0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

*

    K. B.

KİRALIK TEKNE İLE BODRUM-GÖKOVA-BODRUM
« : Temmuz 15, 2018, 00:46:57 »

     Hanımın isteği üzerine geçen seneki gibi erken rezervasyonla Bodrum da bir tatil köyüne rezervasyon yaptırınca bu sene de yelkene çıkmak ,bacanağım Tanver ağabeyin istemesine rağmen hayal olmuştu.Bacanağım geçen senede tekne kiralamış,tek başlarına çıkacakları için biraz çekinmiş son günlerde bizleride davet etmiş ama benim aile işleri yüzünden vaktim o tarihlerde uymadığından katılamamıştım.Ehh napalım bende sonbahar ,kış ve ilkbahar aylarında olan gezgin korsan,heyamola toplantılarında Trilye ve Yalova da ,hoş yelkene çıkmasak bile teknelerde oturarak da olsa hasret gidermiş oluyordum.
Tanver abi de planını yapmış haziran sonu Türkiyeye tatile gelecek kızı ve damadı ile birlikte çıkarım deyip tekneyi kiralamış,ama Yeğen Yasemin ve Ümit’in o tarihlerde İsviçre ve Almanya dan arkadaşları gelecekleri için onlarda katılamayacakları belli olmuş.Bu yüzden bacanak tekrar bizi davet etti,geçen sene yalnız çıkıp tecrübe kazanmasına rağmen zorlandığını hep alargada kaldığını bir çok yerde kıyıdan koltuk alamadığını söylemişti.Bu olay seçimden önce olduğu için 2. turu düşünüp kiralama tarihini 30 haziran-6 temmuz olarak ayarlamış.Eşim Özden yine istekli değil ama ben ve ablası Dilek biraz zorlayınca oda kabullendi.Sonuçta gidiyoruz.

28 haziran Perşembe 2018 :
 Gecesi Bodrumdayız.Tanver ağabeylerin yalıkavaktaki tüm körfezi gören  evinde Yeğen Yasemin ve eşi Ümit de katılınca hasret gideriyoruz..Gece yarılarına kadar yemek,sohbet,likit güzel geçiyor.

29 haziran Cuma :
 Hanımlar yaptığım listeyle alışverişe biz ise Tanver abiyle önce plajda biralama sonrası havuz keyfi.Akşam üstüde son alışveriş ve likitler için metroya gidiş.
Akşam yemeğini ortakentte halledip ,Yasemin ve Ümit’in 6 hafta için kiraladıkları yine Yalıkavaktaki evlerine ziyarete gidiyoruz.2 Alman misafirleri bu sabah gelmişler.,yorgunlar.1 saat oturup kalkıyoruz.Sonrasında her zamanki gibi Palmarin ziyareti,Palmarin yine insan dolu.Pontonların yarısı boş gibi duruyor.Kalanların çoğuda büyük boy motoryatlar zaten.Yelkencilerin buraya bu yüksek meblaları vermesi zaten zor.

30 Haziran cumartesi:
 Kiralanan tekne son hafta limanda kaldığı için 11.00 dan sonra tekneyi alabileceğimiz söylenmiş.Tekne Turgut reis D-marin G pontonunda.Hemen pontonun yanındaki park yerine yanaşıyoruz.Eşya taşımak kolay olacak.Bu arada Dragut sailing firma sahibi Üzeyir bey ve yardımcısı Hasan bey geliyorlar.Eşyaları ve yiyecekleri yerleştirip boş valizleri arabaya koyduktan sonra ki bir hayli vakit aldı yerleşmek; tekne hakkında brifing alıyoruz.Tekne gerçekten çok güzel.

Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

. 2016 Model Benetteau Oceans 41.1, boy 12,5   mt.,en,4,22 mt.,draft 1,95 mt.,motor 40 hp yanmar sdrive, 2x240 lt.su,200 lt. yakıt, 4x 120 amp .Aküler, çift tuvalet,2x40 lt. atık tankı.,3 kamara,tüm yelkenler sarma,çift dümen,tüm elektronikler tek ekranda çift dümen konsolunda marka B&G.Havuzluk bu boy için çok geniş,malum yeni sistem,bir de kasara üzerindeki kuşak tekneyi çok hoş gösteriyor.Brifing de çok şey anlatılıp gösterildiği için çoğunun yeri unutuluyor,bunu iletince isteğiniz zaman arayabilirsiniz diyor Hasan bey.Tekne kiralayınca bu zorluk yaşanıyor hep,yıllar içinde farklı boylar,farklı marka ve modeller kullanınca karşıyor haliyle.Bu bugüne kadar kullanacağım en büyük yelkenli tekne olacak.Yıllar inde Algomar 31,benetteau 35, 2 sene üs üste kiraladığımız Jenneau 36 dan sonra Benetteau 41.1.Büyük teknelerin liman harici kullanım kolaylığı ve seyir güvenilirliği gerçekten çok hoş.Sonuçta firmayla vedalaşıp palamar eşliğinde D  marinden ayrılıyoruz.Yarım adanın güney ucuna gidene kadar hafif bir lodosla kıyıya yakın etrafı seyrede seyrede gidiyoruz.Burnu dönünce rüzgar hafif olmasına karşın tam arma açıyoruz yelkenleri,apazla başladık ilk yelken seyrine hafif havada bile 5 knot gidiyoruz.

Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

2 hafta önce planlama yaparken Tanver abi Bodrum kale önünde alargada  kalmamızı istemişti,niyetİ öyleydi ama hava lodos öğleden sonra artacak belli,gecede kalmaz ise kale önü tehlikeli sayılır.Akyarlar,karaincirde deniz molası verildi,biralar içildi.Hava üstüne koymaya başladı 15 knotlara oturdu lodosdan,tam yelken havası.Karaincirden çıkıp Bodrum önlerine doğru tam arma yelken yapıyoruz,işte keyif bu .

Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

Buraya gelme sebebim zaten yelken yapmak, ne gezip görmek,ne de tekne turu.Müthiş zevk alıyorum.Belli aralıklarla dümenci değişimi yapıyoruz,hanımlar da hiç şikayetçi değil,bazen içeri girip fazla bile kalıyorlar.Teknenin yatışından etkilenen yok.Bu güzel işte, 2-3 gün sonra sağlam kuzeyli rüzgarlar başlıyor,amacımız onların dayanabileceği kadar 25 knotlarda da yelken yapmak.Kale önüne gelince bu gece orada kalınmayacağını anlıyoruz.Aslında 15 knot ta alargada kalınır,kalan bir yığın tekne de var ama daha tekneyi çapayı tanımıyoruz.Kavança atıp Gümbetin yanındaki akvaryum koyunun girişine kadar yelkene devam.Girişte yelkeni toplayıp küçük adanın önüne 10 mt. lere çapayı döşüyoruz.Kıyılarda yer kalmamış sonradan gelen bizim gibiler güvenli mesafe bırakıp alargadalar.Koy lodostan dolayı hafif esinti alıyor ama demir tarattıracak bir rüzgar yok.
Hemen flamalarımı çıkarıp üstte Gezgin korsan,altına heyamolahey  flamalarımı iskele gurcataya toka ediyorum bakalım bizden birileri denk gelecek mi.?


Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap


Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

Bu gece buradayız.Çabucak akşam üstü oldu bile, ne hikmetse tatilde saatler hızlı çalışıyor sanki  Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap. Teknede yemek yiyeceğimiz için öncelikle alınan mezeler ve etler tüketilecek.Rakı eşliğinde yenen meze ve ızgaralar dan sonra.gece faslı cin tonikle devam ediyor.İlk gün sabahta çok erken kalkıldığı için hepimiz uykuya esir düşerek kamaralarımıza çekiliyoruz.Saat henüz 23.00 olmasına rağmen.Gece birkaç kere yanımızdan geçen balıkçı yada botların verdiği sallantı haricinde,rüzgarda kalınca sıkıntısız geçti.

1 Temmuz Pazar.
Daha ilk sabah sorunla uyandık.Teknede elektrik yok.Motora basıyoruz çalışıyor.Sorun yaşam akülerinde .Hemen buzdolabını açıyorum ,hala soğuk demekki sabaha karşı yada sabah oldu.Brifing de Hasan bey paneli gösterirken ortadaki swich tutunca elinde kalmıştı,takılmayın zaten hiçbir şey bağlı değil demişti.Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap Sonra soldaki swichi gösterdi burada da temas sorunu var eğer enerji giderse çok hafif oynayın geri gelir demişti,hafif ileri geri oynattım bir şey yok.En sağdakine bakınca sorun ortaya çıktı.Swichler çok hassas dokunmaya gelmiyor.sağ swich off konumuna gelmiş nasıl geldiyse ,on yapınca enerji geri geldi.Oysa o kabinde kullanılmıyor.Kısa bir soruşturmada ortaya çıktı,Eşim sabah erken uyandığı için yandaki boş kabinin sonundaki bir şeyi almak için uzanmış o ara ayağı bir şeye çarpmış,en ufak harekette oynayan swich de kapanmış.Allahtan tekne de çocuk yok  Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
Enerji geri gelince bu seferde pompa periyodik çalışıp susmaya başladı.2-3 sn. çalışıp 2-3 sn. susuyor.Önce otomatik sintine sandım hemen kapakları açıp baktım çalışmıyor,sintine de kuru.Dışarıdaki duşa baktım onda da sorun yok,o ara eşim 2. tuvalete bakınca açık kaldığını fark etmiş.Elekrik olmayınca çalışmayan çeşmeyi de açık bırakınca enerji geri gelince başlamış basmaya.Milleti bir telaş aldı,rahat olun bunlarda dertmi teknede basit sorunlar diye geçiştiriyorum.Daha büyük bir dert olsa telefonla bildiririz,birilerini gönderirler tekneye diyorum.Bu da kiralık tekne kullanmanın avantajı .Aklıma bot geliyor hemen halatından çekip içine bakıyorum evet yine su yapmış,büyük ihtimalle tıpalarda kaçırıyor.Geç kalmadan kahvaltı etmemiz lazım ,birazdan tur tekneleri burayı dolduracak.Daha kahvaltının ortasında tekneler doluşmaya başladı akvaryum koyuna.Bir de süratli bir sahil güvenlik botu sakin koyda süratle tekneler arasında slolam yapıyor,bu nedir ya geçtikten sonra tüm tekneler sallantıda.Oysa daha keyif yapacaktık.Aceleyle bitirip keyif çaylarını bile içmeden,üzerimize biri demir döşemeden çıkıyoruz koydan.Dışarısı yine lodos ama çok hafif.Gümbet-bodrum kalesi derken karaadanın kuytusunda rüzgar kaldı haliyle.Bu günkü rota Çökertme orada kalıp,İhtiyar balıkçıda yemek yiyeceğiz akşama.Tanver abide gerekli telefonlar var.Adadan açığa çıkınca hafif bir lodos bulduk ama düşük 5-7 knot esiyor.Buna rağmen tüm yelkenleri açtık,trimleri ayarlayınca 4-4,2 leri buluyor.Karinaya,salmaya,dümen palasına ve pervaneye ilk denize girdiğimde  dalıp bakmıştım hepsi pırıl pırıl,karina ipek kumaşa dokunur gibi kayıyor.sanki dün liftten inmiş kadar temiz.Eh yeni dizayn tekne aynı zaman da hafif havada bile güzel gidiyor.Burundan buruna atlarken rüzgar iyice düştü,süratte 3 knotlara düşünce kapadık yelkenleri.Hadi madem burunları geçiyoruz belki kısmetimiz vardır deyip yanımda getirdiğim rapalayı sallıyorum suya,gelen giden yok tabiî ki.Zaten hiç bir yelken seyahatimde balık yakalayamadım,ilk balıkta dişimi kıracağım  Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap.Bu arada geçmiş yıllara nazaran denizde daha az tekne görüyoruz,oysa burası Türkiyenin sevilen bir cennet köşesi daha çok tercih edilir gibi geliyordu.Çok az yabancı tekne,yada yabancıların kiraladığı tekne gördük,oysa tatil köylerinde bu sene rezervasyonların çokluğundan bahsediliyordu.Bir ihtimalde seçimlerin 2. tura kalacağı sanılarak herkesin tatil programını buna göre ayarlaması tabi.Yalıçiftlik civarı kargıcık koyu yanında bir koy var.Suyu ,rengi cennetten bir köşe.Koyun bitiminde Bodrum Park resort tatil köyü var,sanırım 4-5 sene önceydi 1 hafta buradaydık,tesis eskimiş,personel sayısı az,bir karmaşa gidiyordu o sene ama denizi harika,suyu turkuaz.Konuştuğumuz bir çok kişi üst üste birkaç senedir,işletmesi yetersiz olmasına rağmen denizi için geldiklerini söylemişlerdi.

Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap



Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap



Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap



Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

Koyun içini dolaştık,burayı dönüşe bırakarak Yalıçiftlik mevkii Orak adasının doğusundaki koyda kıyıdan 50 mt. açıkta 10 metrelere demirleyerek deniz molası verdik.Teknede yoldayken bira harici likit kullanmıyoruz.Bu son yıllarda yazılı olmayan bir kural gibi oldu.Çok da iyi oluyor aslında,Marmarada rakı sofrası kurulup gece yarıları Mudanyadan Marmara adasına,bazen kalamışa yaptığım seyahatler aklıma gelince,cahil cesareti diyorum .Sonuçta o teknedeki herkes kaptan ama ayık kaptan araki bulasın  Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
Deniz molasından sonra rotayı direk doğuya 90 derecelere çökertmeye çevirdik,rüzgarda artınca yine yelken keyfi başladı.Koy geniş olduğu için yelkenle giriyoruz.Tanver abi geçen senede buraya geldiği için gerekli telefonları almış,İhtiyar balıkçı rest.da çalışan palamar hizmetide veren Oğuzhanı arıyor,rest. önünde değilde koyun bize göre solunda  kalmak istediğimizi söylüyor.palamar birazdan geliyorum dedikten sonra rüzgar üzerine dönüp önce cenovayı toplayıp sonra ana yelkeni topluyoruz.yelken toplanırken yaptığımız iş bölümü harika.Rüzgara dönünce dümene Dilek geçiyor arada kaçırsada tam rüzgara gitmeyi geçen sene öğrenmiş,Tanver abi yarışlarda da yaptığı işi burada yapıyor vinçde(yarış işini daha sonra anlatacağım)ben bumbayı tam kasıp direk yanına geçiyorum ve ana yelkeni elle gerdirip ütülü bir biçimde direk içine sarılmasını sağlıyorum,bu yüzden büyük bir sorun yaşamadık.Oğuzhan yoğunluk nedeniyle gelemiyor başka bir arkadaşını yollamış,biz demir atıp tornistanla gelirken uzun kıç koltuk halatlarımızı alıp bizi kıyıya bağlıyorlar.


Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap




Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap



Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap



Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

20.15 gibi bizi almalarını söylüyoruz.Koyda bir hayli tekne var gerek bizim bölümde gerekse iskele önünde ve açıkta alargada.Geçen sene buralarda zor yer bulunurmuş.Bir kaç restoran var kıyıda ,bozukta olsa yolu varmış.İlk defa geldiğim bir yer pek dee bilgim yok aslında.Üstelik bu gün Pazar,  günü birlikçilerde yoğun belli.Teknede önce hoş bulduk biralarını açıyoruz,sonra deniz faslı, duşumuzu alıp vakit dolduruyoruz.Aklıma yanımda getirdiğim 3 kitap geliyor.Her sene aynı şey olur,kesin okurum diye en az 2 roman alırım yanıma birkaç sayfa ya okurum ya okuyamam.Tekne de iş bitmiyor maalesef.Botu kontrol ediyorum içi bileklere kadar su dolu,serpintiden bu kadar su yapacağını tahmin etmiyorum,boşaltayım bakalım sabaha kadar ne olacak.Halatları rodala,motora bak,akü,su deposu kontrolü,elektronikler kapa,sintinede bir şey varmı yokmu .şortu çıkar mayo giy,yok ıslak mayoyla oturma değiştir.Zaten hep yolda bir yerlere yetişme telaşı.Ama yelken yapınca her şeye değdiği fark ediliyor.Tabi teknesi olanları ayrı tutuyorum kimi 1 ay kimi 5 ay teknede yaşıyor,onlarda bizlerdeki telaş yoktur umarım.
  Bu işlerin bir kısmını tekrar yaptıktan sonra Sadun hocanın kitabından yarınki okluk civarına bakındım.Oraya da ilk defa gideceğim denizden .Türkiye kıyılarının Karadeniz ve Gökova hariç büyük bölümünü dolaşmıştım Alanya ya kadar,bu cennet Gökovaya niye yolum düşmemiş hala çözemedim.
   Oğuzhan tam saatinde dediği gibi bizi almaya geldi.Tanver abi’yi de Dilek’i de görür görmez hatırladı.Şirin bir çocuk,uni. bitmiş,bu kış askerliğinide kısa dönem tamamlamış ,tekrar çalışmaya buraya gelmiş.Çalışanlar hep gençlerden hepside eğitimli ve kültürlü,çok cici uni.de okuyan 2 kızımızda bizlere güzel servis yaptılar.
Yedik içtiklerimizin ve fiyatlandırmasını yazıp yazmama konusunda tereddütüm vardı,yanlış anlaşılırmı diye .Sonradan hatırladım, Hakkı(Algın) ağabeyimizin geçen sene yaptığı yunan adaları gezisinin notlarında gittikleri rest.ların fiyatlandırması konusunuda yazmıştı.Yeni gideceklere yada bilmediği yerlerde yemek yeme konusunda acaba kazıklanırmıyım diye düşünenlere yol göstermesi açısından.Böyle paylaştığım için bana kızacaklar olabilir,lütfen mazur görsünler.Belki birilerine faydası olur.İhtiyar balıkçı restoran: Tel.0.537.5158959
Öncelikle belirtmek isterim Çökertmede yediklerimiz gayet lezzetli idi.Deniz 2 mt. uzaklıkta kurulan masada yemek ayrı bir zevk ayrıca.


Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

.Eşimin içkiyle arası çok yoktur,severek içmez,bazen bana eşlik eder hatır için bir duble gibi onu da bitiremez zaten.Dilek bazen tek duble alır.Teknede zaten yeteri miktarda ve çeşitte likid olduğu için bir 20 lik rakı Tanver abiyle bana yetiyor.Meze olarak Deniz börülcesi,kaya koruğu,koca bir yeşil salata,kabak çiçeği dolması,haydari ara sıcak olmazsa olmaz ahtapot ızgara,karides güveç,kalamar tava.
Doymamıza rağmen yemeden olmaz dediğimiz 2 şer tek barbun tava(Kg. fiyatı 140 tl. idi) sanırım yarım kg. gelmiş.Tüm hesap 360 Tl.Yıllar sonra okuyacak için de kolaylık olsun diye Euro fiyatıda 65 eu.Yunan fiyatlarından sanki daha ucuz geldi.
Türkiyede yemekte içilen likitin fiyatları oldukça şişirdiği gerçeği ortaya çıkıyor bu şekilde.İyi kötü 1,5 duble rakımızıda içmiş olduk .Yemekten sonra Oğuzhan bizi botla tekrar tekneye bıraktı.
Geceye 2 şer duble cin tonik eşliğinde sohbet ederek devam ettik.Sabah erken kalkılıp kahvaltı için hazırlık yapılacak.4 misafirimiz var teknede kahvaltıya.Yasemin-Ümit ve  2 Alman misafiri geliyorlar.

2 Temmuz Pazartesi:
Erken kalkınca hadi denize girelim dedik,Bodrumdan gelmeleri vakit alacak.Bol bol yüzdük ,duşlar alındı nescafeler içildi.Motoru tekrar bota monte ettik.Dün de takıp kısa mesafe denemiştik problem yoktu.Telefon gelince biz geldik iskeledeyiz diye hemen atladım motora aramız sanırım 250-300 mt. gibi.Ekstra siparişlerimizde vardı onlarıda almışlar,en az 2 yada 3 sefer yapacağım iskeleyle tekne arasında.Motoru çalıştırır çalıştırmaz yüksek devre çıkıp bolcana duman atınca içimden eyvah dedim 20 yıllık benzin motorlu sürat teknesi kullanmış biri olarak. Gazı kısınca duman hafifledi ama hala atıyor.Neyse yol verdim çıktım yavaş yavaş gaza yükleniyorum ama tedirginim.Bir müddet sonra açılınca gazı sonuna kadar açtım,bot şimdilik iyi gidiyor.150 mt. sonra teklemeye başladı gittikçe devir düşürdü ve tık diye stop etti.Tam aradayım ,gidip alıp kürekle dönmeye kalksam baya hırpalayacak,benim kaldığımı tekneden gördülermi onuda bilmiyorum.Telefonumda yanımda değil.Önce bir kontrol jikle kapalı,benzin açık,depo havalandırma açık,elektrik kesici yerinde başladım ipi çekmeye,nefesim tükenene kadar çektim bir halt yok,çekme sesinden çalışmayacağı belli ediyor,1 dakika dinlendim kapağı açıp bakıyorum ,buji yada çıkan bir şey varmı diye ,oda yok.tekrar bir deneme yok çalışmıyor.Küreğe kuvvet geri döndüm tekneye,beni görmüşler iki taraftan da Oğıuzhanda oralardaymış,halimi görünce ben sizi bırakırım demiş.Aynı anda tekneye geldik.Yükleri boşalt,hoş geldin faslı derken benzin kokusu gelmeye başladı.Hemen bottan söküp yerine aldık ama hala damlatıyor.Ufacık damla denize gelince öyle bir yayılıyorki,büyük bir halka oluşturuyor.Yan teknede gördü durumumuzu özür diledim haliyle,Allahtan denizde değiller.Hemen 2 kat çöp torbasını alttan geçirip büzdük,damlıyor ama en azından denize değil.Ya küçük depoda ,yada hortumlarda çatlak var,tabi karbüratörde de olabilir yada hava ayarı nebilim.Çokda ihtiyacımız yok bota ve motora olursa bakarız dedik..Kahvaltı öncesi denize tekrar girildi bu arada Dilek ve Özden kahvaltıyı hazırlıyorlar,bir ara içerden bir çığlık koptu Dilek ıslanan merdivenlerden kayarak düşmüş ve sırtını merdivene çarpmış,ayaklarını o karışık halini görünce eyvah dedim,neyse korkulan olmadı ama çok canı yandığı belli.Mükellef bir kahvaltı ettik doğanın göbeğinde,tabi misafir Almanların çok hoşuna gitti..Bol bol denize girdiler,Saat 13.00 gibi tekneyle çıkıp hem yelken yapacağız hemde düzgün bir koyda deniz molası vereceğiz.saat 15.00 gibide onları karaya çıkarıp biz okluk’ a hareket edeceğiz.

Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

Alman hanımı genelde tekne tutarmış,çıktık baya sıkı yelken yaptık buna rağmen gıkı çıkmadı,çokda keyif aldılar,deniz molasından sonra onları alargada Oğuzhana teslim ettik.Bu arada bota geçerken rüzgar arttı,nasıl olduysa marin kolonun üstündeki kapak tekneden denize uçtu,en yakındaki Tanver abi  peşinden atladı ama parmaklarının ucundan dibi boyladı..Yapacak bir şey yok derinlik fazla,hoş 5 mt. bile olsa bizde dalacak ciğer yok  Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

Vedalaşıp saat tam 15.00 gibi karşıya geçiş başladı, 18 mil okluk. Sağlam bir lodos var yine bugün.100 derecede gidersek direk okluk koyuna gireceğiz.Biraz açılınca tam arma tekrar açıldı.Rüzgar başlarda 17-20 knot civarı.
Normal rotamızda geniş apazdan geliyor süratimiz 5,5-6 arası oynuyor .Dümeni ben alınca rotayı 150 dereceler çevirdim,dar apaza geçince tekne sahlandı,işte sana yelken seyri 7,6 lara çıktık,tabi seyir keyfi biraz bozuldu ama hanımlardan ses yok,haklarını vermemiz lazım iyi dayanıyorlar.15 -20 derece kadar yatıyor tekne , ara ara sağnak bindiriyor bir ara 8,2 i gördüm bu kadar yeter dedim.Tanver abide ikaz edince bu sefer 90 dereceler döndüm yaklaşık 30-40 dakika müthiş keyifliydi.Körfezin ortalarındaydık sanırım dalga boyu büyüdü,geniş apazla devam ettik,yinede 6-6,5 mil yapıyoruz.Ara ara dümen değiştik.Yolu uzatmamıza rağmen 3 saat dolmadan deniz kızı heykelinin önündeydik.Hiç motor açmadan 3 saatlik bu yelken keyfi sanırım tüm haftanın en uzun yelken seyri olacak.

Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

Devam edecek..



































































































*

    K. B.

Ynt: KİRALIK TEKNE İLE BODRUM-GÖKOVA-BODRUM
« Yanıtla #1 : Temmuz 15, 2018, 17:44:02 »
 
 Devam..
Girişten sonra heykele doğru yol alıyoruz.Yelkenler hala açık,biraz ileride hava düşünce kapatıyoruz.Şimdi fotoğraf çekme Zaman'ı.Yıllardır belgesellerde,fotoğraflarda gördüğüm deniz kızını şimdi çıplak gözle görüyorum.

Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap



Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

Hoş hemşerimiz rahmetli Tankut Öktem hocamızın yapmış olduğu heykel çok yıprandığı için yakındaki bir yere nakledildi ve yenisi yerine kondu.Gemlik kumladaki atölyesinden alındığı günü anımsadım bir an.Sadun hocamızı ve Tankut hocamızı saygıyla ve rahmetle anıyoruz.Karşıdan bakınca sağ taraf cumhurbaşkanlığı konutu,sol ise Denizkızı rest. İskelesi ve Sadun hocanın yıllar boyunca kaldığı koy.
İnşaat devam ediyor cumhurbaşkanlığı konutunda,yine sarı ve kavuniçi yelekli çalışanlar bir şeyler yapıyorlar,bir kaç araç eşliğinde.Sahile yakın ağaçlar kesilmiş,iskelede sökülmüş gibi duruyor.Bu kadar ağaç kesilmesine değermiydi ki.O resimlerde gördüğümüz köpük ve yüzen cisimler ortada yok artık,tek iyi haber bu.


Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap



Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap



Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

Deniz kızı rest.ın iskelesine yanaşıyoruz.Her zaman dolu olduğu söylenen iskelede bolcana yer var.Palamarla gelip tonoz halatı verip arkadanda bağlıyorlar.Bir yanımızda 50 ft.bir Benetteau var,sahibi usturmaçalarla yardımcı oluyor,eşi Alman kendisi de orada mühendis imiş.İskelemiz boş derken bir tekne geliyor.Aman allahım 9 mt.lik bir katamaran 60'lı 70'li yıllarının olmalı çift direk,boyaları dökülüyor.Bir İngiliz çift.Sorsan kesin bir kaç Okyanus dolaşmışlardır.Selamlaşıyoruz,yükseklik kısa kaldığı için ben bizim usturmaçaları tekrar ayarlıyorum. Teknelerini tutuyorum falan ,adam Türkçe yavaş yavaş acele yok diyor  teşekkür ediyor,gülüşüyoruz.Önce hoşgeldin biralarını içip sonra duşlara koşuyoruz.Kıyı da Deniz çok kirli gözüküyor,iskelenin karaya bakan ucunda deniz çamur halinde,her zaman mı böyle yoksa direk karşıdan gelen rüzgardan dolayımı bilemiyorum.Duş sonrası yemek vaktine kadar dinlenelim diyoruz,kısa bir uyku çekiyorum.Kalkıncada çay, kek hafif atıştırıyoruz.20.30 gibi de Denizkızı rest.yemeğe geçiyoruz.


Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap



Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap



Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap



Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap



Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap[/url]

Deniz kızı rest. da 6-7 masa dolu,zaten fazla tekne de yok iskelede.Bir ara DADD bayrağı gördüm tekneye baktım tanıdık mı diye ama kimse yoktu.Ertesi günde erkenden gitmişlerdi.
Yediğimiz şeyler nerdeyse standart oldu ,koca bir salata,kabak çiçeği dolması,deniz börülcesi,kayakoruğu,yanında haydari türü 2 meze daha çok acılı bir karides güveç(sonradan midemi baya alt üst etti,yanmalar başladı), kalamar tava,ahtapotsuz olmaz büyük bir bacak,20 lik rakı.Bunları yedikten sonra balık yiyecek halde kalmadı akşamüstü yediğimiz keklerden dolayı .Hesap 300 tl.( 53 euro)Bahşişleride ekstra % 10-15 arası veriyoruz.Euro olarak bakınca gayet ucuz geliyor  .Hele hele benim bacanağa Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap .Biz bu fiyatlara Almanya da ancak Mc Donald yeriz diyor.
 Hazır Tanver abiden söz açılmışken ondan da bahsedeyim.Yurt dışında kliniği olan bir diş hekimiydi,emekli olunca kliniğini satıp Kışlari Antalya,yazları Bodrum’a yerleşti.Yaz ayları tatile geldiklerinde birlikte surf,top cat katamaran kiralayıp birlikte yelken yapardık.kesin dönüş yapınca yelken işine öyle bir girdiki şaşarsınız.Önce eğitim teknelerinde kurs alarak kanada ehliyeti aldı,son 2 yıldır kechi sailingle Bodrum kış trofesine Ocakdan Mayıs a kadar her ay 2 yarışa  Antalyadan  Bodrum a gelerek katıldı(ana yelkenci olarak).Defalarca yunan adalarına eğitim seyirleri yaptılar.Bu yazıyı yazdığım şu anda da Donanma kupasında İstanbul-Çeşme arasında yine aynı tekne ve ekip ile yarışıyor gezi sınıfında..Kısa zamanda baya yol aldı,motor,ekipman,tamir bilgisi pek olmasa da yelken de çok iyi,süratli yarışmaya alışkın oldukları için benim ‘’ya artık camadan vuralım’’ dediğim anlarda .Devammmm gayet iyi gidiyoruz nidaları ile bana da cesaret veriyor.
  Bana gelince çocukluk yılların da denizde geçen günleri saymak isek,1987 de surfle başladım,malum tatil köylerinde güneş balığı,lazer,top cat katamaran falan hiç pratik eğitim almadan doğaçlama hata hata yapa öğrendim yelkeni.İlk yelkenliyle çıkışım 1990 yılında oldu.Kuşadası-Bodrum-kuşadası 4 alman,2 türkle çıkılan bir haftalık seferle gönlüme yelken aşkı fena düştü.Buna rağmen arkadaş ısrarıyla 89 da fuara Halley 7.20 almaya gidip 5 mt. 40 hp.li bir sürat teknesi alıp yaklaşık 19-20 yıl kullandım.Tabi yelkeni de hiç ihmal etmedim gerek kiralık,gerek arkadaş teknelerinin transferlerine katılıp tecrübelendim.Adb ve Kmt. de 97 yılında aldım.Şimdi de kiralama yoluyla devam ediyor bu aşk.Bütçe açığı bir türlü kapanmadığı için henüz yelkenli tekne sahibi olamadım  Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap ,bu aşkla bir şeyleri sonunda feda edip almak olası,bekliyoruz bakalım.

Yemek sonrası tekneye dönüp cin-tonik keyfine başladık.Saat 00.30 gibi herkes uykuya çekildi,bense gündüz şekerleme yaptığım için kokpitte kalıp unutulmadan seyir anılarının ana başlıklarını yazmaya başladım,sonra detaylandıracağım.

3 Temmuz 2018 Salı

En geç yatan ben olmama rağmen 08.30 da uyandım,hanım zaten hep erkenci olduğu için ayakta.Tanver ve Dilek uyuyorlar , tekne yıkanacak,sular tamamlanacak ama uyanmalarını bekliyoruz çok da acelemiz yok.Eşimin yaptığı nescafelerle kendime geldim biraz.Bu arada biriken çöpler atıldı.Teknede çok yemek yemememize rağmen acaip çöp çıkıyor,çoğu su,meyve suyu,maden suyu şişeleri,ayağımla ezip küçültmeme rağmen  baya hacimli oluyorlar.Diğerleri zaten ıvır zıvır,kağıt havlular,çerez,cips ambalajları,karpuz kabuğu falan.Vakit varken Sadun hocanın bağlandığı 7. miydi 8. miydi ağacı bulabilirmiyim hemde o güzel koyun resimlerini çekmek için o tarafa yöneldim.Bu arada bizimkiler kalkmışlar,başka bir koyda kahvaltı yapacağız diye aceleyle resimleri çekip geri döndüm.Gerçekten bu koyda aylarca kalınabilir,Market de var restoran da.
Son derece sakin ve dingin.Etrafını dolaşırken bile bunu çok iyi anlıyor,huzur buluyorsunuz.
Rahmetlinin burada bu yüzden kaldığı çok belli.


Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap



Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap



Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap



Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap



Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap



Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

Tekne yıkandı ,sular tamamlandı ,yola çıkma vakti.yan komşumuzla vedalaştık.Biz halatları çözerken diğer yandaki İngilizlerde hareketlendi.Biz kaşım,gözüm derken İngiliz kadın baştan kara doblini hemen  alıp tornistanla çıkmaya başladılar,sonuçta denizci onlar.Onlarlada vedalaşıyoruz.
Okluk koyunun tam içine girip içerde bir tur atıyoruz,gerçekten yaşanacak yer bol bol ftoğraf çekiyorum.


Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap



Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap



Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap



Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap



Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap



Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

Deniz kızı heykelinin hemen karşısında sakin koya bakıyoruz ,müsaitde.Hemen kısa bir çapa bırakmasıyla atlıyoruz Tanver abiyle suya,hanımlarda kahvaltıyı hazırlıyorlar.Dışarıda rüzgar var ama burası süt liman,biraz daha ilerisi İngiliz limanı,büyük bir gulet o koyu kaplamış bile.Mükellef bir kahvaltı ve deniz banyosundan sonra hazırız.Koyun dışına çıkıyoruz.Hava yelkenlik hala lodos aslında kuzeye dönmesi gerekiyordu bu gün.Koyun açığında rüzgar oturunca keyif başlıyor,akşama kadar vaktimiz bol tramola ata ata gideriz diyoruz.Devamlı dümenci değişiyor,Dilek’i de yelkene adapte ediyoruz,arada ikazlarla iyi dümen tutmaya başlıyor yelkenle.Tramola farklarına bakıyorum,her tramoladan sonra en  fazla 300-400 mt. yükselebiliyoruz batıya doğru,bu gidişle yarına anca varırız   Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
Sonuçta bizimki eğitim oluyor ,hava artmadığı müddetçe sorun yok.2 -3 saat kadar böyle oyalandık.hava üzerine koymaya,dalga boyu yükselmeye başlayınca,birde tam batıya drise edince aklımız başımıza geliyor,motor çalıştırılıp yelkenler mayna.Rüzgar 28 knotları buldu,sağnaklarda bakmıyorum artık ekrana.Zamanlama manidar gibi,biraz geç kalsakta.7 adalara kadar  yaklaşık 7-8 mil yolumuz var.Rüzgar tam kafadan gelmeye başladı,2200 devir de 6,6-7 knot’u geçen tekne 3-3,5 knot lara kadar düşüyor.Tekne baş kıç oynuyor,birkaç kerede  baş bodoslama suya girip çıktı, zinciri ve çapayı bağlayıp sabitlemiştim,yoksa bu havada bunu yapmak imkansızdı.dalgaya 5-10 derece baş verip biraz teknenin dengesini tutmak istiyorum ama dalga boyu gerçekten yüksek,arada sanırım 7 dalgada biri oldukça yüksek geliyor.7 adalara  girmemiz 2 saatide geçecek bu süratle.Tanver abi kalkıp cenovayı  fırtına floğu kadar açıp iskotaları gerdiriyor,belki biraz daha stabilite kazanıyoruz rüzgara karşı.Hanımlara içeri girme yasağı koyuyoruz,giren bir daha çıkamaz diye,dik oturun sürekli karşıya bakın derken olan bana oluyor.Dün gece yediğim karidesten dolayı bozuk olan midem kötü oluyor.Millete derken sanırım beni deniz tutuyor 12 sene sonra.Hoş küçük beyinde bir şey hisetmedim ama bellimi olur,midem kalktı iyice.Daha önceki deniz tutuşu Çanakkale,Marmara adası arasında yine böyle baştan gelen denizlerde baş kıç yaparken olmuştu,ama kısa süreliğine içeri girdiğimde başlamış,kendimi dışarı atınca sakinlemiştim.Ama ensemde hissettiğim o yeri göğü değiştiren baş dönmesi bu sefer olmadı.
Bu sefer sadece midem sanırım,dümeni acilen Tanver abiye verip arkaya atıyorum kendimi yere,kafam dışarıda öğürüp,böğürüyorum.Bir şeyde çıkmıyor .kalkıp direk karşıya bakarak oturuyorum,bir müddet sonra normale dönüyorum.
Denizde de bizden başka kimse yok,kaçan kaçmış.
Yıllar önce bir gazetede okumuştum.Bir sanatçınında katıldığı 20 kişilik bir gurup 1 haftalığına yola çıkıyorlar.Daha ilk gün sağlam bir deniz yemeğe başlıyorlar.tekne de tek bir kişiyi deniz tutuyor,ne misafirleri,ne de diğer mürettebatı,sadece kaptanı   Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
Adam 3 gün yatıyor bir şey yapmadan.Aslında gerçek deniz tutması adamı gerçekten yatırırmış.Bunu hatırlayınca bir gülümseme yayılıyor suratıma.
Dümen gerçekten çok yoruyor,böyle bir havada otopilota pek güvenilmeyeceğinden  bu yüzden sık sık dümenci değiştiriyoruz.Son burnu geçip içeriye giderken bu seferde pupadan bindiriyor 21-24 knot aralığında.Burnu dönerken cenovayı yarım, torlu açmıştık,tekne şimdi dalgaların üzerinde sörf yapıyor.Böyle havalarda dümen tutmayı oldum olası hep severim dümen kaçar sen kovalarsın,5-10 derece kaçırmayı normal kabul edersin ama pupadan bazen o koca dalgayla öyle bir bindirir ki 25-30 derecelere çıkar açı,toparlamak için uğraşırsın.İşte bunlardan birinde sürekli ayağımda olmasına rağmen o gün giymediğim deniz ayakkabısının yokluğunda ayağım kayarak öyle bir açıldıki,değme balerinlere taş çıkardım,İki taraftada bulunan ayak altındaki denge için konmuş çıtalar bile durduramadı.Neyseki lif ,bağ koparmadan atlattım.Hemen sol elimle ortadaki masanın kenarına tutunarak sağ elimlede yandan dümen tutuyorum ayakta.Bu vaziyette uzun müddet kalmak mümkün değil,zaten sakin sulara az kaldı karşıdan bir çok koyda tekne direkleri görüyoruz. Bu karmaşık denizlerde bu çevre ve adalar gözüme güzel gözükmedi,kırılan dalgalar,serpinti,uğultu.Bakalım yarın sakin halini görürsem ne düşüneceğim.



Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap




*

    O. E.

Ynt: KİRALIK TEKNE İLE BODRUM-GÖKOVA-BODRUM
« Yanıtla #2 : Temmuz 15, 2018, 18:52:03 »
Kenan korsan Keyifle okudum,devamını bekliyorum
Gecikmeden 😀
« Son Düzenleme: Temmuz 15, 2018, 18:54:49 Gönderen: Oktay Eryılmaz »


*

    K. B.

Ynt: KİRALIK TEKNE İLE BODRUM-GÖKOVA-BODRUM
« Yanıtla #3 : Temmuz 15, 2018, 21:00:28 »

 Teşekkürler Oktay korsanım.
2 gündür detaylı yazmaya çalışıyorum,resimleri ayıkla ,yükle zaman alıyor.
Söz gecikmemeye çalışırım Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap


*

    A. U.

Ynt: KİRALIK TEKNE İLE BODRUM-GÖKOVA-BODRUM
« Yanıtla #4 : Temmuz 15, 2018, 21:10:02 »
Kenan Abi senin yazını görmek beni çok mutlu etti, yerin başkadır bende.
Devamını bekliyoruz tabiki  Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

*

    K. B.

Ynt: KİRALIK TEKNE İLE BODRUM-GÖKOVA-BODRUM
« Yanıtla #5 : Temmuz 15, 2018, 21:23:45 »

  Devam ..

İçeri dönünce hava kalmaya başlıyor,hemen bu arada cenovayı topluyoruz.Küfre koyuna doğru yöneliyoruz..Restorant’a yaklaşınca bir palamar gelip koyun solundaki şamandıraya bağlayıp kıçtanda kıyıdaki ağaçlardan birine bağlanmış halata bağlıyor,koy baya kapalı .Kıyıda birkaç ağaç sürekli halat bağlanmaktan denize yıkılmış, niye böyle bir yere kıyıya çok az beton döküp küçük tonoz yapmazlar anlamam.Burası iyice boş,bizden başka 2 tekne daha var,birinin sürekli kalıyor hali gözümüze çarptı,kimsede yok üzerinde.Palamar yine 20.30 da almaya gelecek.Hemen biraları açıp atlıyoruz denize,burada deniz hamam suyu gibi sıcak hiç rüzgar almadığı belli.Kıyılarda çok enteresan sanırım lodostan sular yukarıya kaçmış restorantın önü çamur deryası.Enteresan olan taraf denizden restorant’a yarım mt. derinlikte bir kanaldan geçilerek gidiliyor,bilmeyenler hep bir yerde çakılıp kalıyormuş.palamar iskeleye yanaştıktan sonra 2 tarafı su olan bir yerden yürüyerek ulaşılıyor restorant’a .Yine boş ,tek masa dolu oda biraz ilerimizdeki teknedekiler.
 
Yedi adalar Zeki ustanın yeri. Tel.506.620 66 71-535.692 09 09.
Millet meze ve balık seçimi için içeri bakmaya gidiyor,balık için fikrim sorulduğunda ne isterseniz seçin diyor ve masada kalıyorum.Kalamar tava hariç aynı meze ve ara sıcaklar geliyor masaya 20 lik rakıyla beraber.Deniz börülcesi inanılmaz tuzlu sanki turşusunu yapmışlar,tadına bakıp geri gönderiyoruz.Balığı soruyorum,lagos diyorlar.Yahu bu balığın avcılığı yasaktı falan diye mırıldanıyorum..Orfoz muydu yoksa,orfoz kesin yasakdı da..Söyledik artık deniyor.Ben yinede gugıl dayıya bir danışayım diyorum.Açıp bakınca hem orfoz hem de lagos un, nesillerinin tükenmemesi için Ağustos 2020 e kadar yasaklandığını okuyorum.Bu arada tutan,satan yiyene de balık başına 1113 tl. para  cezası .Aklınızda olsun,ulu orta bir yerde yenirse hesaba eklenecekleride bir düşünün.   Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap .  Hoş bu küçük kimsenin olmadığı koyda kim yakalayacak diye düşünsem de nesli tükenmekte olan bir balığı yemek zor gelecek.Tanrım affetsin.
Mezelerden sonra balık geliyor tam 1 kg. gelmiş(Kg. fiyatıda 140 dan 120 düşürmüşler)Hanımlar tokluktan birer çatal alıp bırakıyorlar.Koca balık Tanver abiyle bana kalıyor.İstemsiz başlıyorum ama çok güzel ızgara yapmışlar,sanırım en son 5-6 sene önce yemiştim.Gerçekten lezzetli,yasak olduğundanmıdır acaba.
Hesap 380 tl.(67 Euo.) Bu balıkla gayet iyi fiyat.Mutlaka bu çevrede daha kaliteli ,daha fiyatlı yerler vardır ama bu gibi yerlerin fiyatları gayet uygun.Yemek sonrası yan masamızın köpeğiyle biraz oynuyoruz.Çok şirin bir şey,balıktan artan küçük parçalarıda lüpletince yanımızdan ayrılmıyor.Yemek sonrası palamar bizi botla aynı yerden hiç hız kesmeden götürüyor,gözünü bağlasan adam yine bir yerlere sürtünmeden gidecek,iyi ki biz botla gelmedik,yarım mt.lik suda mutlaka bir yerlerde otururduk.
Bir büyük cinimiz tükendiği için Tanver abi viski’ile ,ben rakı meyveyle devam ediyoruz.Dilek de kendine rakı-tonik yapıyor,ilginç geldi.rakı –soda ehde bu biraz tatlı geldi bana.Kuzeyli havalar artık oturacak bu yüzden Tanver abi yabancı birkaç hava durumu sitesinin  karşılaştırmalı sonuçlarına bakıyor.hava artıyor hele bizim dönüş gününü bir site 35-sağnaklarda 44 gösterince şafak atıyor bizde.Daha bu çevrede görülecek çok yer var ama son güne kalırsak kuzeye geçme şansımız kalmadığı gibi bu çevrede mahsur kalma ihtimali var.Hemen bu durumu masaya yatırıp oylama yapıyoruz.Tekrar Bodrum kıyılarına geçme kararı çıkıyor,hava durumuna göre yolda karar vereceğiz kalacağımız yerlere.Zaten 2 gecemiz kaldı geriye.

4 Temmuz Perşembe:
Sabah kalktığımız gibi bakıyoruz hava raporuna,10-11 den sonra yükselmeye başlıyacak rüzgarlar.Rahat rahat kahvaltı edip,yola çıkabiliriz.Anadolu karası artık iyice ısındı,kuzeyliler başlıyor,Kuzeyde kuzeydoğudan(Poyraz),egede kuzey ve kuzey batıdan(Meltem),gekova körfezinde kuzey batı ve çoğunlukla batıdan (çeviriyor haliyle) geliyor rüzgar.Denize dalıp,kahvaltı edip çıkıyoruz koydan,dışarısı dünle hiçbir alakası yok,pırıl pırıl bir hava ve deniz.sanki farklı bir yer,dünün kasvetli görüntüsü hiç yok.


Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap



Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap



Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

7 adalar çıkışında rüzgar 3-4 knot la esiyor,motorla devam ediyoruz.Yaklaşık 1 saat böyle gidiyoruz,hava hafif hafif üzerine koyuyor.yelken açacak duruma gelince rüzgar,açıyoruz yelkenleri. Yalıçiftlik orak adası rotasında.Park resort’ün olduğu koyda(Kargıcık koyunun yanı) kalmak istiyoruz.Yaklaşık 7 adalar çıkışı-orak adası arası 24 mil yolumuz var,motor yelken,bazen yelken gidiyoruz.4 saat kadar sonra  bizim koydayız,ortalama yine 6 mili yakalamışız.Burada demir atıp karaya koltuk alacağız,bazı tekneler 3-4 koltuk almışlar.Rüzgarı kıçtan alacağımız için en az 2 koltuk lazım.50 mt.lik  yüzer koltuk halatını alıp botla kıyıya geliyorum,rüzgar üzerine çapraz alıcam halat yetmiyor.Ben de önce tekneye düz bağlıyorum sonra teknedeki tüm halatları çıkarıp ek yapıp diğerlerini de bağlamam lazım,kıyı kayalık bağlanacak kaya bulmak zor ,en iyilerine bağlamışlar zaten.Bu arada yanımızdaki 47 ft. teknenin sahibi botla geliyor yardıma ,birkaç gündür buradaymış,gece bir hayli rüzgar alıyormuş koy en az 2 koltuk diyor,benim bağladığım koltuğa ek yapıp çapraz bağlıyoruz,tekrar tekneye gelip diğer halatları alıp baştan ekliyor ve diğerini de diğer çapraza alıyoruz.Rüzgar bu saatte bile kuvvetli,Tanver abi tornistanda zor duruyor.İstanbullu olan Pınar bey son 2 senedir eşiyle teknede yaşıyormuş.Doğma büyüme Kadıköylü,evleri kentsel dönüşüme girdiği için yazın dolaşıyorlar kışın Foça da denizde kalıyorlarmış.



Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

Gerçek bir denizci çocukluğundan bu yana,11 sene önce motoryatını satıp yelkenliye geçiş yapmış.teknesi normalde 14 tonmuş,şu anda ise 18 ton,teknede yok yok,tam bir yaşam mahali.Her türlü tamir aletinden ,radarından,çamaşır makinesine kadar,gülüyor ve her kamarada 1 de tv. olduğunu söylüyor.E hep teknede yaşayınca bunlar normal tabi.Her türlü boya,tamir işini kendi yapıyormuş,işte gerçek bir denizci diyorum,68 yaşında halis bir İstanbul beyefendisi.Yardımları için çok teşekkür ediyor ve akşamüstü şarap içmeye davet ediyoruz..Eşi Füsun hanım ile geliyorlar,hoş sohbet çok tatlı bir çift,2 saat kadar sohbet ediyoruz,birkaç gün sonra onlarda seturun düzenlediği bir ralliye katılacaklarmış.
Bu gece burada alargadayız,Tanver abi dayanamayıp Park Resort otele telefon ediyor,koyun içinde teknedeyiz,tesislerinizden faydalanmak ve akşam yemeği yemek istiyoruz diye sorunca,tam gün fiyatı veriyorlar,tesislerden faydalanmak  ve akşam yemeği için(geceleme yok) kişi başı 80 Eu. isteniyor,teşekkür edip kapatıyor.
Biraz deniz keyfi,biraz dinlenme vakit geçiyor.



Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap



Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

Akşam yemeğine buradayız,yemek konusunda ilk defa tercih belirtiyorum,bu gece teknelerin olmazsa olmazı makarna yiyelim.Teklif kabul görüyor,koca bir salata ve bol soslu makarna.Normalde kilomdan belli olmasa da iştahlı biriyimdir.Tekneyle ne zaman çıksak iştahım azalır,sanırım sebebi de hem aşırı hareket hem de bol sıvı tüketimi.Sadece su tüketimim 2 –hatta 2,5 lt. altına asla düşmüyor,çay ,kahve,meyve suları ,likitler de cabası.
Karın ve göbek yağlarımın eridiğini gevşek  kaslarımın sertleştiğini fark ediyorum,her yelken de bu böyle.Demekki 3-5 ay teknede yaşasam,daha fit ve daha sağlıklı olacağım,her gün almam gereken kollestrol, tansiyon haplarını da gün aşırıya düşürdüm.Sanki almasam da idare edecek ama çok da zorlamaya gerek  yok..
Yemekten sonra ben rakı meyve,Tanver abi de şarap’a devam ediyoruz.Gece rüzgar hafif artsa da koltuklar sağlam.Gece ara ara herkes dışarı çıkıp kerterizlerin  kontrolünü yapıyor.
*

    K. B.

Ynt: KİRALIK TEKNE İLE BODRUM-GÖKOVA-BODRUM
« Yanıtla #6 : Temmuz 15, 2018, 21:27:41 »
Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
Kenan Abi senin yazını görmek beni çok mutlu etti, yerin başkadır bende.
Devamını bekliyoruz tabiki  Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

Teşekkür ediyorum sevgili Alaettin.Göcekten sonra buralara da  gelmeni isterim.Cennet koyların haricinde müthiş bir yelken keyfi var.Rüzgarı çok aramadan mutlaka buluyorsun hele bu mevsimde. Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
*

    K. B.

Ynt: KİRALIK TEKNE İLE BODRUM-GÖKOVA-BODRUM
« Yanıtla #7 : Temmuz 16, 2018, 01:26:02 »
 Son bölüm.
5 Temmuz Perşembe

Bu günkü hedef Bodrum yarım adasını dönüp hava durumuna göre Gümüşlük ya da Yalıkavak.Sabah demir alıp çıkarken yan tekne Pınar beylerlede vedalaşıyoruz.Dümen Tanver abide tam 6 parça koltuk halatı kullanmışız bunları ayırıp rodalamak bir hayli vakit alıyor.Açığa çıkınca fazla bir şey yok rüzgar 5-8 knot aralığında,boşuna telaş yapıp erken mi kaçtık Gökovadan diye düşünüyorum.Anlıyacağız bakalım.Aynı yollardan geri dönüyoruz.
Sakin havayı bulunca eşimde dümen tutuyor.Face de de paylaştım şu notla.
‘’Eşim Özden kendini evinde hissetti ve teknenin yönetimine de el koydu’’  Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap



Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap



Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

Karaadanın kuytusundan çıkınca rüzgar 10 knotları geçiyor,Kuzey batı-batı gibi geliyor.Haydi yelken vakti,tam arma yine açık.Bu sefer ana yelkeni kaçırmadan açıyoruz,tam açıldığında kalın dikişli direğe giren ilk bölüm farklı bir yapıda,onu dışarı çıkarınca birkaç kere elle ittire ittire içeri almıştım,o birkaç cm. içerde kalması bile fayda sağlıyor kapatırken.Bir de zincir problemi vardı ,tekneyi aldığımız gün dikkat ettim tüm zincir üst üste yığılmış,alırken dikkat etmeyip yelkende devrilirse zincir bırakırken mutlaka sıkışacak.Bu yüzden her zinciri locaya alışta kakıç ya da ayakla içeride dağıttım,yükseklik olmayınca problem de ortadan kalkıyor.

Bol bol tramola ile batıya çıkıyoruz.Koca burnun güneyindeki kargı adasını geçince  kıta sahanlığı sınırları ortaya net çıkıyor navionics de.




Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

Tam sınırdayız,arada yunan tarafına da geçtiğimiz oluyor.Kos tarafından süratle gelen her tekneyi görüşümüzde bizim kıyılara tramola ile dönüyoruz.Aslında transitte gidebiliriz ama o tarafa gitmeyeceğimiz için Yunan bayrağını bürodan almamıştık.Ne olur ne olmaz buralarda bizim sahil güvenlikle –yunan sahil güvenliği köşe kapmaca oynuyorlar,karşılıklı geçişler,birbirini izlemeler.F-16 ların egedeki it dalaşı bu sularda da böyle devam ediyor.
Burnu dönünce rüzgarda artıyor 17-21 arası gösteriyor.TWS olarak görüyorum hep ,gerçek rüzgar tabiî ki.Zahirisi farklı orsaya,apaza,pupaya göre çok değişiyor hızlar.Bu yüzden en iyisi çıplak gözle izlemek,çok geldi fazla yattın ,yelken küçült.Tabi sağnaklara dikkat etmek kaydıyla.
Burnu dönüp kuzeye tramolalarla tırmanmaya başladık.dalga boyu büyüse de önemsemiyoruz.7 adalara giderken yediğimiz havalar ve denizlerde sonra  Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
Turgut reisin açığından geçiyoruz.tam karşıdaki adanın kuytusunda bir çok tekne var yarında burada yüzme molası verelim diyoruz sonrası marinaya dönüp tekne teslimi.
Nerede kalacağımıza karar veremedik,ya Gümüşlük yada palmarinin tam karşısında rüzgar altı kalan büyük motor yatların ,palmarine dünya para ödememek için kaldığı koy.
Gümüşlük önlerine gelene kadar  hava ve dalga artıyor,zorlamayalım yalıkavak’a yarın sabah güzel havada gireriz diyerek Gümüşlükte karar kılıyoruz.İçeri girdik ama burasıda baya rüzgar alıyor,kıyılarda çok az yer var,gireriz girmesinede koltuk alana kadar ne olur  Allah bilir.Bir çok teknede rest.ların açığına çapa atıp alargada kalmışlar.Müsait bir yerde var,acele karar verip çapa atıyoruz,arkamızdan gelen 2 tekne bizi bekliyor.Kaçan kaçana.



Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap



Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap



Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap





Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap



Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

Diğerlerinin üzerine çapa atmamak için yer tespiti yapıyorum.Fazla kaloma verip en yakın teknenin biraz altına düşüyoruz.çapada tuttu, bakacağız artık.Umarım rüzgar artmaz..Biz salınırken bir tekne önümüze geçip bizim çapa attığımız yere çok yakın bir yere çapa atıyor.Tanver abi başa gidip tekneyi ikaz ediyor,Biri ellerini kaldırıp bir şey söylüyor.anlaşılmıyor haliyle.Çapa hep apiko halde zinciri bırakmıyorlar ,zincir etrafında sürekli dolaşıyorlar.4 kişi var teknede 2 si zincir locasında bir şeyler yapıyor diğer 2 si de içeri girip çıkıyorlar.Kalıcı değiller belli.Sanırım tamiratları bitti,tekrar koy dışına çıkıyorlar.
Rüzgar üzerine biraz daha koydu çapa birkaç mt. taradı,daha fazla kaloma vermek istemiyorum tam arkamız  tavşan adasına geçilen sığlık.
Aklıma bir fikir geliyor,onu sunuyorum ortaya,nasılsa d-marinde yerimiz var.İsterseniz gidelim marinaya,bu gece orda kalırız hem de marinada yemek yeriz,geceyi de tedirgin geçirmeyiz.Sabah tekrar çıkar yalıkavak yapar döner 15.00 gibide tekneyi teslim ederiz. .Tanver abi sarılıyor telefona Dragut sailing i arıyor.gelen cevap şöyle bizim marina ile anlaşmamız farklı,isterseniz gelin marinada kalın ama 80 eur. Marinaya ödemeniz lazım.
Oysa sun sailden Göcek’de tekne kiraladığımızda bize istediğiniz zaman gelip kalabilirsiniz demişlerdi.1 haftada 2 giriş yapmıştık.Burası farklı demekki.
Bu arada bir katamaran geliyor yanımıza bizi geçip ileride demir atıyor,öyle profesyonelce S şeklinde demir bırakıyor ki,hayran kalıyoruz.Şimdi arkamızda sığlıktan önce katamaran var.gece tararsak kıyıya düşmeden onun üzerine düşeriz ,bir şekilde alarm sayılır  Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
Sonradan aklıma geldi telefonda Anchor lite diye bir demir alarm programı var,en son 2 sene önce kullanmıştım,aslında iyi bir program da.Hemen onu açtım,ama konumu tam demir indiğinde almak ve belli bir daire çapı vermek gerekiyor .Şimdi göz kararı mt. olarak ayarlamaya çalışıyorum her seferinde alarm çalmaya başlıyor.Vazgeçiyorum.

Gece olmadan yemek işini halletmemiz lazım.Kıyıdaki rest.lardan birinden bir şeyler söyleyeceğiz.Umarım botla getirirler,yoksa bu 4 kişi bu çırpıntılı havada kıyıya en az 2 sefer git gel,yemek yiyecek ne hal ne de kıyafet bırakır.Aslında alsalar bile benim kıyıya çıkmaya niyetim yok,ortaya söylüyorum isterseniz siz gidin,ben teknede kalırım,gelirken bana da bir şeyler getirirsiniz diye.Bu hava da tekneyi mürettebatsız bırakmak olmaz,sonunda emanet kiralık tekne,tararsa kıyıdan gelene kadar tekne kıyıda olur zaten  Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
Sonuçta teknede yemeğe karar veriliyor.
Geçmiş yıllarda birkaç kere Gümüşlükte,Bodrum akyarlardan gelip yemek yemiştik,fiyatlarının da İstanbul iyi balıkçı fiyatları olduğunu da biliyorum.Çok fiyatlıysa balıktan vazgeçeriz diyoruz ve başlıyoruz netten rest. numaraları aramaya.Bize en yakın olan fenerci rest.dan.Netten numarasını bulup hemen arıyorum 20 dakika uğraştım telefona bakan yok.Melengeç i buluyorum arıyorum çağrı merkezi çıkıyor sadece rezervasyon alıyorlarmış.Bana başka bir numara veriyor.En son mimoza rest. numarasını alıp arıyorum oda Hamza bey diye birinin numarasını veriyor.Sonuçta birine eriştik şükür.Durumu anlatıyorum,motorumuz arızalı kıyıya çıkamıyoruz,botumuz ufak gelmemiz zor,siz siparişleri getirirmisiniz diye,tabi diyor seviniyoruz.Mezeleri sayıyor.Kalamar ,karides ve 5 çeşit meze daha ismarlıyoruz.Balık soruyoruz,Lagos var diyor(burada damı ?)Kg. fiyatını sorunca 220 tl.,barbuna da 220 diyor. diyor.Karşıda 120 den yiyince balıktan da vazgeçiyoruz.Mezelerin fiyatını sormuyoruz artık yoksa vazgeçeceğiz Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap Bir 10 dakika sonra tekrar arıyor,bizim botçu Bodruma gitmiş,siz gelip alabilirmisiniz.Hayır alamayız,zaten kürekle olmaz sıcaklar buz gibi olur, bu havada bu bot ya uçar,ya batar,gidip gelmek için diyorum. Yediğimiz yemekten daha fazla enerji almamız lazım gidip gelmek için Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
Sonunda neyse ben birini bulur 20 dakika sonra yollarım diyor.Yarım saat sonra çok eski bir fiber sandalla ,kürek çekmekten canları çıkmış 2 genç yemekleri getiriyor.Hesap diyoruz,rest.dan getirdiği hesap kutusunu veriyor.
Hesap 355 Tl.(63 Eur.)Balıkta yok,rakıda.Diğerlerine nazaran haliyle daha pahallı.Ama güzel hizmet aldık  Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap. Sonuçta Gümüşlükdeyiz.
Eh eşek değiliz iyi bir bahşişi hakkettiler.Hesabı bahşişi veriyoruz yemekleri alıp açıyoruz.O ne restoranın tabakları,bir de bunları geri alacaklar.Başka tabaklara boşaltsak buz kesecekler bu rüzgarda,bu arada rüzgar yememek için spreyhood'un fermuarlı camını bile kapattık..Biz gelir alırız yarım saat sonra diyor.Likitler hazır hemen yemeğe başlıyoruz.İyi kamufle ettikleri için sıcaklar gayet iyi hatta tabakları bile ısıtmışlar gibi geldi.Yan gözlede çocuklara bakıyorum,rest. rüzgar üstünde gidemiyorlar,daha sonra kıyıya dönüp iskeleye bağlanıyorlar.Bir 15 dakika sonra bizimkiler bir motorlu bota bağlanarak yanımıza yaklaşıyorlar,belki bize geleceklerdi bilemiyorum ,gelin tabakları alın diye işaret ediyorum.Hemen kalanları bizim tabaklara alıyoruz,sıcaklarıda yemiştik zaten.Geliyorlar, içimden sağlam bahşiş vermemize rağmen bir 20 tl. daha bahşiş vermek geçiyor,veriyorum yüzleri gülüyor.Birilerinin yüzünü gülümsetmenin hazzı yeter diyorum kendi kendime.



Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap



Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

Hava karardı,tüm sahilin ışıkları yandı,rüzgar duracağına daha da şiddetleniyor.Arada hafif demir tıkırtıları geliyor.Sancağımızda hafif önde duran  teknenin arkasına düşmeye başladık.Bu teknenin haricinde tüm tekneler yüzer gibi bir sancağa bir iskeleye periyodik gidiyorlar biz de dahil. Bu tekne mum gibi duruyor,hava kararmadan kontrolde ettim,kıçtan demir atmışmı diye o da yok. Tek farkı mizana direği var ve mizana yelkeni tam açık, bumba kasılmış bir şekilde. Bu gece biraz tedirgin yatacağız ,kerterizleri konuşuyoruz,iskele şurada katamaran şurada,yan tekne şu durumda diye,gece kim uyanırsa havuzluktaki feneri alıp baksın diyoruz.
Gece yine 1.30 a kadar oturuyorum rüzgarın dineceği falan yok.05.45 de uyanıyorum hemen dışarı atıyorum kendimi çok taramamış ama yanımızdaki tekne şu ana tam önümüzde,zincirimiz tam altında.Rüzgar daha hafiflemiş.Artık sabah hareket ederken bakacağız.

6 temmuz Cuma
Güzel bir kahvaltı yapıp bakınıyoruz.Artık yavaş yavaş çıkmamız lazım.marşa basınca önümüze düşen teknede bir hanım kokpite geliyor.ben yavaş yavaş demir toplayıp üzerlerine gidiyorum.hanımefendi de denizci belli,isterseniz ben biraz zincir toplayıp ileri gideyim diyor.Umarım sizin zincirinize dolaşmamışızdır diye cevap veriyorum.Bu arada eşide içerden çıkıyor,onlar ileri biz ileri,çok yakın bir mesafeden çapayı yerine yerleştiriyorum.Verdiğimiz rahatsızlık için  özür dileyip yardımları için teşekkür ediyor,el sallıyarak  ayrılıyoruz.
Nezaketi bırakmadıkça denizde olan her şey çözülür diye düşünüyorum.
Dışarı çıkıyoruz,bu gün rüzgar erken başladı,hoş gecede durmadı zaten.10-12 knot arası esiyor.Rota yalıkavak,evin önünden geçip birde denizden foto alalım sonrada karşıdaki yatların yanında deniz molası veririz diyoruz.Evin önüne gelince uzaktan resimlerini çekmeye başlıyoruz.





Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap



Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

Dürbünle bakarken yan komşularının terasda olduğunu söylüyor  Dilek.Ben pompalı kornayı çıkarıp kuvvetlice basıyorum.Sanki vuvuzelle bu alet,çok sert ses çıkarıyor.Karşı sahile geçiyoruz ,çok kalabalık ve denizde esintili,kalmaktan vazgeçip Turgut reisin karşısın daki çatal adanin rüzgar altındaki koyuna gidiyoruz.Yalıkavaktan çıkar çıkmaz yelkenleri açıyoruz,bu son yelken yapışımız,rüzgar kolayına geliyor,geniş apazla çatal ada önlerine kadar geliyoruz.Sahil güvenlik burada cirit atıyor,malum hemen batı tarafı kardak kayalıkları.Koyda kalabalık,bir hayli irili ufaklı tekne var,sanırım çoğu Turgut reisden buraya geliyor yüzmeye.Adanın bu kısmı yüksek olmadığı için rüzgarda şiddetli esiyor ama dalga kaldırmıyor hiç.


Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap



Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

Kıyıya 50 mt. kala zincir döşedik 8-9 mt.lere.Az bir kaloma verip tutunuyoruz.Doğru denize,burasıda rüzgardan sanırım soğuk geldi.Rüzgar Turgut reise doğru atıyor,hanımlara yüzerken rüzgar üstüne yüzün dönüşünüz kolay olsun diyorum.Sahil güvenlik bir ara gelip aynı koyun biraz açığındaki tonozuna yanaşıyor.Bir bot ve 3 asker kontrole çıkıyor.Bize de gelirler nasılsa daha buradayız. 1 saat sonra sıra bize de geldi.Evrak istiyorlar.Tanver abi ve Dilek Alman pasaportlarını veriyorlar,tekne kiralarken de öyle yaptıkları için.Vatandaşlığınız var ise Türk kimliklerinizi de alayım diyince Türk kimlikleride çıkıyor.Adb. ve Kmt. de soruyor,ben baştan çıkarmıyorum.Tanver ağabeynin ehliyeti uluslararası geçerli kanada ehliyeti,Kmt.. si Türk.Problem çıkarsa benim Adb. Kmt. i vereceğim.kanada ehliyetine 3 personel de bakıyor,bu arada formda dolduruyorlar.Sanırım bunlar yeni mezunlar,hepsi çok genç.Problem yok,tabi mavi kartıda kontrol ettiler,haftası geliyordu bir şey demediler.Zaten söyledik,tekne kiralık saat 15.00 gibi teslim edeceğiz diye.
Gayet kibarlar,kontrol bitince teşekkür edip gidiyorlar.Zaman doldu 14.30 da son demiri alıp çıkıyoruz yola.Turgut reis D-marine girince girişte sancaktaki iskeleye yanaşıp depoyu fullüyoruz,tekrar girişe gelip çift atık deposunu boşaltıyoruz,bunun için 45 Tl. alıyorlar72 lt. mazot aldı,. Palamar eşliğinde G portonuna yanaşıp geziyi sonlandırıyoruz.Tekne kontrolüne geliyorlar,eksikleri söylüyoruz.genelde bu firmadan memnun kaldık,tekne gerçekten güzeldi,bir şey sormak için aradığımızda da hep çözüm sundular.Bodrum-Gökova -Bodrum gezimizi earth deki çizimlerden 145 mil olarak hesapladım.Ancak bazı yerlerde çok fazla yelken yapıp birçok tramola attık,bir çok yerde de kavança atarak aynı yerlerde birkaç defa dolaştık bu yüzden ekstra bir 25 mil daha koyarak  170 mil olarak hesaplıyorum.Çoğunluğu yelken –motor olmasına karşın,azımsanmayacak milide sadece yelkenle yaptık.Yaptığımız yelken gerçekten nefisdi,artık bununla en az 1 sene idare ederim. Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap.
Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

 Gökovanın tamamını gezemesek bile gitmeyenlerin mutlaka gitmesini tavsiye ederim.
Seyir notlarımı vakit ayırıp okuyanlara teşekkürler.Umarım yazdıklarımdan faydalanacak birileri çıkar,bu da beni son derece mutlu eder.Sevgiler.


*

    S. S.

Ynt: KİRALIK TEKNE İLE BODRUM-GÖKOVA-BODRUM
« Yanıtla #8 : Temmuz 17, 2018, 09:02:38 »
Kenan korsanım kaleminize sağlık, çok güzel anlatmışsınız, hem keyifli, hem de bilgilendirici. Daha nice keyifli seyirlerinizi aktarmanız dileğiyle.
*

    H. E.

Ynt: KİRALIK TEKNE İLE BODRUM-GÖKOVA-BODRUM
« Yanıtla #9 : Temmuz 17, 2018, 11:15:22 »
Çok üzel anılar. Güzel yazmışsın Kenan Korsan. Demek alkolü de biraz az alsan 1 aylık tekne tatili sonunda tamamen fit olacaksın.
*

    K. B.

Ynt: KİRALIK TEKNE İLE BODRUM-GÖKOVA-BODRUM
« Yanıtla #10 : Temmuz 17, 2018, 14:15:41 »
Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
Kenan korsanım kaleminize sağlık, çok güzel anlatmışsınız, hem keyifli, hem de bilgilendirici. Daha nice keyifli seyirlerinizi aktarmanız dileğiyle.

Teşekkürler Sencer korsanım.
*

    K. B.

Ynt: KİRALIK TEKNE İLE BODRUM-GÖKOVA-BODRUM
« Yanıtla #11 : Temmuz 17, 2018, 14:20:42 »
Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
Çok üzel anılar. Güzel yazmışsın Kenan Korsan. Demek alkolü de biraz az alsan 1 aylık tekne tatili sonunda tamamen fit olacaksın.


Teşekkürler Hakan E. korsanım.Normalde her gün alkol almam, ama tatildeyken keyifle alıyorum.Normalde de fit sayılırım beni tanıyorsun, kaslar iyi çalışınca forma giriyor sadece.Yoksa Arnold Swarzenneger'e rakip olacak değilim. Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
*

    M. B. D.

Ynt: KİRALIK TEKNE İLE BODRUM-GÖKOVA-BODRUM
« Yanıtla #12 : Temmuz 17, 2018, 15:15:31 »
Elinize sağlık çok güzel bir yazı olmuş Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
*

    K. B.

Ynt: KİRALIK TEKNE İLE BODRUM-GÖKOVA-BODRUM
« Yanıtla #13 : Temmuz 17, 2018, 21:43:44 »
Bağlantıları görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
Elinize sağlık çok güzel bir yazı olmuş Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap

Teşekkürler Mehmet Burak korsanım.
*

    G. Ö.

Ynt: KİRALIK TEKNE İLE BODRUM-GÖKOVA-BODRUM
« Yanıtla #14 : Temmuz 18, 2018, 00:53:27 »
Her zamanki gibi keyifle okudum. Ellerinize sağlık.  Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap