süre ölü taklidi yaptım. Sonra önemli birşey olmasa Cengiz Abi gelmezdi mantığını kurabilme kapasitesine ulaşıp tekneden çıktım. Meğer çantamı unutmuşum. Adamcağız onu getirmiş...


31 Ağustos
Sabah 0830’da kalkıp bir duş daha aldım (Yalova Setur’un duşları çok tazyikli, masaj yaptırmış gibi bir etkisi oluyor).  Brian D pontonunda bir tekneyi temizliyordu. Minderlerin kılıflarını sökmüş yıkamış filan. Teknede genelde beğenen Ekim’e kadar gelir zihniyetinde olduğumdan annem gelmediği sürece öyle pek bir temizlik filan yapmam. Gerçi o zaman da niye yapıyorsam... Ya şurayı temizlememişsin ya da teknede yapıyorsunda evde niye yapmıyorsun diye her halükarda bir şekilde azar işitirim. Üniversitede öğrenciyken Aksarayda bir mahallede oturmuştum. Sabah bir balkonda çamaşır asıldığında, salgın gibi yayılır, akşamüstü bütün evlerin balkonlarında çamaşır asılı olurdu. Biz de kabukları içerisinde sigara söndürdüğümüz karpuzlarımızı yerken bu rekabetçi ortama bakıp dalga geçerdik.

Brian’ın yıkadığı minderlerin kokusu burnuma gelince Aksaraylı teyzeler gibi benim de canım çekti gittim tüm minderlerin kılıflarını söktüm, yıkadım. Üzerine 2 aydır tatlı su görmeyen kızımı da bıcı bıcı yaptım. Deniz suyu ile yıkayıp, tatlı suyla duruladığım bulaşıkların hepsini bol suyla baştan yıkadım. Su tankını doldurdum.

Brian geldi, köpeğin mamasını unutmuş. Kohl’e et suyuna pilav yaptım. Brian’a peynir ekmek bişeyler ikram ettim. İade-i jest olarak Pazar günü bozuk furlingimi tamir edeceğine söz verdi. Furling’e bakmaya gittik, döndüğümüzde üşenip bağlamadığım pasarella yerinde yoktu. Suya düşmüş... İçeri girip mayomu giydim ki pontonda Necip Korsan belirdi. Çok özlemişim ama paserellayı kurtarana kadar kavuşamayacağımız belliydi. Haz’a geri döndü.

Akşamüstü nihayet Nilüfer Korsan’ın endamını görme şerefine nail oldum. Haz’da oturduk. Suşi sardık. Belgesi taktimimdir:

Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

Sardık dediğim ben bir tane sarıp Nilüfere gösterdim, geri kalanını ona kastırdıktan sonra minderlerimi takmak üzere tekneme yollandım. Necip Bulut’un üretime olan katkısını da fotoğraftaki yüz ifadesinden tahmin edebilirsiniz. İlerleyen saatlerde Cengiz ve Kadir Korsanlar da aramıza katıldılar.

1 Eylül
Sonraya kalsın...

*

    B. S.

Ynt: Minerva Günceleri
« Yanıtla #125 : Eylül 02, 2013, 16:28:49 »
"Sonuçta ilk defa, üstelik tek başıma 7 saatlik bir seyir yaptım "  Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap  Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

İlke yazdıklarını biraz daha uzun tut lütfen:) hemen bitiyor.. Solo sailing konusunada katkılarını bekliyorum:)

Keyifle okudum, teşekkürler..   
*

    İ. N.

Ynt: Minerva Günceleri
« Yanıtla #126 : Eylül 02, 2013, 16:33:52 »
Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
Solo sailing konusunada katkılarını bekliyorum:)

Yahu Dilek, sen ve Nezih varken ne katkısında bulunacağım? Dalga geçtiler zaten marinada sanki okyanus aştın diye...


*

    R. E.

Ynt: Minerva Günceleri
« Yanıtla #127 : Eylül 02, 2013, 16:46:32 »
Yahu Dilek, sen ve Nezih varken ne katkısında bulunacağım? Dalga geçtiler zaten marinada sanki okyanus aştın diye...
[/quote]

Olur mu ? solo sailing&sushi uzmanı olmak kolay mı ?
*

    M. İ.

Ynt: Minerva Günceleri
« Yanıtla #128 : Eylül 02, 2013, 16:51:04 »
Anlatım zaten bomba da, kendi adıma cesaretinin de tebrik edilesi olduğunu belirteyim. (kendi adıma diyorum çünkü büyük çoğunluk "ne var yahu tek başına çıkmakta" diyecektir.) Ben hala tek başımayken türlü bahaneler uydurup halatları bırakamıyorum..Hele bir de 7 saat gidiş, muhtemelen daha fazlası  dönüş..Zamanla alışılabilecek birşey de değil sanıyorum, böyle başladı böyle gidecek gibi..Kahrolsun bağzı tırsak bünyeler Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
*

    B. S.

Ynt: Minerva Günceleri
« Yanıtla #129 : Eylül 02, 2013, 17:00:27 »
Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
Solo sailing konusunada katkılarını bekliyorum:)

Yahu Dilek, sen ve Nezih varken ne katkısında bulunacağım? Dalga geçtiler zaten marinada sanki okyanus aştın diye...

Çok fazla katkın olacağına eminim.. Ben Sivri turu yapsam CapeHorn geçiyorum sanıyorum Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

*

    M. D.

Ynt: Minerva Günceleri
« Yanıtla #130 : Eylül 02, 2013, 17:03:51 »
Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
.....

Teknede beyaz bir plaj elbisesi vardı. Onu giyerim, saçlarımı açıp taç takarım. Anonsumu TRT3 spikeri tonlamasıyla yaparım, Merhaba Hasan, Merhaba Yüksel derim. Palamarlar beni ellerimden tutup The Sound of Music'de ki Julia Andrews vari bir hamleyle pontona aldıktan sonra Do-Re-Mi şarkısıyla tüm pontonları dansederek dolaşırız. Hasan muhtemelen pek dansedemez ama Yüksel'den daha iyi bir performans beklerim. Cengiz Abi pontonun kapısından Fred Astaire'in sokak lambasında yaptığı hareketi yaparak çıkar. Allah vere de çoraplarını giyememiş olsa, o hareket çorapla pek iyi durmaz. Falan filan işte (aysti'den başka bir şey içmiş değilim).

....

Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
Resmen koptum burada... aysti'den başka bier şey içmediğine emin misin Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
« Son Düzenleme: Eylül 02, 2013, 17:04:35 Gönderen: Mikail Dağlar »
*

    M. B. A.

Ynt: Minerva Günceleri
« Yanıtla #131 : Eylül 02, 2013, 17:13:35 »
Aysti kısmı inandırıcı değil pek ama olabilir de...  Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
*

    N. Ö.

Ynt: Minerva Günceleri
« Yanıtla #132 : Eylül 02, 2013, 18:50:15 »
otopilotu Hamza ile nikahına davet etti beni, sabahtı ve sadece kahve içmekteydik, o kadar söyliyim Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
*

    C. B.

Ynt: Minerva Günceleri
« Yanıtla #133 : Eylül 02, 2013, 18:53:31 »
Çıhck!!
Bu İlke kişisi ya gerçek değil ya da bağyan  değil..
Ben haklıyım..
Hem fotoğrafta sadece Necip le Nilüfer var. Adı var kendisi nerde?
Ben bu şeye inanmıyorum kardeşim..7 saat kız başına olmaz öyle şey bilader..
*

    H. D.

Ynt: Minerva Günceleri
« Yanıtla #134 : Eylül 02, 2013, 21:39:00 »
Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
Çıhck!!
Bu İlke kişisi ya gerçek değil ya da bağyan  değil..
Ben haklıyım..
Hem fotoğrafta sadece Necip le Nilüfer var. Adı var kendisi nerde?
Ben bu şeye inanmıyorum kardeşim..7 saat kız başına olmaz öyle şey bilader..

Benda benda inanmiyrem