0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

*

    S. K.

KISMET'e bak...
« : Aralık 04, 2023, 01:14:20 »
Bugün Parlay Revival kanalında çok enteresan bir bölüm yayınlandı... Hatta acayip heyecanlandım, bölümü bitirmeden durdurup forumda aradım ama bulamadım... Yine bitirmeden konusunu açayım dedim; belki bir bilen çıkar ve hatta belki aramızdadır da... Okuruz hikayenin olaydan öncesini... Şöyle ki:

Çoğunuzun izlediğini düşündüğüm Sailing Parlay Revival kanalının sahibi Colin NZ vatandaşı, yarı brit yarı polinezyalı olduğunu düşündüğüm bir çocuk... Bundan 9 yıl önce (2014 olması laızm bu durumda) Colin Tayland civarlarında charter yapan bir süperyatta çalışırken, yatın kaptanına ait bir yelkenli teknenin Connecticut'tan Tayland'a transferi gerekiyor... Colin'in babası da yelkenci (soyadı da McRae yahu, aslına R.I.P. diyelim benzeri sayesinde rahmetlinin adını anmışken)... Babasına teklif ediyorlar işi ve o da kabul ediyor...

Acayip yol yani, Conencticut Titanic'in battığı yere yakın, diğeri bayi toplantısı(!) yapan Türk demir tüccarlarının hemen önündeki sahil... İki okyanus geçilecek... Colin de uçağa atlayıp gidiyor NewYork'un kuzeyindeki bu eyalete ve orada tekneye ağır bir bakım ve hazırlık yapıyorlar bu yarı dünya turu için... Sonra Coin atlayıp dönüyor, babası da sanırım yanında bir elemanla birlikkte çıkıyor eastcoast'un taa 46-47. paralellerinden yola... Ha bu arada tekne bir Tayana 44, full-keel, sloop arma, tam bir bluewater cruiser...

Tekne yolun yarıdan fazlasını geçmişken Fransız Polinezyasında bir yerlerden batıya doğru çıktıktan sonra bir elektronik arızası çıkıyor... Babası da plana olmayan, içi oradan buradan sürekli sızan dalgalarla dolduğu için iki gerçek giriş-çıkışı da dar ve biraz belalı bir atole tamirat için uğramak zorunda kalıyor... Tamirat işini hallettikten sonra tam çıkarken, çıkış kanalına da girmişken, herifin birinin sadece şamadırasını söktüğü ama yüzen halatını suda bıraktığı bir tonoz pervaneye dolanıp dişliyi sıyırtıyor; tek motorlu tekne motorsuza dönüşüyor, akıntı, dalgalar, rüzgar falan derken tekne bir resifin üzerine yaslanıyor... atolde yaşayan insanlarda müdahale edecek hiçbir teknolojik ekipman olmayınca; olduğu yerde karın üstü yaslanmış şekilde her dalgada resif tarafından zımparalanmaya başlıyor kayık... Yapacak birşey kalmadığına kanaat getirince içinden sökülebilir şeyleri günler boyu taşıyarak götürüyorlar ve tekne de (sanırım) orada parçalanıyor; oraya kadar seyretmedim henüz...

Colin o zaman olay olunca uçağa atlayıp bir şekilde babasının yanına ulaşıyor ve sanırım orada epey uzun bir zaman kalıp adada bazı arkadaşlar ediniyorlar... Bugün aradan geçen 9 yıldan sonra aynı atole İrma kasıtgası çıkması Lagoon 450'siyle gitti... Eski arkadaşlarını gördü falan filan....

Olayın bizi ilgilendiren kısmı ise şu... Tayland'da megayat kaptanlığı yapan Chris ismindeki bir İngiliz'in (muhtemelen) sahibi olduğu, Delaware kayıtlı (Willmington değil ama limanı Dover bunun)... Tayana 44 model yelkenli teknenin adı KISMET Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap 

Fazla mı heyecan yaptım bilmiyorum ama... Adı ve aflardan önce her 100 Türk teknesinin 125'inin falan taşıdğı dalavere bayrağı bana bu teknenin öncesinde muhakkak bir Türk'e ait olduğunu düşündürttü...

Türkler pek BWC sınıfı tekneleri sevmezler, içi de dışı da çok geniş değildir, fiyatları da bizim eşit yaştaki avrupalı yoğurt kaplarından çok daha pahalıdır gerçi ama nebleym...  USA yerleşik olmayan bir Türk hayatının bir döneminde bir Tayana 44 almış, buna dalavere bayrağı çekmiş, adını Kısmet koymuş; sonra da satmış ki yine USA yerleşik olmayan bir başka denizci bu tekneyi satın almış, geleneklere uyup (Türk'e uymayıp) bu defa o adını değiştirmemiş (belki anlamı hoşuna gitmiştir, belki o işe girince ayrı masraf falan da çıkıyordur bilmiyorum o tarafını ama değiştirmemiş işte)...

Var mı? Forumda Zamanında benim bi Tayana 44 vardı, adını Kısmet koymuştuk, ne gezmiştik Karayiplerde be...! sonra da satmıştık  diyen, veya böyle bir hikayeyi birinden dinlemiş kimse var mı forumda?

Eğer varsa teknesinin hikayesini şuradan izleyebilir:
i=_1jBuzVjo4bQ7AdH 

Ben de çok merak ediyorum sonu nasıl bitecek... Belki resiften kurtarıp kıyıda ev olarak kullanmışlardır  Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap


*

    Y. A.

Ynt: KISMET'e bak...
« Yanıtla #1 : Aralık 04, 2023, 13:23:47 »
Kısmet İngilizce'de de kullanılıyor, anlam kayması bile yok.. Chatgpt'ye etimolojisini sorunca şöyle dedi:

The word "kismet" has its roots in Turkish and Arabic. It entered the English language in the 19th century, primarily through interactions with the Ottoman Empire and exposure to Arabic culture and language. The term is derived from the Turkish word "qismet" and the Arabic word "qismah," both of which mean "fate" or "portion."

The concept of fate or destiny is central to the meaning of "kismet." It refers to the belief that events are predetermined and that one's destiny is already written. In English, "kismet" is often used to describe a fateful or predetermined outcome, as well as to express acceptance of one's fate.


*

    Ö. Ö.

Ynt: KISMET'e bak...
« Yanıtla #2 : Aralık 04, 2023, 19:56:53 »
En meşhur Kısmet bu;

Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap
Üstelik kiralık..  Resimleri görebilmek için üye olmalısınız. Üye Ol veya Giriş Yap


*

    A. Y.

Ynt: KISMET'e bak...
« Yanıtla #3 : Aralık 05, 2023, 00:09:36 »
Haulover inlet , miami canal videoları izlerken genellikle vandutch'larda kısmet ismini görüyorum , kim acaba diye düşünüyordum